5|Sevmek

66 10 22
                                    

Taehyun'dan

"Bilerek yaptın işte ya bilerek yaptın!"
Beomgyu ard arda omzuma vurup bir yandan da utancını gizlemek için hızlı hızlı konuşuyordu.

Aslında motoruma binmeden ona sormuştum, hız yapmamın sorun olup olmayacağını bilmiyordum çünkü.
Korkacağını düşünsemde beni yanıltmıştı ve bayağı eğlenmişti fakat benden bir santim bile uzaklaşmamıştı.
Bir bütündük sanki, bedenlerimiz birmiş gibi hissettirmişti.
Sıkıca belime sarılıp bir kez bile elini belimden çekmemişti.

Biraz da bilerek yapmış olabilirdim.

"Alt tarafı bana sarıldın, fazla büyütmedin mi sence?"
Dik dik baktığında kahkaha atmıştım, sert gözükmeye çalışıyordu ama aksine çok şirin gözüküyordu.

"Ya gidiyorum ben"
Sinirlenip gitmek istediğinde onu kolundan tutup kendime çektim.
Bu ani hareketi yapmasamda bir yere gidemezdi zaten ama ben ona sarılmak istemiştim.
Ona sıkıca sarıldığımda beni şaşırtmıştı, ben beni iteceğini düşünmüştüm ama o başta karşılık vermese de sonradan sarılmama karşılık vermişti.

"Bak ne güzel konuşuyoruz işte nereye gidiyorsun?"
Kafasını kaldırıp bana baktığında yutkunmak zorunda kaldım.

Parlayan gözleri, yüzüne gelen siyah saçları.

"Dalga geçmesen olmaz demi?"
Gülerek benden ayrılıp deniz kenarına doğru ilerledi.

O kadar şirin o kadar hoştu ki.

"Niye öyle uzaktan bakıyorsun sende gelsene"
Cidden güzelliğinin hiç farkında değilsin.
Yavaş adımlarla yanına gidip oturmadan önce etrafa göz attım, tahmin ettiğim gibi bugün etraf gayet sakindi.

"Sen hep buraya mı gelirsin?"
Yanına oturduğumda beni soru yağmuruna tutacağını anlamıştım.

Çünkü canı sıkkındı ve belki konuşmak istemiyordu ama ben onu dinlemek istiyordum.
Sussa bile, ağlasa bile dinlemek istiyordum ne olursa olsun durgunlaşmasını, o bakmaya doyamadığım yüzünün asık olmasını istemiyordum.

"Kafamı dinlemek için gelirim genelde, çoğunlukla yarıştan sonra"
Dediğime şaşırmış olacak ki lafımı bitirmemle gözleri fal taşı gibi açılmıştı.
"Neye şaşırdın?"

"Hem senin böyle bir yeri biliyor olmana hem de buranın böyle aşırı şey olmasına"
Etrafta bana göre fazla incelenecek bişey olmamasına rağmen o sürekli etrafa bakıyor ve baktıkça gözlerindeki mutluluk artıyordu.

"Ney olmasına?"
Bişey diyecekken dudaklarını birbirine bastırdığında kahkaha attım çünkü bişey anlatmaya çalışıyor ama anlatamadığı için sinirleniyordu.
"Ya güzel olmasına işte, düşündüğümden daha güzel olmasına"

Sen daha önce deniz görmedin mi?

"Düşündüğümden daha güzel derken?"
Meraklı gözleri denizi seyrettikten sonra bana baktı.
"Ben genelde evimden dışarı çıkmam, bazen işte grafiti yapmak istersem o zaman gece çıkıyorum"

Beomgyu hakkında yeni bilgiler bölüm 1.

"Tamam şimdi soru sorma sırası bende"
Bana anlatmasını istiyordum, belki bana hiç güvenmiyordur bana ama onun yalnız hissetmesini istemiyordum.

"Ne olduysa anlat bana, kim seni nasıl üzdü bilmek istiyorum"
Bana baktığında anlatıp anlatmamak arasında tereddüt ettiğini anlamıştım.

Biraz durdu, derin nefes alıp konuşmaya başladı.
"Ben buraya ilk geldiğimde kimseyi tanımıyordum, zaten öyle sosyalleşmeyi ya da birileriyle tanışmayı da fazla sevmem beceremem yani"
Devam etti.

"Benim evimin altında küçük bir kitap dükkanı var, Yeonjun ile ortak tanıştım taşınmama yardım etti onla öyle konuştukça aynı okulda olduğumu farkettim sonra da biriyle tanıştım okulun ilk günü"
Duraksayıp sanki saçları bozulmuş gibi saçlarını düzeltti.

"Aslında zoruma giden 1 yıldan fazla süren ilişkimin bitmesi veya aldatılmam değil, tabi bunlara da üzülüyorum ama"
Lafını devam ettirmedi,iç çekti.

"Ben galiba hiç sevilmemişim ya"
Bunu o kadar sessiz söylemişti ki, içime oturmuştu.

"Deme öyle bak-"
Gözlerinin dolduğunu görmemi istemiyormuş gibi başını öne eğdi.
"Bitsin istedim konuşmak istemedim yaptıklarına karşılık bile vermedim konu uzamasın diye ama o sürekli mutluluğunu gözüme sokuyor"
Aceleyle göz yaşlarını sildiğinde sesinden bile kötü olduğunu anlamıştım, yüzünü ellerimin arasına alıp bana bakmasını sağladığım sırada bir yandan da göz yaşlarını siliyordum.

"Benim suçum neydi de kullanıp attı beni, ben kötü hiç bir şey yapmadım ama yine üzülen ben oldum"
Saçlarını yüzünden çektim.

Nedenini bilmiyordum ama ağladıkça içim yanıyormuş gibi bir sızı hissediyordum kalbimde.
"Beomgyu yalnız değilsin tamam mı? Bunu sakın aklından çıkarma"
Sadece gözlerime bakıyordu, konuşmuyordu ama bana o kadar çok şey anlatıyordu ki.

"Benim notlarım da çok kötü geldi biliyor musun?"
Konudan alakasız söylediği şeye gülümsedim, bi an doğrulup ellerimi yüzünden çekti ve beklemediğim bişey yaptı.

Ellerini sıkıca belime dolayıp başını omzuma koydu, bu hareketiyle anlık bi boşluğa düşmüş hissiyatı yaşasam da sonradan bir elimle ona sarılıp bir elimle de saçlarını okşamıştım.

Artık onu daha iyi tanıdığım için bir yanım mutluluktan havaya uçsada bir yanım onu anlamaya çalışıyordu.
Hiç sevilmediğini düşünmek belki zordu benim için ama o öyle düşünmüyordu, direkt öyle hissediyordu.
"Ben yanındayım senin, ne zaman ihtiyacın olursa yanındayım"
Hala ağlıyordu biliyordum, ses çıkarmıyordu belkide ama hissediyordum.
"Her şeyi düzeltebiliriz, notlarını kafana takma bu girdiğin son sınav değil ki her şeyden önce sen önemlisin"

Titrek bir nefes alıp başını kaldırdığında göz göze geldik.
"Taehyun bişey dicem"
Devam etti.
"Konuşmadan biraz böyle kalsak olur mu?"
Ona evet anlamında gülümsediğimde bana daha da sıkı sarılıp gözlerini kapattı.

Ve ben onun sessizliğini dinledim.

The Race|taegyuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin