-_1. Bölüm_-

65 12 54
                                    

"Dünya her zaman bir denge üzerine kurulmuştu. Yaratmak varsa öldürmekte vardı. Siyahın olduğu yerde beyaz da bulunuyordu. Aynı pozitifliğin olduğu yerde negatifliğinde olduğu gibi..."

"Ancak her şeyin dengede olamayacağı durumlarda vardı. Bu durumlar gerçekleştiği zaman bir felakete yol açabilirdi. İleri gidilen bir yolda geri gidilebildiği gibi ışığın aydınlattığı bir dünyayı karanlığın karartması gerekirdi."

"Bunların hepsi sadece bir yere kadar sürebildi..."

.ve cehennemi evimize getirdi.-

*ses kaydı kesilmesi*

____________________________________________________________

>Günümüz<

Hazırlıklar erkenden başlamıştı. Star Sanses'in bu sefer hiç şansı yoktu. Hepsini, özellikle öz kardeşimi parçapinçik etmek istiyorum. Beni tiksindiriyor. Onun o iğrenç yüzünü bir daha görmek istemiyorum. Ama malum her savaşta bizi yenmeyi başardıkları için her bir sonraki hazırlığımda yine onlarla karşılaşıyordum.

Odanın içinde volta attığımı bile fark etmemişim. Düşünmek beynimi acıtıyordu ve bunu etrafta dönerek çıkartmaya çalışıyordum sanki. Yaptığım hazırlık yeterli miydi? Adamlarımın sayısı her zamanki gibi ancak bu sefer sağlıkları tamamen yerinde. Herhangi bir aksiliğin çıkmaması gerekiyor.

Silahlar iyice cilalanmış ve antrenmanlar yapılmıştı. HP düzeni yerinde. Bu durumda iyi.

Salonda beni bekleyen ekibimin yanına gittim. Odamdan çıkarken kapıyı arkamdan sertçe çarparak merdivenlerden indim.

"Hepiniz hazır mısınız?" stabil bir sesle sordum.

Beklemekten bıkmış bir sesle Dust cevapladı. "Evet, hazırız patron-"

"Hadi gidip o starların yüzlerini biraz kıralım!" Horror diğerinin sözünü keserekten söyledi. Bu durum hiç hoşuma gitmemişti ama şimdi bir sıkıntı çıkarma havamda değilim o yüzden şimdilik sessiz kaldım.

Horror'un fikri iyiydi gerçi. Her birinin yüzünü kırmak...kemiklerinin çatırtıları...yalvarış çığlıkları...duymak istediğim her şey.

"Toparlanın o zaman. Gidiyoruz." dedim ve yola koyuldum.

Işınlanabilirdik. Evet, biliyorum. Ama anlarsın ya, keyfimin kahyası. Ayrıca biraz açılırlar hazır hale gelirler savaş için, yürüsünler.

Gökyüzü karanlıktı. Soğuk iliklerimize kadar işliyordu. Yavaş yavaş savaş yapacağımız arenaya doğru ilerliyorduk. Etrafta hiç bir canlı varlığın sesini duymuyordum. Tüm dünya sessizliğe bürünmüş bizi izliyordu adeta.

Boş bir alan görene kadar ilerledik. Az sonra biz savaşırken yok edilecek o alana.
Ancak starlar henüz gelmemişti. Yalnızca annesiyle beraber ortalıkta dolaşan bir çocuk görüyordum.

"Killer, hallet şunun işini." umursamaz bir tavır tıkındım.

Bıçağını biledi. Sırıtmaya başladı. Aynı bir psikopat gibi. Onun en çok bu yönünü seviyorum.
Takımın geri kalanı ise bunu gayet doğal buluyordu.
Horror'un o çocuğu parçalayıp yeme isteğini gözlerinden okuyabiliyordum.

Killer yavaşça çocuğun annesinin arkasına geçti. Elinden geldiğince sessiz hareket ediyordu. Göz açıp kapamamızla beraber kadının kafatasının yere düşmesi bir olmuştu.

Kan her yere fışkırmaya başladı. Killer ise bir kahkaha patlattı. Ve bıçağındaki kanı yaladı, çocuğun gözlerinin içine bakarak. Çocuğun ise gözleri korku doluydu ve nutku tutulmuştu. Sessiz bir çığlık kopardı.

Hükümdar - KillermareHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin