2|Sana Bir Teklifim Var

98 15 18
                                    

Bir cümlesiyle nasıl karıştırabilirdi aklımı?

2 gündür bu soru kafamda dolanıyordu ama asla cevap bulamıyordum.

Neden çıkmıyorsun aklımdan?

Elimdeki sprey boyanın bittiğini anlayınca sinirimi ondan çıkarmak ister gibi sertçe kenara fırlatmıştım şişeyi.
Duvarda bıraktığım esere baktım,idare ederdi.
Fotoğrafını çekip kaydettim,bir ara hesabımda paylaşırdım.

Tam telefonu cebime atmıştım ki gelen bildirim sesiyle telefonum titredi.

Yeonjun
YAAA
CANIM
ARKADAŞIM
2 GOZUMUN
CICEGI
BIRTANEM
YETENEKLI
ARKADASIM
HAYATIMIN ANLAMI

Beomgyu
Ne isticen

Yeonjun
Ne kadar ayıp,ben sadece bişey isteyeceğim zaman mı yazıyorum sana

Beomgyu
Evet

Yeonjun
YA PICLIK YAPMA
ÇİZİM ÖDEVİ NE ZAMANAYDI

Beomgyu
Yarın ilk derse yapmadın değil mi?

Yeonjun
Ya unuttum,Soobin'in fotoğraflarına bakıyodum anca aklıma geldi

Beomgyu
Eeee

Yeonjun
Kapının önündeyim de kapıyı açsan 2 dk bana da çizsen ödevi

Beomgyu
Evde değilim ki

Yeonjun
NERDESIN LAN

Beomgyu
Dışarıda

Yeonjun
Vay canına pic seni ben bunu akıl edememiştim saol amk

Beomgyu
Ya işim gücüm var siktir git kendin yap ödevini

Yeonjun
YA NOLUR NERDESIN SÖYLE GELEYİM

Beomgyu
İ
Ş
İ
M
V
A
R

Yeonjun
Ya pislik
Tamam ya küstüm
Gidiyorum

Beomgyu
S
İ
K
T
İ
R
G
İ
T

Telefonu kapatıp ceketimin cebine attım,gece yarısı sokakların sessiz olması her ne kadar hoşuma gitse bir yerden sonra sıkıcı olmaya başlıyordu.
Kulaklığımı taktığımda kulağıma gelen tanıdık melodi gülümsememe neden olmuştu.

Arctic Monkeys-Fireside

Çantamdan boyalarımı ve fırçamı çıkardıktan sonra karşımdaki duvara baktım.

Önceki çalışmalarıma göre fazla renkli kaçıyordu,güzel hissettiriyordu.
Güzel hissettirmesi beni rahatsız etmişti.

Duvarı gelişigüzel boyarken telefonum titremişti.

Yeonjun
Ben senin bu eski sevgiline çok fena gıcık oldum amk

Beomgyu
He ben bayılıyordum ya

Yeonjun
Orospuyu mezara koymuşlar tek mi yatıcam demiş bu da her hafta başkasıyla geziyo amk

Beomgyu
ney

Yeonjun
Ay sende bisiden anlamion

Derin nefes alıp telefonu tekrar cebime attım.
Kulaklığımı geri takıp sesi sonuna kadar açtım,ben onunla alakalı her şeyi unutmaya çalıştıkça onu daha fazla düşünüyordum.

Artık güzel hissettirecek hiç bir şey istemiyordum,daha fazla kalp kırıklığı yaşamak istemiyordum.

Duvardan uzaklaşarak yaptığım şeye baktım,kulaklığımı çıkarmıştım.

Mahvetmiştim resmen.

Ellerim boyadan gözükmüyordu.Tam çantamı açtığım sırada gelen tanıdık sesle duraksadım.

"Biraz sinirlisin bugün galiba"
Başımı kaldırdığımda Taehyun'un kusursuz yüzünü görmemle yutkunmak zorunda kalmıştım.
Bişeyin de kötü olsun ya,bir insanın her şeyi ayrı güzel olmamalı.
"Ne alakası var ya sakinim gayet"
Çantamdan ıslak mendil çıkarıp elimdeki boyayı çıkartmaya çalıştığım esnada sanki çok kötü bişey yapıyormuşum gibi ıslak mendili elimden almıştı.

"Belli belli çok sakinsin,duvardan boya kazımıyorsun elindeki boyayı sileceksin sadece"
Parmakları nazikçe bileğimi kavradı,incitmek istemiyor gibi yavaşça elimdeki boyayı silmişti.

"Bu ellerin hali ne?"
Beni duvarın yanındaki banka oturttuğunda benim yapabildiğim tek şey şaşkınca onu izlemekti.
"Ne var ki"
Ciddi misin der gibi bana baktıktan sonra sırt çantasını karıştırdı.
"Hep çatlamış,hava çok soğuk krem sürmüyor musun sen?"
"Yok hem önemli bişey değil"
Çantasından çıkardığı kutunun içindeki kremden biraz alıp yavaş yavaş elime sürmeye başladı.

Niye susuyordum ben şu an,niye tersleyemiyordum onu.
"Pek suskunsun bugün,hiç bir şeye itiraz etmedin korkmaya başlıyorum"
"Geç dalganı sen"
Dediğime güldüğünde kremi sürmeyi bitirmiş,krem kutusunu da çantasına atmıştı.
"Acıyor mu?"
"Çok değil"Cevabımın ardından acısını azaltmak ister gibi hafifçe elime doğru üflemişti.

Şu an her şeyi bir kenara bırakmış ellerinin neden bu kadar güzel olduğunu düşünüyordum.

Cebinden kendi eldivenlerini çıkarıp bana uzattı.
"Krem biraz kurusun sonra bu eldivenleri tak tamam mı?"
"Saçmalama"
Eldivenleri ittiğimde kaşlarını çattı.
"Asıl sen saçmalama"
Gözlerimi kısıp ona baktım.
"Senin eldivenlerin bunlar,her gün boyanın içindeyim ben"
"E yani?"
"Kirlenir bunlar ne güzel tertemiz eldivenler,hem teşekkür ederim gerçekten ama alamam onları"
Kahkahası sokakta yankılandı.
"Sakinken daha şirin oluyorsun,ne olacak kirlenirse kirlensin senden değerli değil"

Konuşurken sürekli göz teması kuruyordu,her ne kadar kabullenmek istemesemde bu hoşuma gitmişti.
"Ha öyle diyorsun yani"
"Öyle diyorum yani"
Karşılıklı gülüştüğümüzde havanın soğuk olmasına rağmen içimin ısındığını hissetmiştim.

Ayağa kalkıp mahvettiğim duvara baktı.
"Baya yetenekliymişsin"
Ona bakıp yüzümü buruşturdum.
"Bunun neresi yetenek,boyaları duvara sürdüm sadece"
Saçlarını düzeltip derin nefes aldı.
"Başta sarı bir çiçek çizmişsin.Sarı sevinci,mutluluğu temsil eder ama sonra siyahla çizmişsin üstünü"
Derin nefes alıp devam etti.
"Siyahın bir sürü anlamı olsa da sen burda keder olarak kullanmışsın,her ne kadar üstü karalansada çiçek hala gözüküyor yani mutlu olmak istiyorsun ama bunu engelleyen bişey var"

Tam anlamıyla nefesim kesilmişti.

"Baya zekiymişsin"
Eşyalarımı hızlıca topladım,Taehyun'un bana verdiği eldivenleri de cebime koydum.
Artık gitmem gerekiyordu.
"Madem bugün iyi gününe denk gelebildik,sana bir teklifim var"
Çantamı sırtlayıp ona baktım,ne olduğunu merak etmiştim.

The Race|taegyuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin