Sınav

12 1 3
                                    

Ben(pov) :Burasıda neresi? Ben neredeyim? Ve burası neden bu kadar karanlık?

1? :Sence dayanabilir mi?

2? :Dayanmalı.Dayanamak zorunda!

İlk ses zarif ama tehditkar bir erkek sesiydi. İkinci ses çok tanıdık bir kız sesiydi.

Ben(pov) :... Nova!

Bir anda yer sarsıldı ve büyük bir çatlak oluştu. Çatlağın içinden siyah bir duman yayılıyordu. Bir süre sonra duman etrafımı sarmıştı. O sırada onun ne olduğunu fark ettim... Bir yılan.

Bu yılan gece mavisi renkleri olan yakup gibi parlayan gözleri vardı. Ve derisi simsiyahtı.

Ben(pov) :Bir efsane daha. Bu Ai. Lanet Tanrısı Vıncent ın kutsal yılanı. Eğer okuduklarım doğruysa. Bir varisin doğuşu sırasında Ai ona test amaölı saldırır. Eğer kazanırsa hayatta kalır. Ve yeni ğüç lerine kavuşur. Ama kaybederse sonuç ölüm ile sonuçlanır. Olamaz. Burdan cenazem çıkacak.

Yılan bir anda saldırıya geçti. Tabi ben doğal olarak kaçtım.

Ben(pov) :Napıcam?! Napıcam?!

(Ausama-San ın isteği üzerine burayı o yazdı.)

Hızla kaçarken kalbim korkudan yerinden çıkacak gibiydi. Koşarken düştüm. Bıçak kullanmayı ve kendimi savunmayı bilmiyordum... Hadi ama! Saldırsamda bu yaratık ğüçsüz bir şeye benzemiyordu ki!

Koşarken ayağımın yakılmasıyla yere kapaklandım. Acıyla inlerken elimi başıma koydum. Kanıyordu. O sırada yılanın bakışlarını üzerimde hissettim.

Ben(pov) :Tanrım... Napıcam?!

Tam yıla bana saldıracağı anda içgüdüsel olarak bir şekilde sağ elimi ona uzattım ve korkuyla gözlerimi kapattım. Bekledim. Düşündüğüm acıyı kaşlarımı çatarak gözlerimi açtım.

Yılan öylece durmuş ilgi dolu gözlerle bana bakıyordu. Ve o anda etrafımdaki karanlık gitti.

Ve o anda karşımda elini beline atmış bir şekilde duran Nova yı ve keskin bakışlarla Nova yı süzen bir adam vardı. Açık mavi ve beyaz karışımı saçları ve gece mavisi gözleri vardı. En az süt kadar beyaz tenliydi. Nova ile aralarında biraz ten farkı vardı. Üzerinde beyaz bir gömlek vardı ve ilk üç düğmesi açık olduğundan kasları gözüküyordu. Altında ise siyah bir pantalon vardı. Novayla tamamen zıt gibilerdi. Nova kızıl saçlarıyla ateşe, adam ise mavi saçlarıyla suya benziyordu.

Nova nın üzerinde ise ilk gördüğümde giydiği fiziğini ortaya çıkartan kıyafetler vardı. Adam oradan bir Nova ya bakıp fiziğini süzüyordu. Nova iç çekerken bana yaklaştı. Yüzü hala soğuk olsada gözlerinde ufak bir endişe vardı.

Nova:İyi misin?

Ben:Bir insan başı kanıyorken ne kadar iyi olabilirse o kadar iyiyim.

Adam kahkahalarla gülmeye başladığı sırada Nova gözlerini devirdi.

Nova:Kapa çeneni Vıncent.

Vıncent bir an durakladı ve sırıtarak hafifçe eğilip bir tölerans yaptı.

Vıncent:Hay hay leydim!

Nova tekrar gözlerini devirirken parmaklarını şaklattı. Bir anda yanında en az bir at kadar büyük, siyah ve hayalete benzeyen. Kafasında ise kırmızı renkli bir kristal olan bir tilki belirdi. O sırada biraz irkildim.

(Ausama nın yazdığı yer burda bitiyor.)

Nova:Korkma.O evcil. Ama ben istersem saldırabilir.

Ben:Bi dakka bu Kuro mu?

KıyametHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin