Love Wins All ❃Taekook

₰4₰

LWA 700 olmuş :') nasıl mutlu oldum anlatamam 😭😭

Lütfen yorumlarınızı eksik etmeyin..

O halde başlamadan önce dip not artık taekook ikilisine odaklanmam gerektiği için şu nişan olayını hızlı bir şekilde atlıyoruz lfjsldfjslf.

Yazım hatası varsa lütfen kusura bakmayın ndjdsm

❤️❤️

1 Hafta sonra..

Ardı ardına patlayan flaşlar... Bir birini ezmekten asla geri durmayan düzinelerce kameramanlar... En iyi açıyı yakalamak ve sorusunu daha net bir şekilde sorabilmek için buldukları her boşluğu dolduran gazeteciler.. Bütün bunlar olurken konferans salonu'nun merkezinde projeksiyondan tekrar tekrar oynatılan video ve fotoğraflar..

Bütün bunları salonun en önde keyifle izleyen Taehyung ve ekranda oynatılan videoda babasının gizli ilişkisini tüm medyaya adım adım açıklayan Jeon Jungkook yani ben.

Olayın asıl başlangıcı ise Taehyung'un beni hastaneye götürdüğü gün başlamıştı. Beni götürdüğü hastane ise aslında abisi olan Kim Namjoon'un eşine yani Kim Seokjin'e ait olduğunu o gün öğrenmiştim. Kendime geldiğimde Seokjin tüm testlerimin temiz çıktığını hatta istersem organ nakli için bile oldukça iyi olduğumu söylemişti.

Taehyung'a olan biteni anlattığımda bana yardım etmeyi tek şartla kabul etmiş o da bütün bu olaylar bittiğinde kendisine ciddi anlamda bir şans vermemi istemişti ki bende hiç düşünmeden kabul etmiştim.

''Bay Jeon, babanız her fırsatta eşcinselliği asla savunmadığını dile getirmişti ve sizin nişanınız da buna kanıt olarak sunmuştu. Babanız ve Bay Park gerçekten de bir ilişki içinde mi?'' diye en ön sıradan gelen sesle birlikte daldığım düşüncelerden sıyrılmıştım. Mikrofonu elime alıp kürsüden çıkmış, aynı anda patlayan onlarca flaşı göz ardı edip tam ortaya ilerlemiştim. 

Canlı yayından beni izlediğine adım kadar emin olduğum adamla keyfim iyice yerine gelirken sırıtmış, ''Elbette, vakit geçirdikleri otelin kayıtları dahi elimizde mevcut. Benim nişanım tamamen oyundan ibaret, sırf kendi kirli çamaşırları ortaya çıkmasın diye kendi öz oğlunu kullanan bir insandı.'' demiş, kuruyan dudaklarımı ıslatırken hala parmağımda olan nişan yüzüğünü çıkarıp herkese göstermiştim. 

Beni pür dikkat izleyen bir çift iris gerilmeme sebep olurken, arkamda olduğunu bildiğim için şuan hiç olmadığım kadar özgüven doluydum. İşaret ve baş parmağım arasında tuttuğum yüzükle birlikte derin bir nefes almış, '' Bu o adamın benim için kullandığı bir tasmadan farkı yok. Ben her fırsatta söylemekten asla vazgeçmediğim bir gerçek var..'' demiş, yüzüğün parmaklarımın arasından kayıp yere düşmesine izin verirken, herkese en çokta beni kısıtlamaya çalışan aptal akrabalarıma duyurmak istercesine sesimin daha gür çıkmasına izin vermiştim.

''Ben Jeon Jungkook, Ruby Daimond'un bugünden itibaren resmi olarak sahibi olarak herkesin bilmesini istediğim bir şey var o da ben gay'im. Kızlara asla ilgi duymadım ve duymuyorum, ben erkeklerle ilgilenen dibine kadar gay olan bir adamım. Tüm kız babalarına söyleyeceğim tek şey, KIZLARINIZI BENDEN UZAK TUTUN!!!''

Ardı ardına patlayan flaşlar ile artık herkesin anladığına dair umut dolmuş, hiç bir soruya cevap vermeden konferans salonunu terk etmiştim. Peşimden gelen avukatla sabır dilemiş ve söylediklerini dinlemek dahi istemediğim ses tonumla, ''Lütfen, Bay Kang o herifin şirketten bir kuruş dahi almasına izin vermeden bitireceksin. Benim yanıma o davayı kazandığın zaman gel.'' demiş, onu geride bırakıp şirketin otoparkına ilerlemiştim.