KABUS

106 19 9
                                    

HELLOOOO

BÖLÜM İSMİ ÇOK GÜZEL DEĞİL Mİİİ🥹

İkinci bölümle karşınızdayımmm bana kitabın konusunu sordunuz insta da ama yokk aklıma o an ne gelirse onu yazıyorum ve şuan bu bölümü nasıl bitireceğim hakkında hiçbir fikrim yokk neysem hemen şarkıyı verip kitaba geçelimm bu bölüm bir tık kırıcı biliyorumm

VOTE VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYINN✨

&Burada ki karakterlerin ismi, kelimeler ve kitabın ismi hepsinin anlamlarına detaylıca bakılıp verilmiştir. Yerinizde olsam herkesin isimlerinin anlamlarına bakıp öyle okurdum! Özellikle kitabın ismi...

Şarkılar;

mor ve ötesi, bir derdim var

seksendört, kendime yalan söyledim

canozan, sar bu şehri

.

.

.

.

BUNLARIN BURDA NE İŞİ VARDI!

HANGİ YÜZLE BURAYA GELDİLER!

Neden geldiler, yarım bıraktıkları işi tamamlamaya mı geldiler? Tekrar aynı şeyleri mi yaşayacağım? Eğer hiçbir şey yapmayacaksa neden burada? Bir adam kendi çocuğunun katili olabilir mi? Çocukluğunun katili olabilir mi? olabilirmiş yıllar önce anladım bunu... Bir baba çocuğunun hayatının içine edebilir mi? Neden baba neden, neden yaptın bunu, benim ne zararım vardı sana? Hak ettim mi bunu? Sana hiçbir zararı olmayan çocuğun hayatını zehir ettin! Tek isteği sevilmek olan bir çocuğun hayatının içine sıçtın sen! Neden...

~19 YIL ÖNCE~
Bugün babam söz vermişti! Hayatımda ilk defa babamla parka gidecektim. Çok heyecanlıydım!

Diğer tüm çocuklar parka annesiyle babasıyla gidiyordu. Her ne kadar istesem de babam bana asla izin vermiyordu. Sürekli cezalar veriyordu! Ona her sorduğumda ise bana sen bebek misin diye tokat atıyordu. Ama bir kerede olsa gitmek istiyordum! Çok eğlenceliydi çünkü bu evde bir tane bile oyuncağım yoktu ama orada bir sürü ve kocaman vardı! Bazen karşı komşum Barlas gile gizlice giderdim ve onlarda oynardık. Çok güzel arabaları vardı! Hatta bir kaç tane bana da vermişti ve onlara gözüm gibi bakmıştım, babamdan sürekli saklamıştım ama bir gün ben o işe gitti sanıp oynarken odama bir anda dalmış ve elimdeki arabaları alıp camdan aşağı atmıştı. O gün o kadar kırılmıştım ki, Barlas'ın ailesi kızmıyordu benim babam niye kızıyordu ki? Sırf oyuncak oynadım diye saatlerce dövmüştü. Sonrada senin yüzünden işe gidemedim deyip biraz daha dövmüştü. Hiçbir şey yapmamıştım sadece bir kere de olsa oyuncağım olmasını istemiştim! Bir kaç kerede parka gittim diye dövmüştü ama oradaki tüm anneler ve babalar çocuklarına sarılır, koklar, öperlerdi. Benim babam bir kere bile saçımı sevmemişti elini hep saçımı çekmek için kaldırırdı. Ne olurdu ki bir kere olsa sevseydi, okşasaydı saçımı. Daha küçücüktüm, babam beni sevsin diye her şeyi yapıyordum. Ve şimdi ilk defa babamla dışarı çıkacaktık hem de parka! O yüzden daha fazla bekletmemek için düşünmeyi bıraktım.

Üzerimi değiştirip hemen aynanın karşısına geçtim, saçımı düzeltebildiğim kadar düzeltip hızlıca aşağı indim. Gülüyordum çünkü parka gidecektim bu sefer ceza yoktu, küfür yoktu sadece gülümsemek vardı.

O sırada merdivenlerin sonunda babamın bana gülerek baktığını gördüm. Babam bana gülümsüyordu! Yanağının kenarında iki tane çukur vardı çok güzellerdi! Onlardan bende de vardı ve çok güzel görünüyorlardı. Ama babama daha çok yakışmışlardı! Bana hep "Gülme, gülünce çok çirkin oluyorsun, sanki orayı kazımışlar gibi görünüyorsun. Senden iğreniyorum" demişti. O anları hatırlayınca hafif gözüm dolmuştu. Fark ettirmeden hemen sildim, yoksa çok kızardı.

SPERANZAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin