Merabalar.
Keyifli okumalar
*******************************Dün akşam ki beklenmedik karşılaşmadan sonra uyuyamamıştı Ronald. Aklında sürekli gölgenin onu nasıl savurduğu canlanmıştı. Tamam,belki bakmadan öteye gitmemişti,ama onu ölümüne korkutmuştu! Bir kere bakanlık gibi güçlü bir kurumun büyüsünü kırmıştı,Merlinin kirli sakalı!
Aklına gelen detayla derince titrerken,masasının çekmecesine koyduğu defter aklının bir köşesinde belirdi. Canavardan iki kere düşen bir defterdi,muhtemelen bilerek,bakması için sürekli düşürüyordu. Bacağını titreterek düşündüğü on dakikada derin nefesler aldı.
Eli bir kaç kez çekmeceye gidip geri çekilirken,en sonun bir Gryffindor olduğunu hatırlayıp hızla çekmecesini açtı. İçerideki neredeyse solmuş ve epeyce yıpranmış kapaklı kalın defteri eline aldı. Baya bir ağırdı,üstüne birde yaprakları yıprandığı için sanki milyon yıllar önceninmiş gibi duruyordu.
Derin bir nefes alıp,ilk sayfasını açtı.
Beklenmedik bir şekilde,sararmış kağıdın üstünde kırmızı harflerle 'Eve gidene kadar bekle.' yazısı belirmişti. "Hadi ama,buraya da mı musallat oldun?!" Kağıt üzerindeki harfler tekrar dizilerek 'Neredeysen ordayım.' Olunca göz devirip kapağı kapattı. Bütün hevesi kursağında kalmıştı.
"Ron?" Ron kafasını kaldırıp kapıdan kafasını uzatan sarışına baktı. Sadie Prengs en etkileyici gülümsemelerinden birisi ile kendisine bakıyordu. Kendisine epeyce yakışan kakül ve parlak mavi gözleri ile adeta bir modele benziyordu. "Sadie,gelsene." Sadie saçını kulağının arkasına ittirirken içeri adımladı.
Masanın tam karşısında dikilirken ellerini önünde birleştirdi "Epeydir konuşamadık." Gözleri kızıl adamın gözlerine kenetlenirken yavaşça tekli koltuklardan birisine yerleşti. "Evet,bu aralar yoğunum." Sarışın kız kafasını sallayıp gülerken,gözleri adamın üzerinde rahatça dolanmaktan çekinmiyordu.
"Sen ne için gelmiştin Sadie?" Sadie nihayet gözlerini adamın yüzüne çıkardı "Bir ara bir kahve içebiliriz diye düşündüm." Ron kaşlarını çattı,Sadie pek kendisi ile ilgileniyor gibi değildi,neden aniden kendisini randevuya davet ediyordu?
"Çok isterdim Sadie,ama pek müsait olduğum söylenemez." Sadie suratını düşürdü,ama hemen toparlayarak gülümsemeye devam etti " Ben beklerim!" Ron kadının bu inatçı isteğine karşılık kaşlarını iyice çatsa da boğazını temizledi "Peki,ben sana haber veririm."
Sadie eteğini düzelterek ayağa kalktı,yine aynı parlak gülümsemesi ile dışarıya doğru adımlamadan önce "Haber bekliyorum." diyerek dışarı çıktı.
Ron absürt olay karşısında omuz silkti. Sadie kötü bir kız değildi,belki de bir şans vermeliydi?
*******************************
Bölüm sonu.
Ne düşünüyorsunuz bakalım?
Sadie Prengs.
Adios.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Promised Son
FanfictionRon Weasley,tek başına yaşadığı apartman dairesinde paranormal olaylar yaşamaya başlar. -Blairon