4-İtiraf

1.9K 88 123
                                    

Asi'den

Hastaneye gittiğimde Alaz'ı uyurken bulmuştum. Gözlerinin altındaki morlukları dışında yüzü hiç görmediğim kadar huzurlu görünüyordu kollarını Çağla'ya sarmışken. Elimdeki poşetleri bir kenara bırakıp ikisinin birkaç fotoğrafını çektim, ardından bir tane de ön kamerayı açıp komik olduğunu düşündüğüm bir selfie çektim. Normal bir zamanda bu fotoğraf ekran fotoğrafı yapmak için harika bir fotoğraftı ancak şimdilik hepsini Çağla'ya atmakla yetindim. Uyuyor olmalarını fırsat bilip kendime kahve almak için çıktım odadan. Yaman'ı hâlâ koridorda oturup uyuklarken görünce önce onun yanına gittim. Sakince uyandırdım.

"Ben geldim, hadi git eve de dinlen sen artık."

"Yok, iyiyim ben, gerek yok. Sen niye bu kadar çabuk geldin?"

"Alaz çağırdı beni de senin gerçekten gitmene gerek var gibi. Git bir aynaya bak. Rüya görse korkar senden."

"Sen kendi haline bak kızım. Sevgilin seni görünce geri uyumasın diye dua et."

"Ne varmış halimde benim?"

İstemsizce elim saçlarıma gidince Yaman'ın güldüğünü görmemle hafif bir tokat attım omzuna.

"Uğraşma benimle Yaman. Ayrıca Alaz benim sevgilim değil."

"Şimdilik."

"Biliyor musun, sen de bazen kelebeği hak ediyorsun."

"Yok ben almayayım, onu Alaz sever."

Doğru söylüyordu, rutinlerini seviyordu Alaz oğlan.

Alaz iyiydi, Çağla mutluydu, Yaman da gülüyordu, keyfim yerine gelmişti. Bin dereden su getirmiş olsam da Yaman'ı eve göndermeyi başarmıştım. Kantine gidip kendime bir kahve aldım ve odaya çıktım. Alaz uyanmış ve getirdiğim poşetlere bakarak dalıp gitmişti, beni görünce doğrulmaya çalıştı ama göğsünde uyumaya devam eden Çağla buna müsaade etmemişti. Hak veriyordum, rahat yerdi sonuçta. 

"Yatın yatın, hatta ben de şu koltuğa uzanayım biraz."

"Yanıma gel demek istiyordum ama ne yaptıysam uyandıramadım fındık suratlıyı. Anneme söyleyeyim de şu yatakları biraz daha geniş yapsınlar. Benim sevdiklerimle uyumama engel oluyor."

"Ha yani Çağla olmasa senin yanında yatacağıma eminsin, öyle mi?"

"Evet."

"O kadar emin olma derim. Kelebekle hastaneye giremiyor olabilirim ama elimin ağır olduğunu unutmamışsındır herhalde."

"Unutabilir miyim Asi kız? Ben hiçbir şeyi unutmam, hele konu sensen..."

"Unutabiliyormuşsun Alaz. Unutmasan burada olmazdık."

"Şimdi o mevzuyu karıştırma. Üstündeki çok yakışmış."

Üzerimde ne olduğunu hatırlamadığımdan önüme eğildim ve Alaz'ın kazağıyla bir bakışma yaşadım. 

Harika.

"Tek kelime edersen bozuşuruz."

"Yok canım, ne diyeyim. Hoşuma gitti."

Konuyu dağıtmasa söyleyecek çok sözüm, kızacak çok sebebim vardı ama susuyordum. Yalnız kaldığımızda her şeyin cevabını alacaktım. 

"Ne zaman çıkacakmışsın, bir şey söylediler mi?"

Yüzündeki ifadeden sıkıntı okunmaya başlayınca uzandığım yerden doğruldum.

"Bir süre daha burada kalacakmışım."

Haberin Yok | AslazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin