Öykü'nün Fantazisi

289 9 12
                                    

"Yine mi sen?" diye sordu Emre, büyük bir bıkkınlıkla.

"Annene böyle bir tabirde bulunman çok ayıp." dedi Öykü. Kurduğu cümleden sonra Emre'nin suratında oluşan şaşkınlığı görmek ona çok büyük bir keyif verdi.

"Anne mi?? Ama sen-! Ben neredeyse 18 yaşındayım ve sen de... Çok genç görünüyorsun!" Bunu nasıl becerdin?!"

"Cık cık cık... Anneye bağırılmaz. Neden daha kolay sorulardan başlamıyoruz? Adımdan mesela?"

"Adın ne?"

"Öykü."

Emre'nin soracak çok sorusu vardı, ama yorgundu ve Öykü'nün biraz kafadan gidik olduğunu anlamıştı. O yüzden sadece sustu ve eşyalarını toplayıp Öykü'yle beraber yetimhanede çıktı.

Küçükken yetimhanede çıkmanın çok güzel bir deneyim olacağını düşünmüştü hep. Onu bekleyen yeni ebeveynlerle her şeyi arkada bırakıp güzel bir arabayla o cehennemden uzaklaşmak... Ama bu tamamen farklıydı. Onu evlat edinen kız ondan büyük gözükmüyordu. Ayrıca arabası falan da yoktu. Marmaray'la gitmişlerdi.

Sonunda bir apartmana ulaştılar. Apartmanın önünde sikişen kediler vardı. Öykü'yü görünce ona doğru yürümeye başladılar. Öykü, onlardan usulca kaçtı ve birkaç fotoğraf çekmeyi de ihmal etmedi.

Öykü'nün dairesine girdiler. Emre Öykü'nün evini bir daire olarak düşünmüştü ama sadece bir odaydı. Evin geri kalanında ise Öykü'ye fiziksel olarak benzeyen ama onu tanımayan insanlar vardı.

Öykü, odasındaki bira şişelerini iterek odaya girmeye çalıştı. Asla kapağını açmadığı kitapların arasında ayraç olarak kullandığı şeyleri gördü. Öykü fark etti ama umursamadı. Sonuçta artık ailelerdi.

"Benden ne istiyorsun?" diye sordu Emre. Öykü daha cevap veremeden tam o anda kapı çaldı. Evet, doğru tahmin ettiniz. İrem, Beren ve Reyna gelmişti. Öykü, çoktan gruba Emre ile zorla çekindiği selfieyi atmıştı. Emre hala şaşkın, kızlar heyecanlıydı. Öykü'yü tarif eden terbiyeli bir sözcük yok, anladınız siz.

Beren Emre'ye göz gezdirdi, İrem ise çoktan Kerem ile nişanlanmıştı. Reyna da arkadaşının planı işe yaradığı için mutluydu. Emre her hallerinden zihinsel hastalıklı oldukları belli olan bu kızlara baktı.

"Bana ne yapacaksınız??" diye sordu Emre. Artık korkmaya başlamıştı.

"Hiçbir şey," diye söze başladı Öykü "beraber sınava çalışacağız. Sen 18 yaşına geldikten sonra da seni evlatlıktan reddedeceğim ki yasal olarak evlenebilelim!"

"NE!"

Emre şok olmuştu. Bu deli kız onunla evlenmek için mi onu kaçırmıştı?? Aslında fena kız da değildi. Güzel kirpikleri, güzel gözleri ve güzel bir suratı vardı. Fakat daha fazla sorgulayamadan Emre aniden bayıldı. Bayılmadan önce gördüğü son şey kedi kulakları ve askılıkta asılmış hizmetçi kostümüydü...

***

(umuyoruz ki hala akıl sağlığınız yerindedir... biz bu öykü denen şahısla günde 7 saat geçirmek zorunda bırakılıyoruz. yardım edin...)

Öykü'nün Hayalleri Gerçek OluyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin