"Bir gün yaşlanacağız, kendi hayatlarımız olacak ve bir gün öleceğiz. Geriye baktığımızda gördüğümüz tek şey ise anılar olacak, küçük kutulara sığdırmaya çalıştığımız bir ömür dolusu anı."
Odama çıktığımda, Pansy ve Draco beni yalnız bırakmamıştı. İlk günden partiye gitmek iyi bir fikir miydi emin değildim ama şimdi bunun için hazırlanıyordum. Slytherin partileri, onlar en iyileridir. Sex, para, ölü duygular. Sahte arkadaşlardan başka hiçbir şeyi olmayan süper zengin çocuklar.
Ben makyajımı yaparken, Draco'da Pansy'e Astoria'dan bahsediyordu. Astoria'yı hatırlıyordum. Eskiden Draco ile sürekli didişirlerdi, sonuçta en büyük aşklar nefretle başlar. Bir anda odanın atmosferini böldüm.
"Theo, hep böyle kaba mıdır?" dedim.
"Hayır, sevgilisiyle sürekli kavga ediyor bu aralar. Sana denk geldi, ayrıca seni unutmadığına da eminim. Sen.. Mükemmelsin"
Pansy'e bakıp güldüm. "Teşekkür ederim."
Sonunda hazırlandığımda slytherin ortak salonuna indik. Herkes birbirinin kucağındaydı ve olmayanlar köşede kokain çekiyordu.
Theo'nun kucağında da bir kız gördüm, bu kız sevgilisi olmalıydı. Güzel yüzünün ardında sarı saçları kalçasına kadar uzanıyordu ve elleri.. Her yerdeydi. Kız Theodore'un öpücükleri altında bile başka erkeklere bakışlar atıyordu. Neden sürekli kavga ettikleri sürpriz olmasa gerekti.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.