16

1.4K 96 145
                                    

Yazar'dan

Ormanın içinde hâlâ dolaşıyordular. Daha demin geldikleri yöne yani -kameraların en son bittiği yöne gidiyordular-.

Taehyung sağ elini yaralanan omzunun üzerine mendille daha fazla kan kaybetmemesi için tutarken, minik dudaklarını büzmüş, siyah tişörtünün kollarini ellerini kapatacak şekilde ellerine sarmıştı.

Üşüyordu minik olan o derecede ki, yanakları ve burnunun üstü pembe olmuştu.

Belkide yanaklarının kızarması sadece üşüdüğünden değildi?

"Jungkook?"

"Hm?"

"Neden konuşmuyorsun?"

"Ama konuşacak birşey yok ki?"

"Az bir yol kaldı arabalardan birine binince eve gideceğiz-" taehyung tam cümlesini tamamlayacağı sırada jungkook hızla büyüğün cümlesini keserek konuşmaya başlamıştı.

"Doktora."

"Eve."

"Doktora."

"Eve gideceğiz jungkook."

"Ama omz-"

"Sikmişim omzumu üşüyorsun jungkook. Bir an önce eve gidemezssek hasta olucacaksın."

"Ama olsun ben hasta olurum, yani altı üstü hastalık yani ne ola bilir ki? Bişey olmaz bence ya b-" minik tam cümlesini biterecekken taehyung miniğin yanına gitmiş, ağzını kapatarak onu ağaçla kendi arasına almıştı.

Minik daha ne olduğunu anlamazken, sessiz olan ormanda aniden bir silah sesi işittiğinde yerinde tiksinmiş gözlerini far görmüş tavşan gibi açmıştı.

Minik; "Kim taehyung! Çık ortaya!" Diye sert bağırtı sesi işittiğinde gözlerini sıkıca kapatarak minik ellerini taehyung'un beyaz kan bulaşmış gömleğine sarmış, onu biraz daha kendine çekip kafasını göğsüne gömmüştü.

"Kim taehyung!" Diye yine sert bir bağırtı ve silah sesi işittiğinde bu sefer ağlamaya başlamış ve yavaşça kollarını yukarı kaldırarak büyüğün boynuna sıkıca sarılmıştı.

Taehyung, jungkook'un ağlamasıyla gözlerini anlık kapatıp açarak bir elini miniğin saçlarına getirmiş ve okşamaya başlamıştı.

"T-tae-"

"Ştt... Sakin ol minik, ağlama." Diye bilmişti sadece büyük olan. Korkuyordu minik çok korkuyordu. İçinden 'acaba bizi o kötü abiler götürürmü?' diye geçiriyordu. Minikti işte küfür bile edemiyordu. Bebekti işte... Masum bir bebek...

Taehyung miniği kendinden uzaklaştırmış, ellerini miniğin soğuktan kızarmış ve ağladığı için ıslanan yanaklarına koyup gözlerinin altını okşayarak miniğin gözlerine bakmıştı minik bir tebessüm ederek.

Büyüğün gözleri miniğine karşı yeniden şefkatle bakmaya başlamıştı...

"Minik gözlerime bak..." Dediğinde minik gözlerini yavaşca açarak büyüğün gözlerine bakmaya başlamıştı.

"Afferin sana... Minik tavşan, sen bir kulübe görmüştün ya işte nerdeydi o?" Dediğinde minik içinde 'lütfen... düşündüğüm şey olmasın lütfen' diye söylenmişti.

Minik sağ elini kaldırarak taehyung'un arkasında olan minik kulübeyi göstermiş ardından "bak şurada" demişti minik, ağladığı için kısık ve titrek çıkan o güzel sesiyle.

Taehyung arkasına dönerek kulübeye göz gezdirip yeniden kahvelerini miniğin yıldızları andıran irslerine dikmişti.

Büyük olan gülümseyerek yeniden ellerini miniğin yanaklarına koyduğunda okşamıştı. Minik, ellerini yavaşca kaldırıp taehyung'un beyaz gömleğine sıkıca sarmıştı.

°My Mafia Husband | Taekook° ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin