"Unuttuk sanmış mal ya"

73 10 41
                                    

Heloooo!

Cover me dinleyerek yazmaya başladım.

"Chanlar beni aradı, bugün akşam x cafesine çağırıyorlar."

"Tamamm!"

Minho biricik,tatlı sevgilisi gülümseyince oda gülümsüyordu. Han onun herşeyi olmuştu resmen. O Han'ı , Han'da onu çok seviyordu.

Minho'nun ailesi araba kazasında, Minho daha 15 yaşında iken vefat etmişti. Bunun yüzünden Minho'ya teyzesi Eun hanım bakmıştı bu yaşına kadar.Bu durum Minho'yu gerçekten derinden etkilemişti. Hatta bunun yüzünden psikoloğa gitti zamanlar da olmuştu.

Han'ın ailesi ise çocuğuna baskılar uygulayarak başarılı olmasını sağladıklarını sanıyorlardı. Özellikle babası onu doktor olması için zorluyordu, fakat Han'ın kan görünce fenalaştığını bilmiyorlardı. Han bunca zaman kimseye ailesi ile durumunu söylememişti. Arkadaşlarına bile, arkadaşları evlerine geldiklerinde Han'ın anne ve babası sanki onu çok seviyormuş, ona hiç baskı yapmazlarmış gibi davranıyorlardı. Bunun yüzünden arkadaşları hiçbir zaman sormaya yeltenmemişti zaten.

Han Minho'nun yerimde olmak isterken, Minho Han'ın yerinde olmak için can atıyordu... İkisi bu şekilde birbirlerini bulmuşlardı, ruh eşleriydi... Birbirlerini tamamlıyorlardı...

~~~

Akşam olmuştu. Han hazırlanmış duşarıda, Minho'nun arabasının önünde onun çıkmasını bekliyordu.

Ara tatile girmişlerdi, bu yüzden rahatlamışlardı. Hem Minho hem de Han.

"Geldim güzelim,çok beklettim mi?"

"Yok yok merak etme."

"Tamam hadi bin arabaya gidelim."

Minho Han'a arabanın kapısı açarak eliyle 'geç' işareti yapmıştı. Han oturmuştu. Minbo'da sürücü koltuğuna geçmiş, arabayı çalıştırmıştı.

---

Cafeye vardıklarında ışıkları kapalıydı. Han 'Yanlış mı geldik acaba?' Diye geçirdi içinden. Tabi bu düşünceler Minho'nun onun elini kavrayıp cafeye doğru götürmesi ile sona ermişti.

"Minho burası kapalı değil mi?"

"Hayır bebeğim, sorgulama ve benle gel. Eminim çok beğeniceksin!"

Han peki diyip Minho'yu takip ederek içeri girmişti. Tam o anda ışıklar açılıp;

"DOĞUM GÜNÜN KUTLU OLSUN SİNCABIMIZZZ!" diye bağırmuştı arkadaşları. Unutmamışlardı, böyle güzel bir insanın doğum gününü kim unuturdu ki?

Han fark etmese de arkadaşları onun ağladığını görmüşlerdi. Felix hemen arkadaşına doğru koşmuştu.

"Nolduu! Neden ağlıyorsun bebeğimm?"

"Hiç... Sadece unuttunuz sanmıştım.."

"Unuttuk sanmış mal ya." Diyerek gülmüştü Soobin.

"Biz nasıl unutalım senin doğum gününğ balım!" Demişti Seungmin.

Hepsi Seungmin'i onaylamıştı. Bu duygusal andan sonra pastanın yanına gidip mumları üfleticekken Hyunjin onları durdurmuştu.

"Bekleyin! İlk önce dilek tut Hannieee!"

"Tamammm!"

'sevdiklerimden ayrı kalmayayım lütfen.' diye dileğini tuttuktan sonra mumları üflemişti Han. Onun mumları üflemesi üzerine herkes alkışlamaya başlamışlardı.

My Teacher || Minsung Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin