seven

645 54 78
                                    

"Odadan çıkma tamam mı?"

"Bıktım artık ya." yüzümü buruşturarak kapıyı kapatıp çıktım. 

Abim de uyuyordu sanırım ama tedbiri elden bırakmamak lazımdı.

Ben odama dönerken açılan kapının sesine arkamı döndüm.

"Niye çıktın, çıkma demedim mi?" dediğimde ters ters bakarak yürüdü koridorda.

"Tuvalete gideceğim ya ona da mı izin yok?" dediğinde gülerek başımı salladım.

Ben kenarda duvara yaslanmış telefonuma bakarken abimin kapısının sesini duyunca elim ayağıma dolandı.

Sebastian ellerini yıkıyordu bu yüzden hızlıca içeri daldım.

"Efsun! napıyorsun?" seri hareketlerle bir şey demeden küvete ittim onu.

Ne olduğunu anlayamazken sadece gösterdiğim şeyleri yapıyordu.

Adım sesleri buraya geldiğinde işaret ederken üzerimize perdeyi çekip bekledim.

"Bizi soktuğun hallere bak abi-" kendi kendime söylenirken dudaklarıma kapanan el ile cümle mi bitiremedim.

İkimiz de şimdi küvetin içinde perdenin arkasına ses çıkarmamaya çalışarak abimin gitmesini bekliyorduk.

Su sesi banyoyu doldururken ikimiz de fazlasıyla tedirginlik ve ben yakalanma korkusuyla zangır zangır titriyordum.

Fark etmeden birbirimize sarılmış halde duruyorduk. Sebastianın eli hala dudaklarımın üzerine örtüyor, nefes almamı zorlaştırıyordı.

Çekmek için elini sürekli ittirsem de yapışmış gibi kaldırmıyordu elini.

Zorlukla güçlü kollarının arasından kurtardığım kolumu çekerken perdeye çarpıp ses çıkmasına sebep oldum.

Bunun üzerine Sebastian beni daha da sıkı kavradı.

O an yakalanma korkusu tüm vücudunu sardığı için ortamın yükselen sıcaklığını fark edemiyordum.

"Pencere açık, rüzgar yapmıştır herhalde." perdeye bir ara dokunacak gibi olduysa da bir göz atıp banyodan çıktı işini bitirdikten sonra.

Banyoda olduğumuz bu süre bana asırlar gibi gelirken zorlukla boşta kalan kolumla dürttüm Sebastianı beni serbest bırakması için.

Açtığımı fark ederek sıkıca sardığı kollarını açtı.

Derin bir nefes alıp perdeyi açtım. Küvetten ilk adımımı sessizce atıp arkamdan da Sebastianı çektim.

Banyodan çıktığımızda kafamı kaldırıp yüzüne baktım.

"Teşekkür ederim, iyi geceler." dedim gülümseyerek.

"Rica ederim, iyi geceler." dedi samimi bir gülümseme sunarken.

Kaç dakika öylece durduktan sonra odama dönüp kapıyı kapattım onu arkamda bırakarak.
_

"Yeter artık." diyerek önümdeki mavi kapaklı dosyayı kapatıp kenara ittirdim.

Biraz fazla ses yapmış olmalıydım ki Sebastian kafasını kaldırıp bakmıştı birkaç saniye.

Bıkkınlıkla kafamı ellerimin arasına gömüp birkaç kere yüzümü sıvazladım.

Biraz daha kendime geldiğimi hissederek geri döndüm işlere.

İkimiz de yaklaşık 4 saattir çalışıyorduk ve mesai çoktan bitmişti.

Çantamı elime alıp sebastian'ın kapısına doğru ilerledim.

"Çıkalım mı artık?" dediğimde sanki bunu diyeceğimi biliyormuş gibi hemen cüzdanını ve telefonunu eline alıp yanıma geldi.

Homefriends' Sebastian SzymañskiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin