Güneşin doğuşu ile gözlerimin kahvesi sonuna kadar açılmıştı.Üzerimdeki ince örtüyü sıyırarak hafifçe gülümsedim.Yataktan fazlasıyla dinç kalkmıştım, bugünün heyecanı üstümdeydi.
Dolabımı açtıktan sonra ne var ne yok diye hızlıca göz gezdirdim.Sonuçta giyeceğim şey zaten belliydi, uzatmaya gerek yoktu.Alışverişte özel olarak aldığım pembe, hafiften dekolteli, bıcır bıcır elbiseyi askıdan çekip elime aldım.
Neredeyse iki saatin ardında sonunda hazırlanabilmiştim, daha doğrusu tam değil.Daha makyajımı yapmamıştım, heyecandan unuttum da diyebiliriz.Lavaboya gidip makyajımı tamamladıktan sonra yüzümü inceledim.
"Sivilce mi bu ya, umarım gerisi çıkmaz."diyerek yüzüme gülümsememi yerleştirip merdivenlerden aşağı indim.
"Günaydınlar."diyerek kahvaltı sofrasında oturmuş babamın yanına koşarak sıkıca sarılıp öptüm.
"Günaydın benim birtanecik kızım."diyerek saçımdan nazikçe öptü.Sırasıyla herkesi öpüp sofradaki yerime oturdum.
Kahvaltımızı ederken sadece babama bakıyordum, içim kıpır kıpırdı.
"Ne oldu Feride, bir şey mi oldu güzelim?"
"Ya baba, benim sana, daha doğrusu hepinize bir şey söylemem gerekiyor.Ama nereden başlasam bir türlü bilemiyorum."dedim utangaç bir tavır ile.Babam yüzündeki merak ifadesi ile bana doğru baktı ve ağzındaki lokmasını yavaşça yuttu.
"Allah Allah,merak ettim bak.Ne söyleyeceksin?"dedi.
Kendimi toparlayarak derin bir nefes aldım.Kızacağı bir şey olmadığını bende çok iyi biliyordum ama nasıl olsa insanız, içimizde bir korku her zaman oluyor."Baba, biz arkadaşlarımla yaklaşık 1 yıldır bunun hayalini kuruyoruz.Biz bir mimarlık ofisi açmak istiyoruz,hepimiz birleşerek güzel,şık bir ofis kurmak istiyoruz"
Babam benden böyle bir şey duymayı elbette ki beklemiyordu, bu yüzden yüzünde benim de yıllardır görmediğim bir şaşkınlık ifadesi vardı
"Sen ciddi misin Feride, dalga geçmiyorsun değil mi?"dedi annem heyecanla.Abimin sesini duyduğumda hızlı bir şekilde merdivenden inen kendisine baktım."Ben doğru mu duydum, yoksa yeni uyanmanın etkisi ile falan beynim mi yandı?"
"Yok abiciğim, çok ciddiydim.Doğru duydun."dedim gülümseyerek.Babam kafasını devamlı sallayarak dudağını kıvırdı"Vay be, bak bu son günlerde şaşırtıyorsun beni.Okulundan nefret eden, her gün okuduğu bölüme lanet okuyan Feride şimdi ofis açmak istiyor.Gerçekten vay."dedi yanağımdan bir makas alıp gülerek.
"Vallahi bende hayret ettim anneciğim, senden böyle bir şey duymak çok garibime, ah, daha doğrusu garibimize gitti"dedi annem.
"Ya anne bakma sen buna, iki gün çalışır, sonra yine günlük rutin bakımlarına devam eder.Değil mi abiciğim?"diyerek kahkaha attığında koluna sertçe vurdum.
"Haha,çok komikmiş ya.Bakın ben çok ciddiyim,artık çalışmam gerekiyor.Okulum bitti ve şu an herhangi bir işim yok, bayağı bayağı işsizim yani.Ve gün gittikçe kötüye doğru ilerliyor, bir yerden başlayıp çalışmam gerekiyordu zaten.Arkadaşlarımla da ortak olursam bu işi daha bir hevesle yapabileceğimi düşündüm"
"Çok iyi düşünmüşsün bebeğim, ben sana destek çıkacağım babacığım sen merak etme.Her zaman arkandayım senin güzeller güzelim benim"diyerek içten bir şekilde gülümsedi.
Annemin telefonunun sesi bir anda patladığında ne olduğunu anlamadan söylene söylene telefonu açtı.
"Buyurun, kimsiniz?"Annem telefondaki konuşan kişiyi dinlerken bana dönerek çok korkunç bir bakış attı.O an ne yaptım ki diye düşünürken o olay aklıma geldiğinde gözlerim büyüyerek yutkundum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vaveyla
Teen FictionSessizliğim, çığlıklarımı ortaya çıkarmaya yetiyordu. Her ne kadar sussamda, içimdeki yaralar kazınarak vücuduma sessizce, tek tek işliyordu.Ne yapabilirdim ki, duygusuz kalmaktan başka bir çözüm yolu, aklımın ucundan dahi geçmiyordu,geçmeyecekti. S...