1.2

409 16 4
                                    

"hadi canım,son bir oyunumuz kaldı parti için" diyerek yanıma gelen kişi kristen,bu samimiyetine asla inanmıyordum,biraz bile inandırıcı değildi

"gitmek üzereydim ama..." derken kristen biraz daha ısrar edip "bu cennette yedi dakika ama,en favorimizdir..." diyip koluma girdiğinde beni kalabalığın olduğu yere sürüklemişti

kalabalığın oraya giderken jude beni görmesede ben onu görmüştüm

"kuraya seninde adını yazıyorum..." diyip adımın yazılı olduğu kağıdı kutuya attıktan sonra herkesi etrafına toplamıştı

jude'da o kalabalığa gelmişti ve göz göze gelmiştik,bir şey demesine gerek yoktu,gözleri yeterince şey anlatmıştı

"evet ilk kağıdı açıyorum!" derken kristen tüm etrafındaki kişilere duyurmuştu bunu

"jude bellingham!,bakalım onunla bu odaya girecek şanslı kişi kim?" derken kristen kutudan tekrar bir kağıt seçip açmıştı

kağıttaki ismi hemen söyleyememişti,kısa süre sonra o kadarda coşkulu olmayan bir ifadeyle "lyn evans" demişti

bu kadarın denk gelmesine imkan veremezken jude kolumdan tutup beni odaya sürüklemişti

"cennette yedi dakika!" diye bağırmıştı birisi biz odaya girdiğimizde ve üstümüze kapıyı hemen kilitlemişlerdi

oda karanlık ama köşede yanan sarı loş ışık azda olsa ortamı görmemize yetiyordu,odada bir yatak ve bir dolap vardı,sanırım yedi dakika için bunlar çoktu

"her yerde karşıma çıkmayı başarıyorsun jude bellingham,kaderide mi değiştiriyorsun?" dediğimde gülümsediğini görmüştüm

"bu oyunda ne yapıldığını biliyor musun,bu yedi dakikada yani..." dediğinde gülüp başımı aşağı yukarı salladım

"bir çift oyununa iki kardeş girdik jude,çıksak iyi olur..." diyip kapıya yöneleceğim sırada jude bana yeni aldığı kolyemden tutup çektiğinde dudakları dudaklarımla birleşmişti

jude'dan ayrılmak isterken kolyemden tuttuğu için bu pek mümkün olmamıştı,ensemi acıtıyordu kolyenin demir kısmı

jude yavaş ve tutkulu öpüyordu mario'nun aksine,sanki tadını çıkarıyordu

yavaşça kolyemi bıraktıktan sonra yüzümü elleri arasına almıştı

"sana sadece bu yedi dakikada cenneti yaşatmayacağım lyn..." demişti jude loş ışıkta bile gözlerime bakarak,gözlerime baktığını hissediyordum

bugün o inanmasada son gecemdi buradaki,jude bellingham'la böyle bir akşam herkesin hayaliydi

bu gecenin son olduğunu düşündüğüm anda gözlerim dolmuştu ve ışığın parlamasıyla bunu farketmesini istemediğimden hemen dudaklarımızı birbirine yapıştırmıştım

kollarımı jude'un boynuna sardığımda biraz parmak ucuna çıkmıştım,jude ellerini belime koyduktan kısa süre sonra bacaklarımı beline sarıp sırtımı duvara yaslamıştı ve elleriyle düşmemem için destek yapmaya başlamıştı

öpüşmeyi kestikten sonra jude boynuma defalarca kez öpücük bırakıyordu,bense bunun hayal olup olmadığını sorguluyordum,hayal olamayacak kadar güzeldi,gerçek olacak kadarsa üzücüydü,aramızda bir şans bile olamazdı,ben yarın gidiyordum

jude dudaklarını boynumdan ayırıp tekrar dudaklarımla birleştirdiğinde beni yere indirmişti ve ellerini belimin her iki tarafınada koymuştu

jude ile öpüşürken kapının kilidinin açılmasıyla hemen birbirimizden ayrılmıştık ve üstümüze başımıza çeki düzen vermiştik

01.04 ~ jude bellinghamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin