48
Bugün konsere gittim.
Dönüş yolunda yağmur yağdı. Biraz ıslandım. Eczaneden büyük bir torba grip önleyici ilaç alarak eve döndüm.
***
47
Xiao Xia gelip beni göreceğini söyledi. Hasta olduğumu doktor aracılığıyla öğrenmiş.
Bir sürü yiyecek aldım ve mutlu bir şekilde bir masa dolusu yemek pişirdim.
Xiao Xia, şirketteki sekreterimdi. O sevimli bir çocuk. Geldiğinde elinde bana aldığı bir buket çiçek vardı. Çok güzel kokuyorlardı.
Mutlulukla omzuna vurdum. Aniden derin bir nefes aldı ve ağlayarak bana baktı.
"Rui-ge, bunu benden nasıl saklarsın? Uuuu..."
"Önemli bir şey değil ki. Saklanacak bir şey yok. İyileştikten sonra söylemem daha iyi olur diye düşündüm" diyerek onu teselli ettim.
Üzgün bir şekilde "Gerçekten mi?" dedi.
Görünüşe göre doktor gerçek hastalığımın ne olduğunu ona söylememiş. Kendimi rahatlamış hissettim. Başını okşadım ve sıcak bir sesle "Gerçekten" dedim.
"Peki Başkan Xie'ye söyledin mi?"
Gülümsedim. "Hayır, endişelenmesinden korktum. Bilirsin, böyle şeyler hakkında yaygara koparmayı sever. Ona söylemesen daha iyi olur, ben iyileşene kadar bekle lütfen. Doktor yakında iyileşeceğimi söyledi zaten."
Kafasını salladı ve gülümsemeye başladı.
Ben de gülümsedim.
***
46
Serum bağlatmak için hastaneye gittiğimde küçük bir çocukla tanıştım, bana bir tane gökkuşağı şekeri verdi.
Gerçek gökkuşağı şekerini hissedince gülmekten kendimi alamadım. Gerçek şekerin tadı oldukça güzel, ekşi ve tatlıydı.
Eve gittiğimde büyük bir poşet dolusu satın aldım. Sahte gökkuşağı şekerlerimle karıştırdım.
Gerçek ve sahte gökkuşağı şekerlerini seçmek için şansımı kullanmayı planlıyorum.
***
45
Bütün gün uyudum.
***
44
Bugün ateşim vardı, biraz ilaç içtim.
Üzgünüm, telefonumu tutacak gücüm yok...
***
43
Telefonumu düz bir şekilde koydum ve WeChat'teki anlar arasında gezindim.
Xie Min fazla mesaisi için yapılmış beslenme çantasının fotoğrafını paylaşmış. Bugün bir damla su bile girmemiş olan midemi ovuşturdum, birden aç hissetmeyi başladım.
Ama kalkacak enerjim yok. Açlıktan ölmek iyi olabilir doğrusu...
***
42
Şu an çok açım.
Uyuyacağım, uyuyacağım, uyuyacağım, uyuyacağım.
Ama açlıktan ölüyorum!
***
41
Artık açlığa dayanamıyorum, temizlik şirketindeki bir teyzeyi bana yemek yapması için ayarladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Final 100 Days
Storie breviDiğer Adları: On The Hundredth Day I Knew I Was Ill, On The Last Day I Died ya da 最后一百天. *** Lin Rui son günlerini yaşıyordu, ama yanında çok sevdiği eşi Xie Min yoktu. *** Orijinal Eser: Mai Cai (卖菜) Türkçe Çeviri: FloraNapae