-4-

14.9K 1.1K 442
                                    

NAPİNİZZZZZ?

NASİLSİNİZZZZ?

Sağolun bende iyiyim qjzajd

Bölüm geç geldi biliyorum hatta bu yüzden bana sövecek gibi olanlarınızda var ama ne yapam kwksnajsn

Ben anca gece 12 gibi yazabiliyorum.

Şuan saat 3.33 ben bayılma atakları ve kalp çarpıntısı geçiriyorum sanırım 3 fincan kahveyi burnumu kapatıp kafaya diktiğim için. Kahvenin kokusuna da tadına da tahammül edemiyorum ama uyumamam lazımdı. (Abartmada Nagihan gibiyim ama ciddiyim de)

Yorucu bişi ben buraya nasi düştüm

Aklımda bölümle ilgili bir sürü şey vardı.

Artık yok.

NEREYW GİTTİNİZ AALLOOOOOĞ

GERİ GELİR MİSİNİZ??

Ben biraz düşüneyim.

Nasıl unuttum Allah'ım Yarabbim

Bu yüzden aklıma gelir gelmez edit yapıyorum işte wjsnajdn

......

Kalp ritimlerim göğüs kafesime delicesine vururken sağlam olan ayağımı sertçe yere vurdum. Bir daha ve sonra birdaha. Panikle dizimi sallarken aynı zamanda uzun ve bordo ojeli tırnağımı çekiştirdim.

Babamdan adresi alır almaz maskeliyi aramıştım. Bunu neden yapmıştım? Güven veriyordu. Öyle düşünmeselerde bence buydu.

Babamın tuzağı olabilirdi. Efsan'ı bahane ederek beni tuzağa düşürebilirdi. Ben gidemezdim ama o gidebilirdi. Yurt görevlilerini aradığım da hiçbir şeyden haberleri olmadıklarını söylemiş ve odasını kontrol etmişlerdi. Benim ağzımdan ise tek bir kelime çıkmıştı.

Kovuldunuz.

Benim üzerime olan bir yurdun görevlileri böyle olamazdı. Yarın ilk iş olarak güvenlik çemberini genişletecek ve yeni yurt görevlisini işe alacaktım.

Arabadaki klimanın ayarını biraz daha açtım. Hava yağmurluydu. Maskeli, Efsan'ı buraya getirene kadar ıslanacaklardı. Beklemekten gerilmiş vücudum ile tırnaklarımı çekiştirmeye devam ettim. Birşey mi olmuştu? Efsan iyi miydi? Maskeli Efsan'ı bulamamış mıydı?

Boğazımda ki yumru gittikçe artarken büyük bir gürültü ile benim oturduğum tarafın kapısı açıldı. İrkilerek o tarafa döndüğümde kocaman bir ceketin içinde küçücük kalmış Efsan'ı gördüm. Maskeli'nin ceketiydi. Efsan'ı kendi kucağından, benim kucağıma bırakıp yan tarafıma yani sürücü koltuğuna geçti.

"Aşkım." Dedim yüzümü boynuna gömüp. Kokladım mis kokusunu.

"Mavi." Efsan'ın ağlamaklı sesi ve alttan alttan bana bakan boncuk gözlerine dayanamayıp daha da çok sardım kollarımı ona.

"Kuzum." Dedim başına minik bir öpücük bırakarak. Başını göğsüme koyup kollarını kendine çekti.

"Çok korktum ben." Dedi iyice sırnaşırken güldüm kısacık çünkü 'r'lere dili dönmüyordu. Yan taraftaki montumu alıp Efsan'ın üzerine örttüm. Göğsüme yaslı olan kalbi küt küt atıyordu. Çok korkmuştu, biliyordum. O tanımadığı insanlardan korkardı zaten. Sırf bu yüzden Maskeli'yi çağırıp çağırmama konusunda kararsız kalmıştım.

"Kaç yaşında?" Efsan'ın mayışmış tatlı suratına o kadar odaklanmıştım ki irkildim. Maskeli arabayı çalıştırdığında kıpırdanan Efsan'ı daha sıkı kucakladım.

"5 yaşında. Sadece 5. O kadar küçük ve masum ki." Bunları derken uzun tırnaklı ellerimi, Efsan'ın saçları arasında gezdiriyor, okşuyordum.

Sadece başını salladı beni onaylarcasına.

MAGENTAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin