Çocukluğundan beri kimseye karşı bir şey hissetmeyen Banu, lise yıllarında hemcinsinden hoşlanmaya başlamıştır. Naz, okulun popüler ve maskulen kızıdır.
"Kaldır artık başını şu telefondan, rica ediyorum." Mert uflayarak puflayarak kolasını yudumluyordu. En son dayanamayarak uzanıp kilit tuşuna bastı ve ekran kapandı.
"Ya, ya anlamıyorsun. Birisiyle kalacakmış bugün, bir arkadaşıyla. Kim o arkadaşı bak sana bile söylememiş!"
İçim içimi yiyordu gerçekten meraktan çatlayacaktım. Ama sakin olmalıydım çünkü daha hiçbir şeyi olmuyordum. Eğer Naz'ın sevgilisi olabilseydim...
"Kızım bana bak. Şu an bir ilişki içerisinde değilsiniz yani isterse eve kız atsın seni ilgilendirmez. Sakin ol akışına bırak."
Gözlerimi devirdim ve duruşumu dikleştirdim. "Mert asabımı bozuyorsun. Bak sahiden şu an olmayabiliriz ama benim de duygularım var anla. Şu an olmasak bile ben o kızdan hoşlanıyorum. Elimden bir şey gelmiyor bile isteye takmıyorum kafama. Sen de aşık olursan birisine görürüm seni."
En azından Mert'in beni anlamasını istemiştim ama o da olmadı. Gerçekten asabım bozulmuştu.
"Ben seni anlıyorum ama üzülmemen için diyorum. Ya Naz'ı tanıdığımdan beri kaç kız var peşinde biliyor musun? Rakiplerin çok Banu."
Mini eteğimi olabilirmiş gibi biraz daha aşağı çekiştirdim. "Ben de sana diyorum ki Mert, hiçbiri benim rakibim olamaz. Sadece Naz'la bir gün geçireyim yeter."
"Evet tam Naz'ın tipisin inkar etmeyeceğim ama Naz birisinden kolay kolay hoşlanabilecek birisi değil. Kız tek gecelik ilişki seviyor."
Bu söylediğine sırıttım ve önümdeki kahveden bir yudum aldım. "Zordur ama imkansız değildir."
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
