˚˖𓍢ִ໋4

256 25 5
                                    

darling, i fancy you^^

──★ ˙ ̟🌸 !!

December

Jeongguk...

Kar yağıyordu.

Taehyung bir kış çocuğu olarak, kara deli gibi aşıktı ve kar yağdığında dünyalar onun oluyordu sanki. Öyle ki, altı aylık hamile olmasına ve gittikçe büyümüş karnına zerre takılmadan kara uzanarak kardan melek yapıyordu. Ben mi? Ben onun bu anlarını ileride kızımıza göstermek için kayıt altına alıyordum. Taehyung her ne kadar farkında değilmiş gibi davransa da bazı anlarda poz verdiğinin farkındaydım. Yine de bozuntuya vermeden onun her bir saniyesini kayıt altına alıyordum.

Çok sürmeden moraran dudaklarıyla durmadan birbirine çarpan dişleri benim bile içimi acıttı ve kahkahalar atarak karla oynayan eşimin beline attım bir kolumu. Onu yerden kaldırıp ayaklarınn yere basmasını sağladığımda saçlarına küçük bir öpücük kondurdum. Bunu yapmamla burnuma küçük ve dağınık bir kar topu yemem kaçınılmaz oldu. Yine de tepki vermiyordum çünkü yanımdaki esmer güzelinin kahkahaları benim için paha biçilemezdi. Bu yüzden onu şımartıp yüzüme ard arda kar topları çarpmasına sesimi çıkarmadım. Ta ki artık ağacın gövdesinden topladığı kar bitip elleri soğuktan titreyene kadar. Eldiveninin içindeki soğuk dışarı bile vuruyordu ama Taehyung hiç bozuntuya vermeden minik oyununa devam ediyordu. Ben farkına vardığım anda oyununun sona ereceğinin farkındaydı ve bu da onu ellerindeki titremeyi gizlemeye itiyordu.

Şimdi ben fark ettiğime göre, "Kocana açtığın savaş galibiyetle sonlandıysa artık içeri geçelim mi yavrum? O kadar üşümüşsün ki karın arasına gömülmüş kardan adamımıza dönüşeceksin yakında." dememde bir sakınca yoktu. Fakat Taehyung, yine yapacağını yapmış ve cümledeki en önemsiz detaya takılmıştı. Ben kollarımı arkasından onun tüm vücuduna sarmışken gözleri büyüdü ve arkasına dönmeye çalışırken, "Kardan adamımız kara mı gömüldü!" diye sordu bana. Bu masum tavrı beni gülümsetirken onaylarcasına bir ses çıkarıp başımı salladım. Kendi vücudumla beraber onu da çevirerek en büyük yuvarlağı kara gömülü olan kardan adama bakmasını sağladım. "Hayır, Gguktae!" diye seslenip kollarım arasından kaçtı ince bedeni.

Benim odağım ise, kardan adama koyduğu isimdeydi. Gguktae? Kardan adama bizden bir parça mı katmıştı?

Dudaklarım iki yana kıvrılırken büyük adımlarla kardan adamı çıkarmaya çalışan sevgilimin yanına ilerledim. Soğuktan titreyen ellerini kürek olarak kullanıp kardan adamı gömüldüğü yerden çıkarmaya çalışırken neyi önemseyeceğimi şaşırmıştım. Elleri soğuk ısırması olmaya yakın olan ve buna rağmen hâlâ kardan adamı kurtarmaya çalışan Taehyung'a mı, yoksa beraber yaptığımız kardan adama isimlerimizin birleşimini koyan Taehyung'a mı?

Dikkatim dağılmışken elimden geldiğince hızlı bir şekilde kendimi toparladım ve Taehyung'un arkasına çömelip ellerini tuttum. İki bileğini tek elimle tutup, diğer elimi karnına attım ve beresinden çıkan saçlarına yasladığım burnumla, "İçeri geçiyoruz Jeon Taehyung. Önümüzdeki üç gün karlı olduğundan, istediğin kadar kardan adam yaparız ve hepsine bizim adımızı koyarsın. Ama şimdi tek yapacağımız şömine karşısında battaniyeyle oturmak olacak, anlaşıldı mı?" diye fısıldadım. O söylediğim şeyden hoşlanmadığı için kaşlarını çattı, morarmaya yüz tutmuş dudaklarını büzdü ve başını hızlıca iki yana salladı. Bu tepkisine kaşlarımı çattım ve, "Madem öyle..." dedikten hemen sonra kuş kadar hafif olan bedenini yan şekilde kucağıma aldım.

bonheur, tkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin