Halil ve Eliz film izliyorlardı. Gerekenden fazla yakınlardı ama bu ikisinin de umrunda değildi. Rahatlardı ve eğleniyorlardı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Böyle rahat rahat film izliyorlardı. Eliz birden kalktı, Halil ona baktı
Halil:"Bir sorun mu var? Rahatsız mı oldun? Yani olduysan ben mesafe koyarım. Özür dilerim " Dedi utana sıkıla
Eliz:"Yok seninle ilgili bir şey olmadı özür dilemene gerek yok. Afra' lara bakacağım saat kaç oldu(Saat:18.39)gelmediler hala. Bi bakayım"
Halil:"Ha tamam ama rahatsız olurs-" Eliz yanağına bir öpücük kondurdu
Eliz:"Olmadım merak etme. Ben rahatsız olursam ki düşük bir ihtimal söylerim. Kerem'in odası tam olarak nerde? " Halil yanağını tutarak
Halil:"Üst katta soldan ikinci kapı" Eliz gülümsedi ve yukarı çıktı. Halil'in tarif ettiği odaya girecekti. Ama 'İçeri dalmak olmaz' dedi kendi kendine o yüzden kapıyı çaldı. Aman olmayınca içeri girdi ikiside çok sevimli görünüyordu. Fotoğraflarını çekti
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Eliz:"Cenk'le sevgili iken bile, onunla uyumadın ama Kerem olunca... Canını bile vereceğine yemin dahi edebilirim" Gülümsedi ve aşağı indi. Çektiği fotoğrafı Halil'e gösterdi
Halil:"Reyyan tam olarak Afra'nın kopyası. Reyyan ile uyurken de böyle. Ona sıkı sıkı sarılı. Uyanana kadar bırakmaz" Dedi. Eliz bu söylediğine sadece gülümsemek ile yetindi. Birlikte film izlemeye devam etme kararı aldılar. Onlar filmlerini tekrar izlemeye başladılar
Cenk'
Cenk her yerde Afra'yı arıyordu onu bulmadı gerekiyor du çünkü babası onu tehdit etmişti. Afra'yı seviyordu. Seksi ve güzel bir kızdı ama Afra onu istemiyordu. (İstememekte haklıydı da) ama Cenk bıkmayacaktı ne olursa olsun Afra'yı istiyordu. Birden telefonu çaldı arayan Buse'ydi -kız arkadaşı- açtı
Buse:"Nerde kaldın seni özledim"
Cenk:"İşim var. Geç gelirim muhtemelen. Beni bekleme "
Buse:"Peki öyle diyorsan" Dedi ve Cenk'in yüzüne kapattı. Ama Cenk'in umrunda değildi. Aklına sabah Kazımcan ve Ela'yı gördüğü geldi. Kendi kendine 'Acaba Afra Kerem'lerle tanışmış olabilir mi?'diye geçirdi ama pek mümkün olduğunu düşünmüyordu fakat işler düşündüğü gibi değildi. Çünkü Afra çoğunlukla evden kafeye kafeden eve gidiyordu. Geçmeyi sevmezdi genelde gittiği yerler Rams Park -maç izlemek için- kütüphane ve parkdı. Kerem'le nerde tanışabilirdi ki? Ama bildiği bir şey vardı. Afra ve Barış arkadaştı. Barış tanıştırmış olabilirdi. Ama sonda vaz geçti. Çünkü kendisi Afra'nın eski erkek arkadaşı ve Kerem'ib de eski arkadaşıydı. Barış'ın böyle bir saçmalık yapacağını düşünmüyordu. Çünkü Kerem'de Afra'da birbirlerine hemen ısınıp her şeyi anlatabilirlerdi. Barış'ın bunlara izin vereceğini düşünmüyordu(sen öyle san). Babası arayınca birden tırstı ama telefonu açtı
