Merhaba ben Lavinia Monakor. Normal birisi değilim ve hiç olmadım. Ben kendi ruhuna ulaşamayan küçük bir kız çocuğuydum.
Bir gün üvey abim, üvey babam ve annem denize gidiyordular ve ben çok mutluydum çünki bende onlarla gidicektim. Üvey abim, üvey babam ve annem yüzmeyi çok iyi biliyordular ama ben bilmiyordum. Onlar yüzüyordular ben de o çocuk aklımla yüzmek istedim. Denize girdim ve yüzmeyi kendi kendime anneme baka baka öğrendim yada öyle sandım. Hiç durmadım derilere doğru gittim. Birden ayaklarım boşluğa geldi. Boğulmaya başladım. Sonunda 'Yardım edin!' diye bağırmayı başardım. Ama nafile kimse yanıma gelmiyor beni kurtarmıyordular. Birden bir çift el beni suyun altına çekti. Gözlerimi açtım önümde bana bakan mavi bir ruh vardı. Sordum:
'Sen kimsin?'
'Ben deniz ruhuyum kraliçem.'
'Ben kraliçe değilim ki.' dedim çocukluğumun bana verdiği saflıkla.
'Öylesiniz. Ben deniz ruhuyum ve siz ruhların efendisisiniz. Deniz ruhunun, ay ruhunun, gecenin, karanlığın efendisisiniz.'
O çocuk aklımla hiç bir şey anlayamadım. Deniz ruhu beni dalgasıyla kıyıya çıkardı. O günden sonra her şey daha da garipleşdi. Ben sürekli mavi renkte ruhlar görmeye, konuşmağa istediğim zaman parmaklarımı şıklatarak deniz kenarına gitmeğe başladım. Yanlız bununlada değil ben geceye hükm ede biliyordum. Denizi her türlü suyu idare ediyordum.
Bir keresinde üvey abim beni yine dövüyordu ben 'Esprit De La Mer' diye bağırdığımda evi su bastı ve ben tamamen suyun altında olmama rağmen rahat bir şekilde nefes alıyordum ama üvey abim boğulmaya başladı. Ben bu sefer 'L'eau Recule' diye bağırdığımda su boşalmağa başladı ve evi sanki hiç su basmamış gibi kendi haline geri dönmüştü. Abim bunu herkese anlattı ama hiç kimse ona inanmadı. O günden sonra abim beni her dövdüğünde 'Esprit De La Mer' diye bağırıyorum ve bana hiç bir şey olmuyor ama o boğuluyor. Bu yüzden bana bir kez daha şiddet uygulamadı. Üvey babam ise beni yalnız gece dövüyor o beni gece dövdüğünde 'Obscyrité' diye bağırırdım bu sefer odanın içi kap karanlık olur babam hiç bir şey görmezdi ama ben her şeyi görürdüm. Babam karanlıkta hiç bir şey göremediği için sürekli bir yerlere çarpar bir bir buçuk saat uğraşır beni bulmağa çalışırdı. Ama ben sadece oturup onu izlerdim bir süre sonra beni dövmekten vaz geçer, aramaktan yorgun düşer ve uyurdu. O uyuduğunda ise 'Retraite de I'espirt noir' diye fısıldardım.
Ben ruhların sesi ve kraliçesiyim. Böyle böyle çocukluğumu geçirdim ve üvey babamla, üvey abim bana vuramazdılar. Bir keresinde babam bana çok kızmış ama beni dövememiş diye annemle kavga etmiş. Annem beni sabaha kadar üvey babamla, üvey abimin önünde dövmüştü. Annemle yanlız olsaydım ay ruhunu yardımıma çağıra bilirdim. Ama yanlız olmadığımız için yapamadım.
Şimdi soracaksınız ki, peki ya sen ruhları idare etmeyi nereden biliyorsun?
Bunu ben de bilmiyorum birisi bana zarar vermeye çalıştığında bu sözcükler ağzımdan çıkıyor. Ben sadece ağzımdan çıkan sözcüklerin hangi ruhu çağıracağını biliyorum.
"Esprit De La Mer" ve "L'eau Recule" deniz ruhunu getirir ve geri gitmesini emr eder.
"Obscurité" ve "Retraite De I'espirt noir" kara ruhu getirir ve geri gitmesini emr eder.
"Esprit De La Lune" ve "Briller Dans Les Ténébres" ay ruhunu çağırır ve geri gitmesini emr eder.
"Nuit" ve "Les Etoiles Brillent" geceyi çağırır ve yıldızları parlatır.
****************************
Bu bölüm tamı tamına 552 kelimelik bir bölüm oldu.
Evet benim mavişlerim bu benim ilk bölümüm oldu.
Umarım hikayeyi beğenirsiniz benim mavişlerim 🩵
Bu benim yazdîğım ikinci hikayem sizden rica ederim ilk hikayemi de okuyun o hikayemde fena değildi diye düşünüyorum.
Sizi çok öpüyorum 😘
Ben kaçar...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mavi Ruhlar
Terror"Şu an seni nefessiz kalana kadar öpsem bana ne yaparsın?" "Islatsam ateşin söner mi Ateşli çocuk?" "Hı!?" "Esprit De La Mer!" Dediğinde odayı su bastı.