Professor || Tom Marvolo Riddle

Bölüm 15

"Neler çeviriyorsun sen?"

Alttan alttan gözlerine baktım. "Neler çeviriyormuşum ben?"

Kolumdan tutup ayağa kaldırdı ve masaya hızla yasladı. "Sen söyleyeceksin onu."

Kafamı iki yana salladım ve daha azla uzatmaması için dudaklarına atıldım. 

Bunları dinlemesi bile yanlışken ona daha fazlasını anlatmayacaktım. Şuan sadece rahatlamaya ihtiyacım vardı. 

Yaptığımın yanlış bir şey olduğu sürekli aklıma gelse de artık çok geç kalmıştım. İçimde kötü bir his vardı fakat bu mesleğimde düştüğüm durumla ilgili değildi, tamamen alakasız şeylerdi.

Ben düşüncelerimin içinde savrulup dururken Tom çoktan beni yerimden kaldırmış masada yerimi ayarlamıştı.

Üzerimdeki bluz tekrar yeri bulurken Tom vakit kaybetmeyerek eteğimi ve kendi pantolonunu sıyırdı.

Bileklerimden tutup başımın üstünde sabitledi ve üzerime eğilip burnunu boynuma değdirdi. 

İç çamaşırımı kenara sıyırdığında vakit kaybetmeden içimde yerini bulmuştu. Ansızın girmesiyle kafamı geriye attım, "Ah! Tom!"

Boynuma hızlıca nefes verdiğinde güldüğünü tahmin ediyordum. 

Temposu hızla devam ederken masamdan düşen eşyaların sesi kulaklarıma doluyordu fakat tek hissettiğim şey acı ve zevkti. 

Tom başımın üstünde tuttuğu bileklerimi, boynumu ve içimdeki sert tempoları ile bana eşsiz bir zevk tattırıyordu.

Tom bileklerimi bıraktı ve belimden tutup beni masada oturur hale getirdi. Göz göze geldiğimizde dudaklarımız birleşti ve Tom tabii ki temposunu asla azaltmamıştı. 

Ensesine tırnaklarımı geçirdiğim ve Tom dudaklarımı hunharca öpmeye başladı. Tabii buna öpmek denirse..

.

Tom'un göğsünde yaslanmış gözlerimi dinlendiriyordum. 

Odanın içinde sadece nefes alışverişlerimizin sesi vardı. 

Birden aklıma gelen şey ile Tom'a döndüm. "Tom, ya ikimizin yokluğu fark edilirse? Bunu nasıl düşünemeyiz?"

Tom başımı geri göğsüne yasladı ve boynumda parmaklarını gezdirmeye başladı. "Bunları düşünme, dikkat çeken biri olmadığımı biliyorsun."

Alayla sırıttım. "Sen mi dikkat çekmiyorsun? Güldürme beni Riddle."

"Senin dikkat çekmediğin ne malum? Geldiğinden beri gündemlerden düşmediğin duyumunu alıyorum."

"Cevabı çok basit, genç bir profesörüm ve dersleri nasıl bu kadar verimli anlatabildiğimi algılayamıyorlar. Benden sonra birkaç daha genç profesör alımı olursa bu algının yok olacağından eminim."

Kafamı tekrar göğsünden kaldırdım ve gözlerinin içine baktım. "Sahi sen ne profesörü olmak istiyorsun? Böyle bir planın vardı ya."

Gözleri bir süre yüzümde gezindi ve tekrar gözlerime baktı. "İksir profesörü."

Gülümsedim ve başımı geri göğsüne yasladım. "Güzel. Slughorn'un favori öğrencisi olduğun sebeplerden biri bu olmalı. Böyle bir düşüncen olduğuna göre Slughorn mesleğini sana devredecek ha?"

"Bu konu hakkında konuştuk, öyle imaları oldu. Yüksek ihtimalle öyle olacak."

"Eğer seneye profesör olarak gelirsen seninle gizli ilişki yaşamam Riddle."