Bir asker Meselesi

Cam kırıkları

İlk olarak buraya yazmak istedim çünkü tiktok tanıtım videosunda bazı yorumlara kafayı taktım.
Arkadaşlar bu benim hayal gücümde gerçekleştirdiğim ve yazdığım bir kitap profesyonel bir yazar değilim 15 yaşında bir kızım.
Eğer kitap kötü örnek falan oluyor diyorsanız o zaman okumayın bu kitap basılmayacak internet platformunda kalmakla yetinecek ağır ve siz karar verirmişsiniz gibi olmaz yorumlarını atmayın.

Eleştiriye açığım ama kitabımın gidiş yolunu değiştirmeye hayır ve tiktokta elimden gelince gözümden kaçırmadığım sürece herkesin yorumuna *kibar bir üslupla* cevap vermeye çalışıyorum.

Ayrıca o kadar kadınların ezildiği kitaplar varken zorla evlilik hakkında yapılan kitaplar varken ve bazıları basılmış iken benim küçük kendi çapımda yazdığım kitapta vakit kaybetmeyin.

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum:)
Yorumlar beni motive ediyor ve mutlu oluyorum 🌷💗

Son kez diyeyim hiçbir kitabın sonunu görmeden yorum yapmayın derim şimdi hepinize;

İyi okumalar dilerim.🌷💗🌸💝

Nehir Agah'ın anlatımıyla;

Aşağı indiğimde Mahir efendi kapıda bekliyordu. Onu görünce hızlıca yanına gittim ve ellerimi önümde birleştirip kafamı eğdim onun istediği buydu ona hizmet etmek,lafını ikiletmemek, emirlerine uymak.
Tüm hayatım boyunca bu kurallarla laflarla büyümüştüm. Bir süre sonra alışkanlık haline gelmişti.

"Puanın 480 üstü gelmezse kendini hazırla Nehir." dediğinde cevap vermek yerine suskunluğumu konuşturup kafamı sallamıştım.
Eğer puanım 480 üstü gelmezse o yılanlarla yine aynı odada kalmak zorunda olacaktım,evet yanlış duymadınız. Notlarım onların istediği gibi gelmezse yılanlar ile aynı odada bir hafta kalıyordum Mahir efendi eğer notlarım düşük gelirse onlar gibi sürüneceğimi anlatır o odaya beni kitlerdi.

Allah'tan yılanlar bir cam fanusun içinde odanın tam ortasında duruyordu yanlışlıkla düşürürsem kırılıp tüm zehirli yılanlar odanın dört bir köşesine yayılırdı. Bu babam denilen Mahir efendinin bana verdiği işkence cezalarından birisiydi.

Kendisi benim ile buluştuğu tek ortak yol hukuk okuyup savcı olmaktan geçiyor. İlk başlarda beni işletme okuyup şirketin başına geçirmekte ısrarcıydı ama kardeşim doğduktan sonra bu karara sıcak bakıp onaylamıştı.

Konuşma bitince dışarı çıkıp, arabaya binmiştim. Zaten Mahir efendi ile konuşman bitince hemen o ortamı terketmek zorundasın kendisi pek insan görmeyi pek sevmez çünkü.

Ben arabada beklerken bir anda arabanın camı yumruklanmaya başladı. Cama baktığımda Elif yumruklarını cama geçiriyordu kapının kolunubkendime çekince kapıyı yumruklamayı bırakıp iki üç adım geriledi kapıyı açıp arabadan indim ve Elif'e bakmaya başladım Elif hiç beklemeden söze girdi "Ya kızım gideceğini neden söylemiyorsun bir vedalaşırdık böyle mi olduk." dedi haklıydı ama Mahir efendi kimse ile iletişime geçmeme izin vermemişti, üzgün gözler ile ona bakınca ne demek istediğimi anlamış bana sarılmıştı sarılırken "keşke bende gelsem ama şu sıralar voleybol maçları var özür diler." Dedi birbirimizden ayrıldıktan sonra kafamı problem değil anlamında sallamıştım.

Elif 12 yıllık arkadaşımdı benim için devlet okuluna kayıt aldırmış 9. Sınıfta beraber okuyalım diye sınıfta kalmıştı onun yeri bende ayrıydı. Bu zaman diliminde benim ne yaşadığımı anlayıp bana uyum sağladı.

Ben çok konuşmasam bile gözlerime bakınca ne demek istediğimi anlaması çok hoşuma gidiyordu. İlk başlarda iletişimimiz biraz zor olsa bile sonrasında çözmüştük hatta bir kere okulda üstüme iftira atılmış benim yerime herşeyi çözüp halletmişti.
Yani Elif yeri geldiğinde benim suskunluğumun sesi oluyordu.