3- Aşıksın

1.9K 83 21
                                    

3 gün sonra

Asi'den

Hastanede geçen üçüncü günümün sonuna gelmiştim, artık uyumamak için kendimi çok zor tutuyordum. Neslihan teyzenin zoruyla Soysalan malikanesine gidip duş almak ve biraz uyumak dışında hiçbir yere ayrılmamıştım. Yaman'ın omzuna yaslanmış bekliyordum. O da günlerdir hastaneden ayrılamamıştı. Ne kadar aralarındaki soğuk savaş durulmaya henüz başlamış olsa da kardeşini yeni yeni tanıyorken kaybetmekten korkmuştu.

Alaz'ın odasından güler yüzle çıkan Neslihan teyzeyi görünce hemen hevesle ayaklandım. 

"Uyandı çocuklar."

Yaman ellerini saçlarından geçirip derin bir nefes aldı huzurla. Çağla'yla Ece ise mutlulukla sarıldılar. Ben ise günlerdir korkudan döktüğüm gözyaşlarının yerini mutluluktan akan yaşlara bırakmıştım.

"Girebilir miyiz yanına?"

Benim onu gördüğümden habersiz kardeşlerinin merakla sordukları soruyla ben çekinip geri durdum. 

"Girebilirsiniz ama çok uzun süreli değil. Ben çıkın deyince..."

Kimse Neslihan teyzenin sözünü bitirmesini beklememişti. Hemen odaya dalmışlardı. Odanın camından gördüğüm kadarıyla onların bu heyecanlı tavırlarını gören Alaz çok küçük de olsa gülümsemişti. 

"Sen gitmeyecek misin yanına kızım?"

Neslihan teyzenin bana yönelttiği soruyla başımı iki yana salladım.

"Kardeşleriyle vakit geçirsinler, hatta şimdi gideyim ben, sonra yine gelirim."

Uyurken duygularımı açık etmek kolaydı ama uyanıkken, beni duyduğunu bilirken yüzleşmek... İşte o çok zordu. Vazgeçmeden önce son bir kez daha Alaz'ın yorgun ama ilgiden memnun yüzüne bakıp uzaklaşmaya çalıştım. Fakat Neslihan teyzenin koluma dokunup beni durdurmasıyla gidemedim.

"Bence kalmalısın."

"Neslihan teyze..."

"Alaz seni görmeyi çok ister Asi. Aranızdaki sorunları ben bilemem ama onu şimdi yalnız bırakma, rica ediyorum."

Tekrar arkamı döndüğümde Alaz'ın da benim burada olduğumu fark ettiğini görmüştüm. Bir insanın bakışları ne kadar çok şey anlatabilirse o kadar çok şey anlatıyordu gözleri. "Gitme." diyordu konuşmadan. 

Gidemedim.

Önce lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadım, kendime çekidüzen verdim ve odanın kapısını tıklayıp içeri girdim. 

"Geçmiş olsun."

"Asi neredeydin kızım sen? Bir anda kayboldun, bizimle gelirsin sanmıştık."

Yaman'ın sorduğu soruya omuz silkmekle yetindim. Yalnızca Alaz'a bakıyordum. Bana ilgiyle bakan gözlerini çok özlemiştim. Kokusunu özlemiştim ancak şimdi üzerine hastane kokusu sinmiş olmalıydı. Dudaklarını çok özlemiştim ama bunun çaresi yoktu. Buradan çıkıp ciddi bir konuşma gerçekleştirene kadar kendimi dizginlemek zorundaydım. 

"Abi sen uyurken Çağla ablamla Yaman abim barıştı, biliyor musun?"

Ece öyle hevesli bahsetmişti ki bundan Alaz da odadaki herkes gibi neşelenmişti.

"Öyle mi? Abisi, sen de tüm Soysalanları etkilemenin yolunu bulmuşsun."

"Yok, hepsi değil ya. Bir tane inatçı keçi var, onu da ikna edeceğim de çok direniyor."

Alaz sanki dört gün önce kendi canına kıymamış gibi keyifle gülümsüyordu. Acaba yaptığı şeyin farkında mıydı?

"Belki biraz yelkenleri suya indirmeye karar vermiştir o keçi de."

Haberin Yok | AslazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin