Unforgettable| Jude Bellingham

3.

İspanya sokaklarını gezerken onun hakkında merak ettiklerimi sordum.

"Türkiye'de desteklediğin takım var mı?"

"Hmm hiç düşünmedim."

"Burcun ne?"

"Yengeç."

"Aa benimde yengeç hangi gün doğdun?"

"29 Haziran."

"Ciddi misin?! Benimde öyle."

"Bir ortak nokta daha." Dedi ve göz kırptı.

"Peki şimdi ben sana soru soruyorum."

"Evet dinliyorum."

"Sevgilin var mı?"

Sorduğu soruya duraklasam da hiç sorun etmemiş gibi devam etmem gerekiyordu.

Jayden benim sevgilim miydi?

Günlerdir benimle konuşmayan sevgili mi olur?

Sadece flörtüm.

"Yok." Dedim ve gülümsedim.

"Peki şu anda hoşlandığın biri var mı?"

"Neden bana aşk ile ilgili sorular soruyorsun ya." Dedim sitemli bir şekilde.

Yavaşladı o yavaşlayınca bende yavaşladım bana döndü ve dalgaya alıyormuş gibi "belki bir planım vardır." Dedi ve ilerlemeye devam etti.

Orada heyecandan yürümeyi bile unuttum.

Bu çocuk gerçekten.

Bir şekilde etkilemeyi başarıyordu.

O sırada bir kafenin önünden geçerken içeride bir kız gördüm.

Bir dakika bu bizim kurstaki kız mıydı?

Ardanın sevdiği kız.

Melisa.

Jude'in bana seslenmesiyle peşinden gittim.

Yolu birbirimizle konuşarak yürüdük ve evlerin önüne geldiğimizde uzun bir şekilde sarıldık.

"Her şey için teşekkür ederim Jude."

"Rica ederim." Dedi ve tam eve girecekken bana seslendi.

"Efendim?"

"Yarın abinle tesislere gelsene."

"Tamam gelirim."

"O zaman görüşürüz." Dedi ve eve girdi.

Eve girdim ve salonda yatan ardayı görünce üstüne atladım.

"Ayı!"

"Ayıp be." Dedim ve üstünden kalktım.

O sormadan bütün yaşananları anlattım ve ağzı açık bir şekilde beni dinliyordu.

"Bu arada Melisa'yı görmüş olabilirim."

"Ne!!"

"Şşş sessiz ol o mu emin değilim."

"Gidip konuştun mu?"

"Hayır uzaktan gördüm."

"Ya salak gidip baksaydın."

"Senin için mi?" Dedim ve onun dediklerini umursamadan odama girdim.

Yatağımın üstünde arkası dönük şekilde melez birisi oturuyordu.

Bir dakika.

Jayden?

Kapının açılmasıyla bana döndü.

"Merhaba Güneş."

"Hey Jayden." Dedim ve sarıldım.