''ABKÖRM''

9.Bölüm''Sulu Şaka''

         

   

 Hani bazen hayatta insanların bir kere şans yüzüne güler ya. Böyle hiç beklemediğin şeyler hiç beklemediğin zamanlarda meydana gelir. Hiç beklemediğiniz bir anda hayatınıza biri veya birileri girer. Bu kimi zaman kısa süreli bir mutluluk yaratan bir şeye de sebep olur kimi zaman uzun süreli bir belaya da. ABKÖRM'ün tanıştığı yan komşuları olan Zeus ve oğulları neydi peki? Kızlar her gece olduğu gibi Kevser'i aradıkları zaman,ona Zeus ve oğullarından kısaca bahsetmişlerdi. Tamam peki,doğrusunu söylemek gerekirse 2 saat pek de kısa bir zaman zarfı sayılmazdı. Kızların hepsi teker teker erkeklerden bahsediyordu. Sonunda sustuklarında Kevser onlarla yeni tanıştıkları için fazla güvenmemelerini yine de dikkat etmelerini önermişti. Kızlar biraz afalladıktan sonra farklı bir konu açıp bu konuyu kapatmışlardı. Hepsi o gün yattıklarında acaba yanlış bir şey mi yapıyoruz ? diye düşünmüşlerdi. Şimdi karşıdaki manzarayı izlerken hepsi yine düşünüyordu;

     Uzaktan anlaşıldığı kadarıyla oğullarımız yüzme yarışına hazırlanıyordu. Gökhan,Barış,Selim ve Mert havuzun kenarında dikilmiş beklerken Oğuz'un 3ten geri sayması ve başla komutunu vermesiyle havuza dalıp balık gibi yüzmeye başladılar. Yarış başa baş gidiyordu. Yarışa kendini kaptıran Rabia,

      " Barış Barış Barış " diyerek el çırpmaya başladı.Kızlar Rabia'ya bakıp şaşırsa da " ne be zaten suyun içindeler hem bizi göremezler de duyamazlar da " diyerek alkışlamaya devam etti. Kızlar da Rabia'ya hak verip ona katıldılar. Yarışı saniye farkla Selim kazanmıştı. Selim'i destekleyen Özge sevinçle Afrika yerel dansı yapmaya başladı. Aslı: " belki yarışı kazanamadı, evet yarışı kazanamadı.Ağlıyordu Mert " eyy Oğuzzz hile var,"onla beraber ağlıyordu Aslı. Ama olsundu . Aslı'nın kalbinin şampiyonuydu o."Diyerek yakınmaya başlayan Aslı'ya hepsi teselli verir gibi dokundu.Özge,
    - "olur olur ben Selim'e söylerim bir daha ağlatmaz sizi," derken Büşra bağırdı. 

    - Şizofrenler,hay yapacağınız şakaya hoşaf katıyım gördüler,buraya bakıyorlar koş,kaç,kurtul operasyonu mu yoksa ölü taklidi mi ? 3 saniyeniz var !, diye hızlıca söylendi. Büşra haklıydı Mert Selim ile uğraşıyordu.Barış ve Gökhan ise suya farklı şekillerde dalıp eğlenirken Oğuz kızları görmüştü.

  Kızlar çok güzeldi. İlk gördüğünde onları burnu kalkık, ailesinin pohpohladığı şımarık kızlardan bir kaçı sanmıştı.Hatta kızların bavullarla eve geldiği gün arkadaşları kızlar hakkında konuşuyordu. bu cidden sinirlerini bozmuştu.Mert "kızların evine tanışmaya gidelim" dediğinde ise karşı çıkmış Selim ile girdiği bahsi kaybettiği için gitmek zorunda kalmıştı. Siyah uzun saçları olan kız kapıyı açtığında şaşırıp hepsini incelemişti.En sonunda içeri davet ettiğinde arkadaşlarını çağıracağını söyleyip yanlarından ayrıldığında " mutlu muyuz ? oldu mu gördük , gidelim artık" demesiyle Barış bacağına tekme atınca susmak zorunda kaldı. Kızlar geldiğinde sohbet ederken Oğuz kızları tek tek inceliyordu. Kızlar ne kendini beğenmişe ne de çok salağa benziyordu. İzmir'i gezerken kızların doğallığı ve içtenliği karşısında ön yargısından dolayı kendine gezi boyunca sövmüştü. Oğuz ön yargılı olduğunu biliyor ve bu huyundan nefret ediyordu.Ama ne yaparsınız can çıkar huy çıkmazdı .Oğuz bunları düşünürken kızlar bir şeyler söyleyip gülüyordu . En sonunda büyük kahverengi gözleri ve uzun saçları olan kız onu farketti. Adı anımsadığı kadarıyla Büşra'ydı. Büşra büyük kahverengi gözlerini mümkünmüş gibi daha da büyüterek Oğuz'a bakmaya başladı.Mırıldanarak arkadaşlarına bir şeyler söyledi ve hepsi far görmüş tavşan gibi Oğuz'a bakıyordu. Oğuz da şaşırmıştı ne yapacağını bilmeyerek sağ elini öne doğru uzatıp "gelin" işareti yaptı. Merve: