Jaehyun hareket etmeye başladı.
Büyük penisini dikkatlice çıkarıp yeniden sokuyordu. Yuta'nın dolgun yuvarlak kalçaları arasında kaybolup ortaya çıkan aletine bakarken inledi. "Çok iyi gidiyorsun ufaklık. Biraz daha sabret."Yuta'nın titreyen bacakları daha fazla dayanamayınca yatağa yığıldı.
Jaehyun hemen perinin küçük belini iki eliyle kavradı ve onu sabit tutarken sikmeye başladı.
"Ne kadar güzel küçük bir şeysin."
Yuta'nın çırpınan kanatlarına hayranlıkla baktı. Garip bir şekilde bu prensi tahrik ediyordu. Yuta'nın kanatlarını böyle çırpışı.Perinin, kıvranmaya başladığını fark ettiğinde sırıttı ve hemen onu çevirdi.
"Sikimin üzerinde kıvranırken güzel yüzünü görmek istiyorum."Yuta'nın sırtı yatakla buluşmadan hemen önce refleks olarak kanatları kaybolmuştu. Jaehyun bacaklarını açarak yeniden içine girdiğinde inledi.
"İşte böyle, sana alışacağını söylemiştim."
Perinin küçük belini elleriyle kavradı ve kalça hareketlerini hızlandırdı.Yuta, kasıklarını kavuran yakıcı hisse odaklanmıştı. Tüm vücudu yoğun bir zevk dalgasıyla sallanıyordu. Öyle ki kalçalarında ki yoğun acı bile azalmıştı.
Jaehyun ellerinden birini perinin belinden çektiğinde orada ki kırmızı parmak izlerini görebiliyordu.
Yuta'nın zarif ellerinden birini tutup düz karnında ki penisinin çıkıntısına koydu. Jaehyun tamaman içeri girmese bile oradaydı. "Nasıl bir his ufaklık?" Aletini biraz daha itti ve durdu. Şimdi Yuta'nın elinin altında kocaman bir çıkıntı vardı. "Pis ve kötülüğün tasvirinin seni böyle doldurması ve sana zevk vermesi."
Yuta'nın babasının yanındayken kendisine söylediği şeyleri hatırlıyordu.Derine, derine, daha derine itti kendini. Yuta'nın kalçaları kendi ritmine karşılık olarak hareket ediyordu. “Oh, evet işte böyle,” Prens bundan keyif alıyordu. “Aynen böyle..." Jaehyun nefes nefese konuştu. “İşte benim tatlı prensim, içinde olmamı seviyorsun, değil mi?
O kadar derinindeyim ki...”Yuta yalnızca sızlanmakla yetindi.
Başını iki yana salladı ve yumuşak yatağın üzerinde kıvrandı.Jaehyun onun konuşamayacak kadar kendinden geçtiğini gördüğünde güldü ve dikkatini yeniden onu sikmeye verdi. Kalça hareketleri hızlı ama sert değildi. Henüz ilk birlikteliklerinde sevimli peri prensi yaralamak istemezdi.
Jaehyun, Yuta'yı daha sıkı tuttu ve penisini daha hızlı itti. Yuta boğazından yükselmek için fırsat kollayan iniltileri durdurmak için dişlerini sıkıca kenetlemişti.
Jaehyun ise Yuta’nın kulağına edepsiz kelimeler fısıldadı. Bu kelimelerle birlikte Yuta’nın penisini çevreleyen duvarları iyice kasılıp bedeninde zevkli bir gerilim yarattı.Yuta'nın bedeni çözülürken bir inilti döküldü dudaklarından. Onun küçük bedeni kasılırken Jaehyun uzanıp dudaklarını öptü. Hemen ardından, kendi orgazmı onu yakaladı.
Jaehyun yavaş ve derin hareketlerle Yuta’nın içinde gidip gelmeyi sürdürdü, tüm yükünü perinin içine bırakana kadar durmadı.
Yuta bitkin bir halde uzanırken bir süre sonra kalçalarında ki acıyı hissetmeye başladı. Yüzü buruştu ve ellerini Jaehyun'un göğsüne koydu.
"Bırak beni çok acıyor."Jaehyun dikkatlice prensin içinden çıktı ve yatağa oturdu. Yuta'nın iki yana açılmış bacaklarının arasına bakmayı sürdürdü. Perinin genişlemiş ve sızdıran pembe deliğine bakarken üst dişlerini alt dudağına geçirdi.
Şimdi tekrar onu sikebilirdi.
Yine de Prens bunu kaldırabilecek gibi görünmüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Melez 'YuJae 🔞
FanfictionPeriler büyülü yaratıklardı, diğer tüm ırklarla çiftleşip çoğalabilen nadir bir tür. Çok fazla saldırıya uğrayıp avlanmalarının sebebi de temel de buydu. İşte bu yüzden Peri Kral, Ork prensi ile bir anlaşma yaptı. Değerli tek oğlunu onunla evlendire...