7. Bölüm

1 0 0
                                    

Yine merhabaaa
Yeni bölümümüze başlama zamanı.

Çok olayamıycam. Tek bir istek var
Bol bol yorum yapın❤

Hayat bazen size yapmak istemediğiniz şeylere zorlar, seçiminiz yoktur yada zamanınız. Yapmak zorundasınızdır.

Bende ilk cinayetimi böyle işlemiştim, ne yapacağımı bilemeden haraket dahi edemeden o pisliği öldürmüştüm.

Hayatımdaki en büyük acının bu olacağını sanıyordum fakat çok yanılmıştım, o pislikten daha kötü biri varsa oda yaşlı adam'dı.

Yattığım yerden hızla doğruldum, nefes nefese kalmıştım ve yine uyuyamamıştım, her gözlerimi kapattığımda karşımda o beliriyordu. O camlı oda, iğneler, kan.

Koltuktan yavaşça kaltım, yatakta uyumazdım çünkü her an ne olacağı belli olmazdı bunun için balkondaki koltukta uyurdum.

Odamın kapısının çaldığını duydum, hızla içeri girip kapıyı açtım. Karşımda evin hizmetlilerinden biri duruyordu, elinde de bir tepsi vardı tepside kahvaltı için her şey vardı.

"Şey, Adelina hanım anneniz odanıza kahvaltı göndermemizi istedi de onu getirmiştim" dedi çekingen bir sesle.

Bu evde ki herkez benden çekinirdi yada korkardı, başımı sallamakla yetindim ve iki eliyle zar zor tuttuğu tepsiyi tek elimle hızla aldım.

Tam kapıyı kapatacakken tekrar seslendi, "Adelina hanım, babanız sizi kahvaltıya çağırıyor da, tepsiyi ne yapacaksınız, yani inmeyecekseniz babanıza söyleyeyim diye dedim efendim" dedi.

Tekrar ona döndüm haklıydı fakat bu konu onu alakadar etmiyordu, "inicem birazdan bir şey söylemene gerek yok, ve tepsiyi ne yapacağımdan sanane?" Dedim. Cevap vermesini beklemeden kapıyı yüzüne kapattım.

Biliyorum çok kötü biriyim fakat ben böyle yetiştirilmiştim ve yapacak başka bir şey yoktu.
Bunları daha sonra düşünürdüm, şu an daha önemli işlerim vardı.

Odamda sakladığım bir aptalı beslemek gibi.

Tepsiyi bir kenara koyarak geçidi açtım, tekrar elime alarak aşağırıya doğru inmeye başladım, fakat beni en çok şoka sokan ise karşımdaki manzaraydı, gülmemek için gerçekten kendimi zor tutmam gerekmişti.

Çünkü şuan karşımda Murat üstü çıplak bir şekilde yere oturmuş karşısındaki televizyondan Tom&Jerry izliyordu, bir yandan da söyleniyordu.

"Salak kedi yakalasana artık şu fareyi, küçücük aklıyla seni oyuna getiriyor sen hala yakalama peşinde koşuyorsun, aptal" dedi ve sanki bir çocukmuş gibi kollarını göğsünde birleştirdi.

Kendimi zar zor tutarak ona doğru ilerledim ve seslendim. "Aynı senin gibi aptal öyle değil mi?" Dedim.

Şaşkınlıkla bana döndü, duş almıştı ve dün gece Yasir'in ona getirdiği temiz kıyafetleri giymişti, tabii üstü hariç.

"Aa sen geldin mi bende herhalde beni unuttu kendi tıkınıyor diyordum, resmen açlıktan ölüyorum burda" diyerek isyan etti.

Gülerek tepsiyi yanına koydum, "merak etme ölmezsin, unutmam seni" diyerek koltuğa rahat bir şekilde oturdum ve karşımda ki çizgifilm'e baktım.
"Cidden hala çocuk gibi bunu mu izliyorsun?" Dedim.

Dediğimi umursamadan tepsiye atıldı ve yemeye başladı, "ne alaka çocuk olmakla? Biz gençlerde izleyebiliriz bence. Hem sen yaşlıysan bundan banane, ben hala çocuk ruhlu biriyim tamam mı?"

ADELİNAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin