Sunshine/Fangar

4. bölüm

Edgar

Siz
Edgar bil bakalim yarin kim senin calistigin markette calismaya basliyor

Edgar
Sakın "benim" deme.

Siz
Niye dedin ki oyle

Edgar
Of Fang ne alaka şimdi?

Siz
Kalbimi kiriyorsun atkili cocuk

Fang
Neden başladın peki?

Siz
Anneme yardimci olmak ve evde bos bos oturmamak icin
Ama daha tam velli degil yarin mudurle konusacagim
Görüldü✓✓

Ayip niye goruldu atiyorsun
Görüldü✓✓

Ya niye niyee
Görüldü✓✓

Of tmm bb
Görüldü✓✓

Yazma bana
Görüldü✓✓

Yazma diyorum salak misinn
Görüldü✓✓

Sabir ya yazmaa

Edgar
Fang bazen beyninin yerinde koca bir top olduğunu düşünüyorum.

Siz
🙄🙄
Görüldü✓✓

Neyse gorsuruz gidiom ben
Görüldü✓✓

İnsan bi gorusuruz falan yazar

Edgar
Görüşürüz Fang.

Telefonu kapatıp yastığımın yanına koydum.

Anne: Hayırdır oğlum, kiminle konuşuyorsun da yüzünde bu kadar büyük bir sırıtma var?

Diyip gülmüştü. O söyleyene kadar sırıttığımın farkında bile değildim.

Fang: Bir arkadaşımla konuşuyordum.

Anne: Arkadaş olduğuna emin misin, hiç bir arkadaşınla konuşurken bu kadar sırıttığını görmemiştim.

Aslında haklıydı, Edgar'ın beni neden böyle yaptığını anlamamıştım. Bu yüzden konuyu değiştirmeye çalıştım.
(Bu fang'te hiç bişey bilmiyo)

Fang: Sen ne ara odama geldin?

Anne: Birkaç dakika önce, yemeğe çağırmak için gelmiştim.

Başımı salladım ve kalkıp yemek yemek için mutfağa gittim.

Yemeğimi yedikten sonra dışarı çıkmak için hazırlandım ve çıktım. Yine ilk önce markete, sonra tekrar aynı parka gidecektim.

Markete geldiğimde Edgar'ı gördüm, Kasada birşeyler ile uğraşıyordu. Çok odaklanmıştı ve bu hali çok tatlıydı. Hemen telefonumu çıkarıp fotoğrafını çektim. Kasaya gitmeden önce bir içecek almıştım.

Fang: Selamm

Edgar uğraştığı şeyden kafasını kaldırıp bana baktı.  Benim gördüğü gibi oflaması bir oldu.

Fang: Bak ciddili kalbimi kırıyorsun.

Edgar: Ne istiyorsun?

Elimdeki içeceği kasaya bıraktım ve istediğim sigaradan bir paket vermesini söyledim. O arkasına dönüp sigarayı alırken ona bir soru sordum.

Fang: Burada çalışmak zor mu senin için?

Edgar sigarayı alıp bana döndükten sonra cevap verdi.

Edgar: Evet.

Fang: Bende zorlanır mıyım sence?

Edgar: Senin zorlanacağını pek sanmıyorum çünkü ben ek olarkata çalışıyorum maaşımın daha iyi gelmesi için. Yani eğer sende benim gibi maaşının iyi gelmesi için çalışırsan zorlanabilirsin ama normal saatlerin dışında çalışmazsan zorlanmasın.

Fang: Ailen bu kadar fazla çalışmana birşey demiyor mu?

Edgar bir an duraksadı. Dudaklarını yaladı ve yutkundu.

Edgar: Benim ailem yok, sorun olmuyor.

Gözlerimi şokla açılmıştı, bunu bilmiyordum. Keşke bunu sormasaydım, aptal ben.

Edgar'dan

Bunu söyledikten sonra biraz sessizlik olmuştu ama sonra Fang konuşmaya başladı.

Fang: Şey özür dilerim Edgar.

Sadece gülümsedim, yüzüne bakmıyordum. Omzuma dokundu ve biraz okşadı. Ona baktığımda bakışlarında acıma göreceğimi zannederek kendimi çıkışmaya hazırlandım ama tahmin ettiğim şeyi bulamadım. Benim adıma üzüldüğünü ve beni anladığını görebiliyordum ama bakışlarında acımadan eser yoktu.

Edgar: Özür dileme Fang, bu senin suçun değil.

Gözlerim biraz dolmuştu bu yüzden içimden kendime lanet okudum. Fang kasanın üstünden atlayıp yanıma geldi ve bana sarıldı. Bende satılmasına karşılık verdim ve kokusunu içime çektim. Çok güzel kokuyordu, bir ara parfümünü istemem lazımdı. Bir-iki dakika sonra ilk ayrılan Fang oldu.

Fang: Molan ne zaman?

Saate baktım ve molama beş dakika olduğunu gördüm.

Edgar: Beş dakika sonra.

Fang gülümsedi ve tekrar kasanın üstünden atlayıp dışarı çıktı. Salak çocuk, biraz etrafına baksa hemen yanımızda çıkmak için bir yer olduğunu görecekti.

Tekrar yanıma geldiğinde elinde bir tane daha içecek vardı. Bana verdi ve bunu da okutmamı istedi. Onu da ödedikten sonra  zaten molam gelmişti bu yüzden kasanın yanından çıktım.

Fang elime aldığı içeceği verdi. Bu içecek benim favorimdi bu yüzden belli etmesem bile sevinmiştim.

Fang: Parka gidelim mi?

Kafamı kaldırıp indirmiştim. Birlikte parka gittik ve sohbet ettik. Fang'a söylemesem bile onunla olmak bana kendimi daha iyi hissettirmişti.

Mola zamanım bittiğinde tekrar markete dönmek zorunda kalmıştım. O da evine gitmişti.

--------------------------------------------------------------

Uzun yazdım biraz sanki (584 kelime)

Nasıl olmuşşş?