*KENDI SOYUNDAN*

Damian

-korkuyla pecereden bakar-

Alin i hızlıca uyandırır

-Ayris= Alin, Alin çabuk uyan kalk

Alin homurdanarak kalktı

-Alin= yine ne oldu
-Ayris= soru sorma kelebek kalk sıkı giyin

Ayris hızlıca giyindi Alin de aynisinı yaptı Ayeis hızla alin in elini kaptı ve koşmaya başladı

-Alin= yavaşla Ayris düşücez yerler hep çamur, ayrıca neden mağaraya doğru gidiyoruz
-Ayris= sadece takip et bir şey arıyorum

Kızlar ritüel yapılan mağaranın arkasındaki karanlık ormanlara doğru ilerlerler ve farklı bir mağaraya girerler

-Ayris= gerçekmiş...
-Alin= ne gerçekmiş
-Ayris= burayı rüyamda görmüstüm duvar parlayıp çatlıyordu kanka acilen Afyayı çağırman gerekiyir burada önemli birşey olabilir
-Alin= burada tek başına kalabilirmisin
-Ayris= evet

Alin gider yarım saat sonra Vitali Adeola Afya ve kongoya ilk gekdikleri zaman onları izleyen kişiler ile beraber geri döner Ayris Vitaliyi görünce aklına dün geceden kesitler gekir ama eksiktir Ayris hafifçe kızarır Vitali Ayrisi dikkatle izler yutkunur

                          ~Vitalinin iç sesi~
Kahretsin onu istiyorum hemen şimdi istiyorum ne kadarda masum güzel birşeyler hatırlıyor olmalı kızardı...

                         ~Ayrisin iç sesi~
Bana nasılda bakıyor o hissi unutamıyorum kahretsin fazlasını istiyorun

-Afya= ne oldu neden hepimizi çağırdın
-Vitali= iyimisin
-Ayris= iyiyim... ben rüyamda bu mağaraya geliyordum bu duvarda elimi gezdirdim ve sonra parladı ve patladı sonra uyandım
-Afya= peki rüyanda hiç farklı dilde birşey söyledinmi
-Ayris= hayır hemde hiç

Ayris tekrar duvara dokunur ama hiçbirşey olmaz Ayris uzaklaşmaya başladığında duvar parıldar ve çatlamaya başlar duvar sıkışır ve pasınca dayanamayıp patlar Vitali Ayrisin yanına atlar ve hemen onun bedenini kendi bedeni ile kapatır tehlike geçtiginde kızı bırakır arkalarına baktıklarında onu görürler.

                          ~Vitalinin iç sesi~
Yine karşılaştik huh eski dostum anlaşılan tahtı yine sen kapacaksın

                          ~Afyanın iç sesi~
Ah o... bu efendimiz çok yakışıklı tan bir erkek ben... ben ne düşünüyorum böyle kahretsin

                         ~Adeolanın iç sesi~
Oha o çok büyük beni görmezse kesin ezerdi şu pazılara bak

                             ~Alin in iç sesi~
Bune böyle ya yaratık gibi bu adam çok büyük ben yaşlı birşey bekliyordum

                             ~Ayrisin iç sesi~
O... o gerçekten korşımda ne kadarda büyük bembeyaz bir meleğe benziyor böyle bir adam nasıl şeytani olabilir o her yanıyla... ayni bir melek gibi görünüyor

Ayris ve Afya ona yaklaşırlar ikiside dokunmaya cesaret edemez Vitali gelir ve yaklaşır daha sonra burada onunla birini bırakmaya karar verirler ve Ayrisi camdan izleyen kişileri bırakırlar o gün biraz konuşup evlerine dağilırlar kızlar yemek yiyip otele dönerler aradan bir hafta geçer bu süreç içinde gün gün toplanırlar konuşurlar ve Damianı kontrol ederler

   ~geçmiş zaman 2 gün önce Tanrıç Selene~
Selene tanrılardan kurtulmanın bir yolunu bulur ve tanrıların onun yokluğunu veya varlığını zaten fark etmediklerini anlar yinede kendisinin bir kopyasını yaratır ve ortadan kaybolur Dev Fenririn yanına gider

-Fenrir= ne istiyorsun tanrıça
-Selene= biliyorsun
-Fenrir= sana onları neden vereyim
-Selene= çıkarlardan mı bahsediyorsun merak etme elbette bir çıkarın olacak
-Fenrir= nedir *hırlayarak ve R ye baskı uygulayarak sorar*
-Selene= özgürlük

Fenrir teklifi iyice düşünür Damian onu özgür kılacak güce sahiptir evet ama ya birşeyler ters giderde Damian uyanmazsa diye endişelenir ancak teklif ona cazip gelir Fenrir rünleri dilinin altından çıkartır ve selenenin önüne atar büyük pençeleri ile rünleri kapatır

-Fenrir= özgür kalamazsam neyi feda edeceksin
-Selene= dünyada uyuyan insan aşkımı...

Fenrir sırıtır tekliften hoşlanır Dev pençeleri olan patisini rünlerin üzerinden kaldırır Selene rünleri alır ve bir gün sonra kendi formunda insan dünyasına gider kongodaki toplanma mağarasının ortasındaki sunağın yontulmuş kısmına bir not ve rünleri bırakır...