Garson pastayı masaya koydu. " İyiki doğdunuz güneş hanım " dedi. O ara anladım ki bugün benim doğum günüm olduğunu. O kadar şey yaşamıştık ki doğum günümü bile unutmuştum.
"Teşekkür ederim" dedim. Ama hiç doğum günü kutlayacak durumda değildim çünkü ateş yoktu bu doğum günümü onunla kutlamak istiyordum.
" Işıl ya abin burda değil kutlamasak mı" " Aaa olur mu öyle şey yengecim"
Der demez arkadan en sevdiğim şarkı çaldı. Bu şarkıyı sevdiğimi bir tek ateş biliyordu. Işıl "arkana bak" dedi. Arkamı döndüğümde ateşi gördüm. Çok mutlu oldum. Gözlerim doldu ve kendimi daha fazla tutamadım. Ağlamaya başladım ateş hemen gelip bana sarıldı. Ben ağlamaktan konuşamadım tabi.
" Ağlama gülüm niye ağlıyon" " A-ateş seni çok özledim sana bişi oldu sandım." " Bak iyim bişi yok hem bugün senin doğum günün ağlama tamam mı" " Gel pastanı üfle."
Birlikte masaya döndük. Ateş yanımda duruyordu. Elimi ona uzattım. " Sevgilim gel birlikte üfliyelim" dedim. O da elimi tutup yanıma geldi. İkimiz de dilek tutup mumlara üfledik.
Ateşe sarıldım ilk. " İyiki doğdun güzel kızım " dedi teşekkür ettim. Sonra ışıl geldi. Onunla da kucaklaştık.
Işıl bana aldığı hediyeyi verdi. Ateşin baş harfinin olduğu bir bileklik almıştı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Işılın aldığı hediye
"Ya Işıl bu çok güzel" " Teşekkür ederim" Diyip sarıldım. Sonra ateşe döndüm bilekliği göstermek için. Ateş diz çökmüştü.
"Aşkım niye diz çöktün kalk ayağa" Ama ateş bana bakıp gülümsedi. Ve cebinden bir tane kutu çıkardı. Kutuyu açtı. Ve konuşmaya başladı.
"Birlikte yürüdüğümüz bu yolda elimi sımsıkı tutup sevgini en derinden hissettiren kadın. İyi günde kötü günde yanımda olmaya varmisin güneşim benimle evlenir misin" dedi. Hem şok oldum hemde çok mutlu oldum. Bir kaç dakika ses çıkarmadım. Sonra ateş " Aşkım iyi misin" dedi. "Hı iyim iyim" "Ee cevap vermicek misin" dedi
Hemen kendimi toparlayıp cevap verdim. "Evet ateş kabul ediyorum" Dedim ateş çok mutlu oldu. Bende aşırı mutlu olmuştum.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ateşin aldığı yüzük
Sonra pastamızı yedik bir şeyler içtik. Ateş durmadan yanaklarımı falan öpüyordu. Işıl yanımızda olduğu için çok utanmıştım. Biraz daha oturup kalktık.
Ateş önce Işılı evine bıraktı. Sonra biz evimize geçtik. Ben direk salona geçip kendimi koltuğa attım. Çalışmadığım günden beri kendimi çok halsiz hissediyordum. Ve sürekli uykum geliyordu. Ateş yanıma gelip sarıldı bana. Bir süre öyle kaldık. Kafamı kaldırıp ateşe baktım. "Ateş sana bişi sorucam" "Sor güzelim" "Biz Işılla çarşıya çıktığımızda bir kadın geldi yanımıza benim senin sevgilin olduğumu duyunca çok şaşırdı. Işıla sordum ama abim anlatsın ben bişi söylemem dedi. " "Kimdi o kadın ateş neden böyle şaşırdı."
Derin bir nefes alıp konuşmaya başladı.
"O kadın benim eski nişanlım güneş. Ama ayrıldığımız burdan gitmişti. Geldiğini bilmiyordum bilseydim asla karşılaşmanıza izin vermezdim."
"Benim neden bundan haberim yok ateş"
"Çünkü olmuş bitmiş bir olay bu Sevgilim sana anlatıp canını sıkmak istemedim."
"Peki neden çok şaşırdı." Soğuk bir ses tonu ile söyledim.
"Çünkü benim ondan başka kimseyi seveceğime inanmıyordu. Sadece onu sevdiğimi düşünüyordu. Evet o zamanlar onu çok seviyordum. Ama artık benim için sadece sen varsın güneşim."
Hiç bişi söyleyemedim sadece " peki" diyebildim.
İkimiz de hiç konuşmadık bir süreliğine . Sonra ateş.
"Özür dilerim güneşim seni kırdıysam. Evet haklısın sana anlatmalıydım ama yapamadım. Çok özür dilerim nolur affet"
Sonra gelip bana sarıldı.
"Özür dilerim güneşim çok özür dilerim seni kırdıysam nolur affet bana böyle soğuk davranma lütfen"
"Bir daha ne olursa olsun bana söyliceksin ateş tamam mı benden bişi saklama bir daha"
"Asla güneşim söz Ateş kaya sözü."
Bende ona sarıldım. Dudağını hafif öpüp geri çekildim.
