●●●
Sabah yine normal bir şekilde kalktım. Okul için hazırlanmam gerekiyordu. Okula gitmeyi sevmiyordum. Çünkü okuldakiler geldiğimden beridir beni sevmiyorlar.
Ben Yn. Kang Yn. Annem ve babam boşandılar. Annem ile birlikte kalıyorum. Ama kısa bir zaman önce evlendi. Yeni babama henüz ismiyle sesleniyorum. Bir tane üvey abim var. Hwang Hyunjin. Kendileri beni pek sevmez. Sanki ben ona bayılıyorum! Bu nedenle iyi geçinemiyoruz. Evde görmem yetmiyormuş gibi aynı okuldayız. O daha kötü! Çünkü sadece o değil arkadaşlarıda bana kötü davranıyorlar. Özellikle Minho hyung! Neden bilmiyorum ama herkesten çok o kötü davranıyor. İçlerinden bir tek Chan hyung u seviyorum. Bana sadece o iyi davranıyor.
Hazırlanmam tamamlanınca geç kalmamak için hemen çıktım odamdan. Ayakkabılarımı giyerken arkamdan annem seslendi.
"Yn kızım, kahvaltı yapmayacak mısın?"
"Hayır anne. Aç değilim."
Annem yanıma geldi. Biraz endişeli duruyordu. Sonra Hyunjin' de odasından çıktı.
"Kızım kaç gündür doğru dürüst yemek yemiyorsun. Hyunjin, oğlum şu kıza okulda bir şeyler yedir."
Anneciğim merak etme çok güzel dayak yedirir kendileri.
"Gözün arkada kalmasın anne."
O sadece benim annemdi. Ona her anne deyişinde sinir olduğumu biliyordu. Bu yüzden bilerek diyordu. Annem Hyunjin'e gülümseyip mutfağa girdi. Bende kapıdan çıkıp yürümeye başladım. Hyunjin hemen bana yetişmişti.
"Git bir şeyler ye."
"Sanane. Yeri gelince beni aç bırakmasını biliyorsun."
Bana göz devirip bir şeyler mırıldandı. İştahım yoktu. Ne zaman istersem o zaman yerim...
Okula vardığımızda Hyunjin'in arkadaşları hemen görüş açımıza girdi. Ben kendi dolabıma doğru hızla ilerlerken her zaman ki gibi Hyunjin'in arkadaşlarından biri olan Felix beni dolapların oraya kıstırdı ve dilenci gibi avucunu açtı. Ne demek istediğini biliyordum. Çünkü sık sık aynı şeyi yapıyordu. Çantamdan bir kaç tane parayı ona doğru uzattım. Ama o kaşlarını çattı.
"Bu ne kızım! Çok az."
Çantamda ki tüm parayı vermek istemiyordum. Yoksa aç kalacaktım. Bunu hep yaptığı için okul çıkışı gizlice işe gidiyordum ve çalışıyordum. Bu yüzden anneme hep yalan söylemek zorunda kalmıştım. Anneme olan biteni söyleyemezdim. Çünkü Hyunjin çok güçlüydü. Özellikle babasını ikna etme konusunda. Onu ikna etti mi annemle ikimizi kapı dışarı ederlerdi. Bu yüzden 5 yıldır susuyordum. Biraz daha para verdim. Ama o sinirlendi.
"Dalga mı geçiyorsun sen benimle!?"
"Bu kadar. Sana verecek başka param yok!"
"Öyle mi? O zaman ben almasını bilirim."
Beni aniden yere ittirdi ve çantamı eline aldı. Hayır. Buna izin vermemeliydim. O son param!
Hızlıca kalktım ve çantamı alacağım sırada Minho araya girdi. Felix tüm paramı aldıktan sonra çantamı yere fırlattı. Onlar giderken bende dağılan kitaplarımı çantaya koyuyordum. Diğer sınıflarda ki öğrenciler bana gülüyorlardı. Sinirden ağlayacaktım! Ama kendimi tuttum. Yoksa daha çok dalga geçerlerdi. Hayat buydu işte! Neden birine zorbalık yapıldığını görünce alayla güler ki insan? Tam kalkıp gidiyordum ki arkamdan birisi seslendi. Dönüp baktığımda bu Chan hyung tu."Yn!"
"Hyung."
"Geç kaldım değil mi?"
"Sorun değil. Alışkınım ben."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~PİŞMANLIK~
Teen FictionMinho ile hayal et Yn ve onun sıradanlaşmış hayatı... Üvey abisi ve arkadaşları yüzünden çektiği acılar... Ve yaşadığı aşk...