hiraeth

290 15 2
                                    

Birine silah doğrulamak kolaydı asıl önemli olan silahı sıkabilmekti. O bana acımamış ve tüm şarjörü kafama sıkmıştı. En kötüsü ise bunu yaparken haberi bile yoktu. Tek bir bakışı ile ruhumu yerinden söküp atıyordu ve tüm bunları yapmamış gibi hayatına devam ediyordu. Beni hiç bilmiyordu, bilmeyecekti de. Eğer benimle tanışacağını bilsem-beni sevmesini de geçtim- o günü yaşamak için beklerdim.

O kitap okurken onu izlemiştim, en sevdiği çayı içerken, koşarken, çiçek toplarken hatta ağlarken bile. Ama o beni yanından geçerken bile görmemişti.

Arabanın torpidosundan enerji içeceğini ve dosyamı aldım. Bu bir davanın üçüncü duruşmasıydı ve bir türlü karara varmıyorduk. Enerji içeceğimi kafama diktim ve sigara paketimden bir dal alıp pencereyi açtım. Pencereyi açmamla eş zamanlı olarak o da pencereye çıktı ve sigarasını yaktı. Biliyordum; tanrı bir yerde ufakta olsa bizi birbirimize düğümlemişti.

Dışarıda yağmur yağıyordu. Uzmanlar sel uyarı veriyordu ama yine de burdaydım. Ölüm önemli bir şey değildi eğer onun yolunda öleceksem. Yağmur biraz daha hızlandı. Avucunu uzattı ve yağmur suyu parmaklarına doldu.

Keşke ona açılabilseydim. Normal insanlar gibi onunla tanışmak öylesine. Belki çarpar kahvesini üstüme dökerdi, özür dilerdi sonra, ben önemli olmadığını söylerdim ve o üstleredi, bir kahve ısmarlardık birbirimize. Belki de kitapçıda tanıştırdık, ikimizde aynı kitaba elimizi uzatırdık, o biraz tartışırdı ben ise kıyamayıp zevklerini sorardım. Belki yine kahve içerdik. Evet, evet! O kahveyi çok sever, kesin içerdik;böyle olmayacaktı ama.

Kader bizim çok farklı bir ağ örmüştü. Tırnaklarım ne kadar ince de olsa ne kadar uzatsam da asla çözülmeyeceğim bir düğümdü.

Arabadan çıktım ve yağmur daha da hızlandı. Tüm gece bir elektrik direğininin altında öylece sigara içtim. Tüm yağmur bana yağdı ama içimdeki yangın biraz bile sönmedi.


Hiraeth|Daddy İssues|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin