12

122 19 44
                                    

Karşımda gördüğüm kişi Ayberk' ti. Nasıl bulmuştu beni benim buraya geldiğimi nerden biliyordu.

" Senin ne işin var burda nasıl buldun beni"
" Seni bulmak pek de zor olmadı be gülüm "
" Ne istiyorsun ya"
" Seni istiyorum"
" Ne saçmalıyorsun sen"
" Git burdan istemiyorum seni"
"Ama ben seni istiyorum onu nasıl yapıcaz"
" Defol şuradan"

Tam gidecekken bileğimi tuttu gitmeme izin vermedi. Ben bileğimi çekmeye çalıştıkça o daha da sıkı tutuyordu.

" Bırak bileğimi napıyorsun sen"
" Konuşucaz sadece güneş gel buraya"
" Benim seninle konuşucak bir şeyim yok"
" Benim var ama"
" Bu beni ilgilendirmiyor Ayberk bırak beni"
" Güneş çocukluk yapma gel otur şuraya "

Banka oturdu benim de onun yanına oturmam için yana kaydı. Ama ben oturmadım.

" Güneş gel otur yemiyeceğim seni sadece konuşucaz"
" Gerek yok"
" Peki o zaman "
" Güneş bak sen istesen de istemesen de benim olacaksın. Anladın mı"
" Yok ya başka emrin. Kuklan mıyım ben senin ne istesen onu yapıcam."
" Kimsin sen kimsin sen ya her istediğini bana yaptıracağını mı sanıyorsun yok öyle dünya"
"Sen 2 yıl önce benim için öldün yoksun sen artık anladın mı yoksun"
" Güneş bak çok ağır konuşuyorsun hiç iyi şeyler olmaz bak düzgün konuş benimle"
" Hayırdır Ayberk efendi doğruları söyledim diye ağrına mı gitti."

Hala en ufak şeyde bile sinirleniyordu. Hiç değişmemiş hala aynı. 2 yıl önce nasılsa şimdi de aynıydı.

" GÜNEŞ" diye bağırdı hafif bir sesle
" Hala aynısın hiç değişmemişsın hala aynı şeyleri yapıyorsun en ufak şeyde bile sinirleniyorsun"

Arkasını dönüp derin nefes almaya başladı. Sakinleşmeye çalışıyordu. Bana döndü sinirli bir şekilde bağırmaya başladı birden. O bağırınca biraz korktum.

" Güneş sevgilin mi var sevdiğin biri mi var söyle söyle ki ben de gidip onu doğduğuna pişman edeyim çünkü sen benden başka birinin olamazsın tamam mı."

O konuştukça ben susuyordum. Birden daha çok bağırmaya başladı.

" Ya güneş susma konuş ya konuş kimse yok de ne sevgilim ne de sevdiğim yok de. Güneş susma konuş."

O bağırdığı için bende biraz bağırdım.

" Var Ayberk sevgilim de var sevdiğim de napıcaksın söyle."

Ben konuşurken o da sabır sabır diyordu. Bana doğru gelmeye başladı. Aramızda iki yada üç adım falan vardı.

" GÜNEŞ bak sabrımı sınama"
" Sınarsam nolur"
" Ne mi olur "
" Evet ne olur"

Elini havaya kaldırdı tam vurucakken biri Ayberkin elini tutu. Ve Ayberkin yüzüne yumruk vurdu. Ayberki yere yatırıp hala dövmeye devam ediyordu. Bir yandan da konuşuyordu.

"Lan sen kimsin benim sevdiğim kadına el kaldıyorsun. O elini kırar bir yerlerine sokarım bak. Bir daha seni güneşin etrafında görmicem anladın mı lan it herif"
" Yürü güneş gidiyoruz"

O sırada elimi tutmuştu. Arabanın yanına geldiğimizde.

" Anahtarı ver" dedi
" Ben kullanırım"
" Güneş sana anahtarı ver dedim "
" Tamam ya al"

Arabaya bindik nereye gittiğimizi bilmiyordum. Yol boyu da hiç konuşmadık. Ve geleceğimiz yere varmıştık. Önce Ateş indi sonra gelip benim kapımı açtı. " İn aşağı" dedi
Bende inip kapıyı kapattım. Ateş önde yürüyordu bu yürüyüşünden sinirli olduğu o kadar belliydi ki. Biraz daha yürüdükten sonra sahil kenarına geldik. Ateş banka gidip oturdu.

" Gel otur"
" Niye bu kadar çok sinirlisin "
" Sakin mi olmam gerekiyor "
" Evet Ateş sakin ol biraz "
" Sinirlenmeni gerektiricek bişi olmadı"
" Olmadı mı"
" Güneş farkında mısın bilmiyorum ama eğer ben gelmeseydim o şerefsiz herif sana vurucaktı"
" Geldin işte Ateş bak bişi olmadı bana da vurmadı"
" Yok bide vursaydı"
" Tamam Ateş sakin ol artık"
" Hem sen niye geldin buraya"
" Seni görmek için geldim ve karşılaştığım manzaraya bak"
" Ayrıca o it kimdi niye sana öyle davranıyordu"
" Boş ver ya önemli biri değil"
"GÜNEŞ ÇILDIRTAMA BENİ"
" Bağırma bana Ateş"
" Sende bağırtma beni o zaman söyle "
"Tamam söylicem"
" Seni dinliyorum "
" Ayberk benim eski sevgilim yani 2 yıl önce sevgiliydik Ama bu bir kaç gündür benim peşimde yani sürekli eve bir şeyler gönderiyordu."

Ben bunları anlatırken Ateş iyice sinir küpüne döndü. Belli etmemeye çalışıyordu ama çok belliydi. Ben o ara susmuştum ama o " devam et güneş susma " dedi. Bende anlatmaya devam ettim.

"Bugün de bir paket geldi sabah seninle konuştuktan sonra geldi. Bende açıp baktım arkadaşlarım da vardı yanımda işte içinde takı falan çıktı birde not vardı"
" Notta ne yazıyordu" dedi

Notta ne yazdığını söyledim iyice sinirlendi. Yine " devam et " dedi.

" Çiçekleri çöpe attığım gibi onları da çöpe attım sonra arkadaşım bişi dedi bende sinirlenip evden çıktım hava almak için sahile geldim işte. Sonra bir yarım saat sonra biri gelip omzuma dokundu. Arkamı döndüğümde onu gördüm. Sonrasını biliyorsun işte."
" Hayır bilmiyorum sonra ne dedi o pezevenk"
" Bişi demedi ya"
" GÜNEŞ"
" Of tamam ya şey dedi"
" Ne dedi güneş düzgünce söyle şunu"
" İşte ben onun olacakmışım o ne isterse o olacakmış eğer sevgilim yada sevdiğim biri olursa onu doğduğuna pişman edecekmiş güya"

Ateş bunu duyunca daha çok sinirlendi.

"Nasıl lan nasıl onu doğduğuna pişman etmezsem banda ateş demesinler"
" Ateş Sakın bak bişi yapmıyacaksın tamam mı"
"Ateş duydun mu ya cevap ver korkuyorum"
" Ya Ateş bişi söyle "
" Bişi mi söylim "
" Evet"

Evet demeden Ateş dudağıma yapıştı. Beni öpüp geri çekildi. Ben hala şaşkındım mal mal Ateşe bakıyordum. Tekrar öptü bu sefer üzerimde ki şaşkınlığı atıp karşılık verdim.

***

" Sen beni mi öptün"
" Evet öpemez miyim"
" Bu öpücük neyin simgesiydi peki "
" Karım olmanın simgesiydi"

Ne karım mı dedi o

" Ne o beğenemediniz mi güneş hanım"

Biraz utanmıştım Ateş de bunu fark etti ve bana sarıldı.

" Utanınca da çok tatlı oluyormuşsun"

Biraz öyle kaldıktan sonra Ateş " hadi kalk eve bırakayım seni" dedi
" Tamam"

Elimi tutu arabaya kadar yürüdük. Yolda giderken de sürekli elimi öpüyordu.
" Ya Ateş yeter "
" Ne var kızım öpemez miyim karımın elini "

Tabi ben yine erdim karım dediği için . Eve gelmiştik zaten. Arabadan indik Ateşe Sarıldım.
" Nerde kalıcaksın sen "
" Bir arkadaşım var burda onda kalırım"
" Tamam o zaman dikkat et"
" Tamam güzellim sende dikkat et hadi eve girsen"

Ateşi yanağından öpüp kaçtım hemen.



Oy vermeyi unutmayın çiçeklerim ⭐

KOMUTAN ÇOCUK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin