-3-

238 13 6
                                    

Sabahın ilk ışıklarıyla uyandı İfakat. Çok heyecanlıydı. Kendisi de farkındaydı fakat konduramıyordu. Zira kendisini Orhan'a ihanet ediyormuş gibi hissediyordu. Ama onun için uğraşıyordu. Bu yüzden içi rahattı.

Duşa girdi ve uzun bir süre kaldı. Düşünceleriyle boğuştu ve daha fazla dayanamayıp çıktı duştan. Üstüne şık, kırmızı bir takım elbise giydi. Saçlarını dalgalandırıp açık bıraktı. Hafif bir makyaj yaptı. Son olarak imza parfümünü sıktı ve son kez aynada kendine baktı. Hazır olduğunu iliklerine kadar hissedince aşağı indi. Herkes masadaydı ve Halis Ağa'yı bekliyorlardı.

G: oo İfakat Hanım yüzünüzü gören cennetlik

İ: bunu kabul etmen ne hoş

İkilinin arasındaki soğuk savaş Ferit yüzünden bölündü.

F: yenge, babamla ilgili bir haber var mı?

İ: yeni bir avukat buldum, ülkenin en iyisi. Bugün onunla görüşeceğim

F: aa yenge bende geleyim o zaman

İfakat Şehmuz'la gideceği yere Ferit'in gelme düşüncesiyle istemsizce gerildi.

İ: yok Ferit'cim ben tek gitsem daha iyi olur

F: peki yenge

G: gelsin çocuk niye istemiyorsun ki yanında? Yoksa bir şeyler mi karıştırıyorsun?

İ: ne karıştırıcam Gülgün? İşlerimi tek başıma halletmeyi severim bilirsin

G: bilirim, bilirim de senin iş dediğin şey benim kocam, Ferit'in de babası bilmem sen bunu biliyor musun?

İ: biliyorum Gülgün'cüm, ama niyeyse senden çok ben ilgileniyorum bu konuyla. Keşke sende kocan için bir şeyler yapsan. Ama sen yatmayı tercih ediyorsun.

G: İfakat!

İkili arasındaki ipler gerilmişken Halis Ağa indi.

H: günaydın, buyurun başlayın.

Herkes isteksizce tabağına birkaç şey doldurdu ve önlerine koydu. Kimsenin iştahı kalmamıştı. Orhan mevzusu herkesin canını oldukça sıkıyorken herkes eski günleri özlüyordu.

H: ee İfakat, buldun mu yeni bir avukat?

İ: buldum ağam, bugün Orhan'la görüşecekler. Özellikle hızlı olmasını istedim.

H: iyi mi bari? Araştırdın mı?

İ: tabii ki ağam. Ülkenin en iyisi. Merak etme

H: iyi, umarım bu sefer çıkar.

Kahvaltı bitene kadar İfakat sürekli kolundaki saate bakıyordu. Şehmuz'u bekletmek istemiyordu. Neyse ki tam planlarına uygun bir şekilde bitti kahvaltı. Odasına çıkıp telefonuna baktı.

Ş: İki sokak ötede bekliyorum

İ: hemen geliyorum

İfakat hemen çıktı yalıdan. İki sokağı ardında bırakınca Şehmuz'u gördü. Arabasına yaslanmış, İfakat'i görünce gözlüğünü eline aldı. Hemen İfakat'in kapısını açtı.

Ş: buyurun hanımefendi

İ: teşekkürler beyefendi

İkili cilveleşmekten oldukça hoşlanıyordu. Bunu ikisi de farkediyordu fakat İfakat'in utangaçlığı ve soğukkanlılığı bunları açıkça konuşmalarına engel oluyordu. Ama Şehmuz için bu hiç sorun değildi. Elbette sevdiği kadına açılmak isterdi ama İfakat'in yanında olması bile yeterliydi. Hemen avukata gittiler ve onu da alıp cezaevine gittiler.

HAZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin