2

8 2 9
                                    



“KİM VERDİ SANA EMRİ LAN!”

“Abi köpeğin olayım yapma! Abi çocuğum var benim karım var abi!” Dedi namlunun ucunda yalvararak, hala soruma cevap vermiyor oluşu beni daha çok sinirlendirdi.

“Bak Mehmet beni deli etme. EMRİ KİM VERDİ SANA DİYORUM!” Bağırmama karşı tekrar yerinde gerilemeye çalıştı, arkasındaki duvar tabi ki buna izin vermiyordu.

“Abi söylersem çocuğumu vuracak abi yapamam köpeğin olayım affet beni!” Dedi gözlerinden akan yaşlarla.

“Bak Mehmet, son kez soracağım. Eğer kim olduğunu söylemezsen seni ben öldüreceğim, Emri kim verdi Mehmet?” Dediğimde birkaç saniye yalvarırcasına yüzüme baktı.

“Abi ailemi vuracaklar, yapma gözünü seveyim!” Dediğinde sinirle namluyu yana çevirip yere sıktım, bu iş artık fazla sinir bozucu olmaya başladı.

“GÖKHAN!”

“Efendim abi?” Dedi Gökhan koşup yanıma gelerek, işi daha kolay yoldan halledeceğim.

“Mehmet'in ailesi nerde Gökhan?” Dedim Mehmet'in gözünün içine bakarak, duyduğu sözle Mehmet olduğu yerde korkudan titredi.

“Dediğin gibi yanımızda abi.”

“Abi gözünü seveyim abi bari sen yapma nolursun yalvarırım bırak!” olduğu yerde kıvranan Mehmet de baktım birkaç saniye.

“Ailen güvende Mehmet, bizim yanımızda kimse onlara birşey yapamaz. Şimdi cevap ver, sana motorumu parçalama emrini kim verdi?” Dediğimde Mehmet'in gözlerinden bir rahatlama geçmişti.

“Suzan hanım verdi abi, al bunu parçala yoksa karını çocuğunu öldü bil dedi.” Dediğinde beynime çıkan kan ile dişlerimi sıktım, Suzan artık fazla ileri gitmeye başlamıştı.

“Gökhan, Mehmet'i ve ailesini bizim evlerden birine koy ve güvenlik ver yanlarına.”

“Emredersin abi.” Dedi Gökhan ve Mehmet'i yerden kaldırıp hızla yanımdan ayrıldılar.

“Fazla işlerime karışıyorsun Suzan, sana işlerime karışma demiştim.” Cebimden telefonumu çıkartıp Suzan’ı aradım, birkaç saniye sonra telefon açıldı.

“Alooo! Aşkım ne oldu beni çok mu özledin?” dedi iğrenç sesiyle, bu lanet kadına annemin işleri için tahammül ancak bu iş sabrımın sınırını çoktan aştı.

“Nerdesin Suzan?” Dedim dişlerimin arasında, Suzan'ın arkada bir şeyler giydiğini duyabiliyordum. Yine birinin yatağına girmişti anlaşılan, bu duruma göz devirdim.

“Ay sen beni gerçekten özlemişsin! Sen nerede olmamı istersen ordayım ben.” dedi yine o iğrenç cırtlak sesiyle, sahiden bu ses neden bu kadar iğrenç olmak zorunda.

“Ofise gel Suzan, 20 dakika içinde orada ol.” Diyerek telefonu kapattım, daha fazla duymak istemiyorum o cırtlak sesi. Telefonu cebime atıp elimdeki tabancayı da yanımdaki adamlardan birine verdim, bu kızı bugün hayatımdan çıkarmam gerekiyor.

“Ben ofise gidiyorum Gökhan'a söyle işi bitince yanıma gelsin.” Dedim Kerem’e ardından Arabama atlayıp hızla ofise doğru sürmeye başladım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 29 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Wattpad Oğlanı ☆Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin