Asansör #2

17 4 0
                                    

+Biraz müzik dinle canımm iyi okumalar+

~1 saat sonra~

×Changbin 'in anlatımı×

Orada ne kadar kaldık bilmiyorum Rona yarım saat dedi ama bana 5 dakika gibi gelmişti millet kötü birşey yada sabretmesini gerektiren birşey yaşadığında zaman 3 kat yavaş geçer sanırm bu bizin için farklıydı bu düşüncelere dalmışken iğrenç bir cızırtı duydum Asansörün kapısı aralandı ve içeri bir ışık süzüldü birses Changbin, dedi
Tanrım ölüyormuyum şimdi mi ardından ses I.N ve Chan'a seslendi desene hepimiz birlikte ölüyoruz , lan fark etmedikte Asansör mü düştü acaba neyse dedim fark ettim ki ses tekrar sesleniyor bu sefer bağırdım " BEN DAHA ÇOK GENCIM" Bu bağırdım üzerine Chan bana seslendi

Chan: Bizde genciz ne oldu

Changbin: Nasıl lan sen ölmedin mi

I.N: Sus lan neden ölsün tövbe tövbe

Changbin: Sende mi Tanrım bir tek ben mi öldüm

Chan: Lan ölmedin

Changbin: Az önce beyaz ışık beni çağırdı

Chan : Salak bizi kurtardılar dışarısının ışığı o ayrıca Han bağırdı bize kendine gel

Changbin: Ölmemişim ohh

I.N: Psikolok randevusunu  ayarladım

Chan: İyi yaptın

Changbin: Lan çok mu meraklısınız burada kalmaya ben çıkıyorum siz kalın

Chan: Lan bizde çıkacağız

Changbin: O zaman çıkın

×Changbin in anlatımıyla ×
Onlara seslenip Asansör kapısına yöneldim bir anda Lan dedim ve tekrar dedim bi baktım Asansör kapısı yukarıda ulan Asansör burada mı kalır ya ne olacağını anladım ve Chan ' a seslendim

Changbin: Şst knk boy?

Chan: Eee Ha skzskzskzchn

Changbin: Komik mi?

Chan: Hemde çok

Changbin: Neyse yardım et bari

Chan: İyi tamam

Chan: Ellerini birleşmiş bir halde dizinin üzerine çöktü anlık unutup bana evlenme teklifi edecek sandım bir anda evet diye bağıracaktım sonra kafam yerine geldi onu incitmeden yukarı çıktım ardıma bakmadan Han ve Felix' in üzerine atladım onlar ise bana napio bu mal der gibi baktılar sanki aramızda 1- 2 yaş yokmuşcasına gençlik bitmiş dedim ( içinden dedi tabiki)
Ardından bizimkiler çıktı hepimiz korkmuştuk . Ansızın Chan konuştu

Chan: Erken geldiniz

Felix: 2 saat oldu

Changbin: Abarttınız ama max 30 dk

Felix: Siz zaman kavramını unuttunuz sanırm 2 saat geçti

Han: Evet şimdi bu konuyu kapatalım.  Su falan istermisiniz

I.N: Teşekkür ederim ama Hayır

Chan: Evet şunu konu kapanmıştır şimdi başka işler var Changbin: Dimi mesela dimi Chan!

Chan : Neyi ima ettiğini anladım ama farkında değilsin sanırım herşeyi dışa vurmak zorunda değilm . Bu benim kendi iç dünyam ve acımıda sevincimi de orada yaşıyorum

I.N: Sana düşünmüyorsun diyen yok Chan onu kastetmedi

Chan: Üste çıkma çabası

I.N: Yeter sadece unutmuş gibisin demedi sana bunu söyleme me izin bile vermedin sonra üste çıkma çabası diyorsun.  Bunu yapan sen misin ben mi?

Chan: Haddini aşma.

I.N: Aha yine başladı-

Chan: HADDİNİ AŞMA DEDİM

I.N: Hayırdır ya  büyüksün diye
Sustum sustum aramız açılmasın dedim sustum ama artık susamam haline baksana
Milleti susturmaktan kendini göremez haldesin.

Chan: Şansını çok zorluyorsun

I.N: Ne ya kabullen işte kabullen her seyde haklı olmayacağını kabullen

Changbin: Abarttınız

I.N: Bu kadar narsist misin?

Changbin: Sşt sen bu dursana bu sözlerin alttan alınacak bi tarafı yok şu kafana sok onu

I.N: ( Sırıtır ) Aaa neden acaba
Bide seni savunuyorum

Chan: Sen bi gelsene

Han: nereye ?

I.N: Hiç ya medenice uyaracak

Chan: SUS!

I.N: A peki canım susalım

Chan I.N 'i kolundan sertçe tutarak bahçeye doğru yöneldi etrafa bakındı ve bir bank gördü I.N ' i oraya çekti .kolunu bıraktı I.N Banka oturdu Chan tam konuşmaya başlayacaktı ki I.N' in kolundaki kızarıklıği gördü şuan Özür dilemeyi çok istediğine emindi ama kızgınlığı bunu engelliyordu . Sanırm tekrar başlamıştı bu durum
Chan kendini sakinleştirmek için derin nefes alıyordu sonra bir ses geldi

I.N: Eee neden geldik buraya

Chan:   bu kavga çok saç-

I.N: Saçmaladığımın farkındayım o kadar yüzüme vurmasan mı?

Chan : Tamam ama-

I.N: Evet yine kendimi tutamayıp  kalbini kırdım bundan zevk almıyorum yani  şuan Özür dilemeyi ne kadar isterim bilemezsin ama
Dinleyemiyorum.

Changbin: Ya nedenmiş acaba

I.N: Sen bu soruyu kendine kaç kere sordun ve cevap veremedin değilmi? E o zaman bu cevabı bende değilde kendinde ara  senin hatalarının cevabı ben olamam

Changbin: Doğru cevap yanlış zaman . Zamanı bilip konuş! şuan  bide ders mi  vereyim sana

I.N: Acaba hatalardan sonra dersi çıkarsan daha yararlı olacak anlasan mi

Changbin: Ahh belkide haklısındır

I.N birşeyler  anlamıştı Chan 'in gözlerinin dolduğunu fark etti ve hemen atıldı

I.N: Tamam ben gelmeyeyim şimdi yani daha siniri geçmemiştir sen gidersin ben biraz burada oturayım

I.N sözünü bitirdikten sonra kulaklığını taktı ve koşarak gitti biliyordu Chan'ı yalnız ağlayı sever. Chan'da I.N 'in yapmaya çalıştığını anlamıştı ve kalbi anlık olarak yumuşamış tüm siniri gitmişti ve ağlamaya başlamıştı. Akşam vaktiydi  Etrafta kimse yoktu bu yüzden daha rahat ağlıyordu
Nedensizce ağlaması artmış hüngür hüngür ağlıyordu . O anda fark etmemişti ama onu kenardan izleyen I.N 'in kalbi sıkışmıştı ne oluyordu anlayamadı ama biliyordu ki Chan 'a sarılması gerek .  Bir anda hızla Chan ' a koştu.  Hemen titreyen bedenine sarıldı . Ağlayarak

I.N: Özür dilerim her şey için

Chan 'a baktı ve ellerini sıktığını gördü yavaşça onun ellerini açtı Chan fark etmeden ellerini fazlasıyla sıkmıştı bu nedenle ellerinin içi kanlanmıştı hala da sıkmaya devam etti ellerini . I.N engel olmak için ellerini onun ellerinini tuttu . Chan  onu bile fark edemiyordu

I.N: Özür dilerim Hyung çok ileri gittim senin bi hatan yok

Chan: Bırak suçlu taraf Özür dilesin

I.N: Ben suçumun farkındayım
Chan . Cidden Özür dilerim

Chan kafasını I.N'in göğsünü yasladı . Peki ya Chan;
Sanırm duyguları ve hissettikleri  o kadar benziyorki
Chan da ağlıyordu hepsinin içinde aynı duygular öfke ve  pişmanlık  . Garip değilmi?

I.N: Hyung beni sakın affetme...

LeeCmr

the escape ~ STRAY KİDS ~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin