Kemancı -Hyunlix-

Hwang Felix

Felixten

Sabah uyandım ve yine aynı baş ağrısı. Artık günlerim aynıydı. Uyan, baş ağrısı çek, düşün, iç, ayıl, zıbar.

-_-_-

Uyandığımda salonun ortasında yerde yatıyordum. Yine uykum gelmiş demek ki.

Aklıma bir an Kemancı geldi. Bi de demiştim ki bir ara ben sarhoş değilken buluşalım.

Bir ara davet edeyim bari. Ama nereye? Daha izin gününü bile bilmiyordum.

En iyisi ben yine içeyim de gideyim.

Ama daha çok erkendi. Yani heralde kaç saat uyumuşum ki? Evin bütün perdelri panjurları kapalı olduğu için dışarıyı göremiyordum.

Saate baktığımda 20:30' du. Daha erkenmiş ya. Saç baş falan yapmayacaktım zaten içince dağılıyor her tarafım.

Gitmeden içeyim bari diyerekten dolabımda ki biralardan birini kaptım ve salona geçip oturdum.

Ev de içki kokacaktı. Aman boşver havalandırırım geçerdi.

Saate baktığımda 20:45'di zaman niye geçmiyor amına ya.

Kendimi daha fazla tutamadığım için hemen arabada buldum.

Bindim arabaya sonra da açtım Ayda Dikmen'den Anlamazdın.

"Dilerim ki mutlu ol sevgilim
Ben olmasam bile hayat soksun sana.
Tch yok yani toparlanamıyorum. Problem aldatılmak falan da değil. Kullanılmış gibi hissediyorum sadece. İlk öpücüğüm- Ay iyi bari zarar veririm diye hiç öpmemiştim. Bu sanırım ilkimi korudu. Of of."

Yandaki koltukta duran sigaramı yoldan gözümü ayırmadan alıp yaktım. Dudaklarımın arasına koydum.

Radyodan Sevsen ne olur-Gülden Karaböcek açtım. (Dinleyin kosun)

"Gelsen ne olur
Kalsan ne olur
Sarsan ne olurdu
Aşkı bulurduk
Mutlu olurduk
Sende sevseydin."

Sigaramın külü baya fazlalaştığı için camdan dışarıya fazla külü silktim.

Yine sokaklarda başı boş geziyordum. Hemen mekana gitmek istemiyordum. İyice kafayı bulmak istiyordum. Sarhoş olup en saf halimi kemancıya göstermek istiyordum. Nedeni ne bilmiyorum. Ama kemancıyı istiyordum. Bana sarhoşken iyi geliyordu. Normalde duvarı falan yumruklayarak sakinleşirdim sarhoşken.

Gerçi eskiden fazla da içmezdim.

Anlık bir ani fren ile irkildim. Gece gece kimdi yolun ortasında yürüyen?

Gözlerimi kısıp baktığımda irkilip gözünü kapatmış bir şekilde yüzüne arabanın farı vuran beyi görmem ile gülümsedim.

Camı açıp kafamı dışarıya uzattım.

"Ooo kemancı? Ne arıyorsun burada?"

"Mekana gidiyordum."

"Gel götüreyim seni atla arabaya!"

"Ama-"

"Bin lan arabaya!"

"Geleyim bari."

Kemancı arabaya binince ona dönüp gülümsedim.

"Selam! Nasılsın? Daha çok içemedim. Mekanda içmeyi düşünüyordum. Ayrıca arka koltukta niye oturuyorsun öne gelsene."

Bişey demeden öne geçti.

O öne bindiğinde bende arabayı sürdüm.

"Aslında bu kadar kolay sarhoş olmam. Ama sevgilim için 5 sene boyunca içmemiştim."