my brother's gamble ✔️

18.Bölüm

Merhaba,

Yeni bölüm ile karşınızdayım..

Uzun bir aradan sonra mini bir bölümle geldim..

Umarım keyif alırsınız..

---

Jeon Jungkook'dan

Ofiste kucağımda uyuyan güzelimi evimizde ki yatağımıza yatırdıktan sonra çalışma odasına gidip işlerime devam ettim. Merdivenlerden ses geldiğinde bakışlarım o tarafa yönelmiş olsada böyle bir manzara beklemiyordum.

Elimde ki kalem yere düştüğünde Tae kıkırdayarak yakınıma geldi. Masanın etrafını dolanıp karşıma geçtiğinde kısa eteğinin açıkta bıraktığı buğday bacaklarına bakarak yutkundum. Baldırlarının arasına elimi koyarak güzel bacağını okşayarak yüzüne çıkarttım bakışlarımı.

"Çok güzelsin bebeğim." Gülümseyerek kollarını ensemde birleştirip saçlarımda parmaklarını gezdirdi.

"Eteğimi beğendin mi Kookie?" Bacaklarından kendime çekip kucağıma oturmasını sağladım ve pürüzsüz bacaklarında ellerimi gezdirirken burnumu da yanağına sürttüm. 

"Çok beğendim güzelim. O kadar çok beğendim ki param parça etmek istiyorum." Boğuk sesimle kıkırdayarak boynuma sarıldı. 

"Sevmezsin diye korktum." Boynuna sulu öpücüklerimden birini bıraktım. 

"Senin giydiğin her şeyi beğenirim bebeğim. Ama bu kadar kısalar bize özel kalsın." Şaşkın bakışlarıyla geri çekildi.

"Dışarıda etek giymemden utanmaz mısın?" Gülümseyerek dudağına minik bir öpücük bıraktım. 

"Utanmam güzelim, neden utanayım? Hmm? Senin kadar güzel bir insan daha yokken neden böyle bir şeyi düşündün bebeğim?" Gözleri dolarken boynuma saklandığında bacaklarını bırakarak ince beline sıkıca sarıldım. 

"Seni seviyorum güzelim." 

"Bende seni seviyorum Kookie." Sesi ağlamaklı çıktığı için bir elimi saçına çıkarıp okşadım hemen. Boynunu öptükten sonra kalçasından tutarak ayağa kalktım. 

"Yemek yemedin hala güzelim. Senin için hazırlayayım." Boynuma daha sıkı sarıldı.

"HAYIR." 

"Sakin ol güzelim. Sorun ne?" 

"Yapma bi şey. Sarılmak istiyorum." Telefonumu alıp koltuğa oturdum.

"Sipariş veririz güzelim. Ne istersin?" Mırıltılarla düşünürken heyecanla geri çekip hafifçe omuzlarıma vurdu.

"Hamburger ! Mc istiyorum!" Tatlı gülümsemesini öpüp telefonumu açtım.

"Tavuk mu et mi?" Bakışlarını etrafta gezdirdi;

"İkisinide istiyorum." 

"Olur güzelim." Siparişi verdikten sonra telefonu kenara bırakıp kollarımı beline doladım. 

"Bugün neden bu kadar bitkinsin güzelim. Hasta falan mı olucaksın?" Elimi anlına ve boynuna değdirerek ateşi olup olmadığına baktığımda; ateşi yoktu. 

"Bilmiyorum Kookie." Boynuma yattığında sırtımı koltuğun L kısmına gererek bacaklarımı uzatıp onunda bacaklarını uzatmasını sağladım. 

"Dinlen bebeğim. Yemekten sonra beraber uyuruz." Olumlu mırıltılar çıkarırken boynumdan kalkıp etrafa bakmaya başladı.

"Ne arıyorsun bebeğim?"