195.Bölüm

162K 8.5K 9K
                                    

Sevgili yol arkadaşlarım,

Çoook özledim!

Yarın, (9 Mayıs 2024) 18:00'de, Maça Kızı 8'in 3.Kitap'ının kapağını paylaşacağım. Instagram'da, dilarapamuk hesabımdan takipte kalabilirsiniz. Ayrıca gelmek isteyenleri, Instagram kanalımıza da (dp) beklerim.

Bu bölümden sonra, kaldı son 3 bölümümüz...

Upuuuzun bir bölümle geldim, geçen bölüm söylediğim gibi. Yorumlarda buluşalım, yazdıklarınızı anlık olarak okuyor olacağım. Çok öpüyorum. Sizi çok seviyorum. Var olun. 💛🌻

♠️

"Uzatmayacağım," dedi Hande. Bora'nın bakışları da ekrana çevrildi. Hande, telefon elinde, odanın içinde volta atıyordu. "Beni, hainmişim gibi içlerine sokmanı planlıyorlar! Beni Amerika'dan bu yüzden getirtmişler! Kullanmak için! Madem öyle, bunu onlar istediler! Planlarının işlediğini düşünmelerini istiyorum! Hepsinin bana yaşattıkları şeyi yaşamalarını istiyorum! Bora'dan da Gökhan'dan da nefret ediyorum!"

Bora yeniden, şoke olmuş Gökhan'a baktı. "Ara peşinden gönderdiğin adamları," dedi, keskin bir sesle. Gökhan'ın bakışları ona çevrildiğinde, devamında söyleyeceği şeyi biliyormuş ama duymak istemiyormuş gibiydi. Bora, "Öldürsünler Hande'yi!" dediğinde ise, Gökhan gözlerini bir daha hiç açamayacakmış gibi sımsıkı yummuştu.

"Bir saniye..." dedi Mehmet Şahindağ. Ses tonu afalladığını ortaya koyuyordu. "Doğru düzgün anlatır mısın şunu?"

"Hadisene Gökhan!" diye bağırdı Bora öfkeyle. Gökhan gözlerini açtı. "Ara şu adamları!"

Hande'nin sesi, Bora'nın sesine karışmıştı. "Beni senin hedefin yaptılar işte!"

"Benim planım bu," dedim hızla. Bora'nın öfke dolu bakışları dan diye bana çevrildi. "Dinleyelim önce bi'... Anlatacağım."

Bora, öfkesi daha da artmış gibi, bunun benim planım olmasındansa Hande'nin hain olmasını yeğlermiş gibi, sandalyesini gürültüyle ittirmek suretiyle oturduğu yerden kalkarken, "Sikeyim böyle işi!" diye mırıldanmıştı.

Ben ise sanki onu hiç duymamışım gibi, sadece Hande'nin devam eden konuşmasına odaklanmayı seçmiştim. "Bora beni zorla getirtti buraya. Sanki ben gelmişim gibi gösterecekleri bir plan kurmuşlar. Beni kovmaktan beter etmişler sözde!" Gökhan henüz ilk şoku atlatamamışken, ikinci bir şoka girmiş gibiydi ve bakışları ekranla benim aramda mekik dokuyordu. Bora ise kalktığı sandalyenin biraz gerisinde, öylece ayakta dikiliyordu ve bakışlarının benim üzerimde olduğunu hissediyordum. "Önce Naz ve Bora'yla görüştüm. Yalvardım ya yalvardım! Yapamam, dedim. Beceremem, dedim. Ölmek istemiyorum, dedim. Hadi o Allah'ın cezası herif neyse... Ama Naz da dinlemedi beni! Bora, kumarhaneye, Gökhan'ın yanına gidip yaptığı plan üzerinden konuşmamı istedi. Böylece senin dikkatini çekecektim. Ki bak, çektim de!"

"Kumarhanede adamım olduğunu biliyorlar o zaman?!" dedi Mehmet Şahindağ hayretle.

Bora, kalktığı sandalyeye öfkeyle sert bir tekme atmıştı ve sandalyenin yaslanma yeri masaya çarpıp geri dönerken dahi benim bütün dikkatim ekrandaydı.

"Gürbüz Biçkin. Gökhan biz sahte konuşmamızı yapmadan ortamı hazırlamaya çalışıyordu, laf arasında gelip gelmediğini sordu birilerine, ben de öyle duydum. Sana çalıştığını biliyorlar Gürbüz Biçkin'in, evet." dedi Hande.

Maça Kızı 8 | Devam* Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin