8. bölüm

1.9K 141 13
                                    

Bir süre kucağında oturup sakinleşmesini bekledim, birbirimize sarılmadan duramıyor gibiydik. Nefeslerimiz düzene girdikten sonra ona başımdan geçenleri anlatmaya karar verdim.

"Okuldan direk bizim eve geçmiştik, ödev yapacaktık. Uzun süre yapsakta bitirememiştik ve sıkıldığını söyledi. Biraz itiş kakış, şakalaşma derken beni ittiğinde yatağa düştüm. Üstüme çıkıp dudaklarıma kapandı ve öpmeye başladı, neye uğradığımı şaşırmıştım."

Anlayışla gözlerime bakıyordu, buruk olsa da bakışları anladığını hissettiriyordu. Herşeyi anlatmak istedim, başımdan geçen her lanet şeyi bilsin ve beni teselli etsin istiyordum.

"Kucağıma oturup işi ilerletmeye başladı, ergendim ve ilk kez bir erkeği öpüyordum. Bilirsin birkaç kızla takılmıştım o aralar." Kafasını salladı ve boynuma ufak bir öpücük kondurdu.

"Babam aniden içeri girdi, olabilecek en kötü halde, en yakalanmamamız gereken insana yakalanmıştık. Sercan kaçtı, ben ömrümün en büyük dayağını yedim ve öylece sokağa atıldım. Kar yağıyordu üstelik ve benim ince kazaktan, eşofmandan başka birşeyim yoktu."

Yutkunup kafasını boynuma gömdü, tenime dokunan dudakları aklımı bulandırıyordu. Bir kaç kez kuru kuru yutkundum, sıcak nefesi tenimi ısıtmıştı.

"Anlatmak zorunda değilsin." Boğuk sesi ve sıcak nefesi içimde kıpırdanmalara sebep olurken omzuna bir öpücük kondurdum.

"Bilmeni istiyorum, Kuduz'u da Mehmet'i de. Mehmet nasıl Kuduz'a dönüştü öğren ve bir daha olmasına izin verme. Benim yaşam çapam ol, benim hayata tutunmam için, sana tutunmama izin ver." Dudağıma sert bir öpücük kondurup sertçe gözlerime baktı.

"Senin her ihtiyacın olduğunda yanında olacağım güzelim, çapan da olurum, kocan da, sevgilin de. Ben bana izin verirsen herşey olmaya hazırım." İçimden taşan mutlulukla onu aşkla öptüm, yüzüne de bir kaç öpücük kondurdum.

"İşte, dur anlatayım sonra bize döneriz. Giysi kutusu vardı ya mahallenin başında, ondan birşeyler bulup ilerideki inşaata girip dona dona uyudum. Sabah inşaat işçileri beni gördü, birisi ateş yakmazsam geceleri kalabilirsin dedi."

Durup derin ama yetmeyen bir nefes aldım, ellerim terlemeye başlamıştı. Boğulacak gibi hissediyordum, Cengiz bana yanından bir şişe su verdi. İçip biraz sakinleştikten sonra devam ettim.

"Eve gittim ama annem babamın beni bulursa öldüreceğini söyleyip elime bir kaç bilezik tutuşturdu. Almadım, o adamın parasıyla alınan ve annemi zora sokacak hiç bir şeyi istemiyordum. Gerisin geri inşaata döndüm, banyo gibi bir yerde uyuyordum. Tam oturduğumda o adam geldi, inşaatta çalışan. Olanları anlatmamı istedi, sonra bana dokunmaya kalktı. Zorla yapmak istedi, beni tuğlayla öldürmek ile tehdit etti. Yanıma koca bir tuğla koydu, iştahla beni soyup kendini hazırlarken tuğlayı kafasına vurdum ve onu öldüren ben oldum."

Cengiz derin bir nefes alıp sıktığı dişlerini gıcırdattı, elimi yüzüne atıp yavaşça okşadım. Herşeyi anlattım, ne boklar yediğimi, kimlerle düşüp kalktığımı... her şeyi biliyordu artık.

"Bunları öğrendikten sonra beni istemezsen anlarım, çok üzülürüm ama seni anlarım. Eğer beni istersen de, gözüm bile senden başka adamı tanımaz ve bilmez. Kimseyi bir adım öteme sokmam, senin kokunla iyileşir, senin koynunda ölene kadar yakanda ve yatağında olurum." Yüzü hafifçe gülümsemeye dönüşürken alnını alnıma yasladı.

"Yapış yakama Mehmet'im, ölene kadar yakamdan düşme. Sen gitmedikçe ben seni bırakmam artık, senin tadını almışken sensiz olamam." Beni sakince öpüp sımsıkı sarıldı, yine kucağına kuruldum.

"O zaman gidip evimize koltuk alalım, lütfen. Ev gibi hissettirsin istiyorum, çünkü şuan inşaat gibi geliyor." Gülerek kafasını salladı, kalçamı sertçe sıkıp beni ayağa kaldırdı.

"Git biraz para getir o zaman kocana, sonra evimize istediğini alırız." Şakasına gerçek bir kahkaha atıp yattığımız odaya girdim ve para çantasını çıkarttım.

Çantadan paraları çekerken elli ve yüz dolarlıkları seçtim. Herşeyi almak istiyordum, beni, ben olmaya geri döndüren adamın herşeyi olmak ve ona herşeyi sunmak istiyordum.

Kuduz KöpekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin