6

807 49 20
                                    

Aleyna'nın ağzından 2024 2 veya 3. hafta;

Bu ikili mücadeleler hiç hoşuma gitmemeye başlamıştı. Yanlış stratejiler yapıp duruyorduk, bunu bilmeden değil bilerek yapmaları daha da midemi bulandırıyordu. Nagihan nerdeyse benim yaşım kadar Survivor tecrübesi olan bir isimdi ve benim bile fark ettiğim bu yanlış eşleşme stratejisini asla kabul etmiyordu tabiki. Hoş neden kabul edecekti ki her defasında karşı takımın en güçsüz ikilisini alıp yenmek üstündeki sorumluluğu atmak baldan tatlıydı sonuçta. Adada bu konuyla ilgili defalarca kez tartışmıştık onunla Pınar da boş durmayıp bu süreç içerisinde Nagihan'ı bana karşı daha da doldurmaktan asla çekinmiyordu. Dejavu yaşıyordum adeta ilk senemdeki gibi daha ilk haftalardan bana karşı bir nefret başlamıştı kendi takımımdan, anlamıştım adam akıllı bir Survivor hayatı bana haramdı. Bu sene yetmezmiş gibi karşı takımda benden hiç ama hiç hazzetmediğini çok açık bir şekilde belli ediyordu. Pınar Saka'nın parmağı vardı bu işte biliyordum fakat beni dehşet derecede sinirlendiren kişi o Pınar değildi sorgusuz sualsiz Pınar'a inanmayı seçen insanlardı. Aynı zamanda bu da benim kaderimdi sanırım kimse benimle ilgili konuşulan iftiraların gerçek olup olmadığı bana sorarak öğrenmeye tenezzül bile etmiyordu. Herkes konu Aleyna olunca süphesiz bir inanç komasına giriyordu. Son bir haftam bunları düşünerek geçmişti. Eskiden bu sorunlar beni çok fazla üzerken bu sene saf bir öfkeye dönüşmüştü içimde.. İnanılmaz şekilde dolmuştum her an patlamaya hazır bir ateş topuydum adeta.

Oyun 10'a 9 devam ediyordu. Sıradaki yarış için Sercanla parkurun başına doğru ilerliyorduk. Evet Sercan'ı çok seviyordum komik ve eğlenceli biriydi ama performans açısından eş olacağım son erkekti, kırmızı takımın diktatör yöneticisi Nagihan hanım böyle uygun gördüğü için bizi eş yapmış yetmezmiş gibi Sercan'a mavi takımın en güçlü eşlerini seçmemiz için baskı uygulamıştı. Bunun sonucunda Damla ile start çizgisinde düdüğü beklerken bulmuştum kendimi. Allahtan çamur oyunuydu. Çamur ve su parkurlarında hızım nerdeyse Seda ile denk sayılabilirdi. Düdükle beraber elimden geldiğince hızlı gelerek Sercan'a Poyraz karşısında bi 5 saniye avantaj kazandırmıştım. Tabi ki Sercan bu avantajı dezavantaja çevirerek Poyraz'dan 10 saniye fark yiyince yaptığı en iyi şeyi yapıp bir anda kendini yere atarak bağırmaya başladı oyun Murat'ın düdüğüyle durdu. Herkes yanına giderken ben sadece Allah'tan az biraz sabır diliyordum. Bu küçük hesaplardan çok sıkılmıştım artık. Sercan allem edip kellem edip oynayamaz raporunu almıştı. Poyraz ve Damla da bana eş olarak Bozok'u seçmişti. İçimden giden geleni aratırmış gerçekten diye geçirirken tekrar çalan düdükle oyun kaldığı yerden devam etmeye başlamıştı.

Bozok asla bu atışları beceremiyordu. Tek başıma atıyordum tüm atışları ve ona rağmen aramızda sadece bir sembollük fark vardı nerdeyse hiç boşa sallamamıştım çünkü. İçimde dehşet bir umut yeşermişti tek başıma en güçlü eşleri devirebilmem için son iki sembolüm kalmıştı. Murat'ın "Aleyna show yapıyor resmen! Hiç boşa atmadı aralarında 1 sembol fark var!" anonsu kabaran göğüsümü daha da kabartırken hırstan delirecek seviyeye gelmiştim. Son sembol için elimdeki kum torbasını fırlatmıştım ki "Poyrazzz! Son sembolü de devirerek takımına avantaj sayısını kazandırdı!" anonsu gelmişti kulağıma ardından da "Aleyna da hemen ardından düşürse de saniyeler affetmiyor!" eklemesi yapmıştı. Olduğum yerde kalakalmıştım. Sinirden hiçbir uzvumu haraket ettiremiyordum Gizem ve Merve dibimde motivasyon konuşmaları yaparak beni benche doğru sürüklerken duyduğum o ses artık bardağı taşıran son damla olmuştu "Yasmin! Benim güzeller güzelim sana gelsin!" duyduğum bu sesten sonra gözüm kararmıştı. Her şey bir film şeriti gibi akmıştı gözümün önünden - oyunlarda habire bana attığı kaçamak bakışları, benim ona yaptığım motivasyon konuşması, bana çok teşekkür etmesi ama ardından Pınar'ın konseyde bana nasıl katlandığını sorup alkışladığında gururla gülmesi, Süngerbob benzetmesinde kahkaha atması, oyun sonu Pınar ona beni kötülerken Özgür abiden duyduğum kadarıyla "Hoşuma gidiyo bunları başkalarının da görüp bilmesi" demesi, bana inat her müsabakamız sonucu kazanırsa sevgilisine armağan etmesi- zaten takımımın bana yaptığı haksızlıklar yetmezmiş gibi ondan gelen, benim onun adını bir kere bile ağzıma almamama rağmen, odan gelen bu tavırlar.. Ben neymişim ya ? diye sorgulatmıştı bana.

SaudadeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin