Başlangıç

1 0 0
                                    

Gözümü açtığımda güneşin yüzüme vurmasını bekledim ama yoktu. Hala karanlıktı. Yatağımdan kalkıp şarjda ki telefonumu aldım. Saat 3.21. Neden bu saatte uyandım ki. İlk defa uyanıyordum gece.

Neyse diyip üzerime tayt ve kısa kollu aldım. Kulaklığımı anahtarımı telefonu alıp aşağı indim. Dolaptan kapüşonlu, ayakkabımı giyip çıktım. Kulağıma kulaklığı taktım ve yürümeye başladım. Rastgele müzik açıp yürüdüm. Blok3-laf şarkısı çalmaya başlamıştı.( bu aralar çok taktım bu şarkıya LWMSMSMS) Ritmi güzeldi. Ana caddeye çıktığımda heryer çok sessizdi. İlerledim ve bir banka oturdum.

Merhaba ben Beyza, 3 yıldır avukatlık yapıyorum. Ailem yurtdışında ben Türkiyedeyim. Sevgilim oldu ama hiçbirzaman ciddi düşünmedim. Önceden çok sevdiğim bir çocukluk arkadaşım vardı. Çok aramıştım ama bulamadım. İsmi Onurdu. Çocuğum olursa kesinlikle Onur koyacaktım.  Bir tane abim var ama nerede kimse bilmiyor. Açıkçası bende merak etmiyorum çünkü aileme çok zararı dokunmuştu. Babam albay emeklisi annem ise edebiyat öğretmeniydi. Babam görevdeyken annemi kurtarmış ve büyük aşk o zaman başlamıştı. Babam 53 annem 49 yaşındaydı . Bende 26 yaşımdaydım. Abimde 29 yaşında. Birde unutmuşum babamın 34 tane holdingi vardı. Dediğine göre Türkiyede ki her ile holding açmak istemesi.

Düşüncelerimden ayrılıp etrafıma baktım. Saatime baktığımda 6.39u gösteriyordu.
Ne? Ne kadar çabuk geçmişti zaman. Banktan kalkıp fırına gittim. Bir poğaça, simit alıp çıktım.

Eve koştum bir yandan da şarkı dinliyordum. Eve gelip duşa girdim. Üzerime eşofman tişört giydim ve Kahvaltıyı hazırladım. ( çok uzatmak istemiyorum buraları. Yinede kendi düşüncelerinizi belirtin.) Masayı topladıktan sonra saatime baktım. 7.41 gösteriyordu. Hızlıca odama çıkıp üzerimi giyindim.

 Hızlıca odama çıkıp üzerimi giyindim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Sanırım bu iyiydi. Saçlarımıda sıkı bir at kuyruğu yapıp evden çıktım. Tam bir BMW delisiydim. Ara ara araba yarışlarına katılırım bunu hobi olarak yapıyorum.
Tabi zamanla soğudum herşeyden. Hayat bazen o kadar canımı sıkıyordu ki anlatamam.

Arabayla şirketin önüne geldim. Gözlerimi şirkete çevirdim. Babam ne kadar kendi yanında çalışmamı istesede ben kendi ayaklarımın üzerinde durmak istiyordum. Oda bunu anlayışla karşılamıştı.

Arabadan inip içeriye girdim. Sekretere selam verip ilerledim.

Asansörün kapısı açıldığında inmelerini bekledim ve içeri girdim. Kapı tam kapanacakken bir el sıkıştı araya. Kafamı oraya çevirdiğimde geçen gün gelen adam göründü. Hemen sinirlendim.

-kesit-

İşlerim bittiğinde masamdan kalktım ve biraz gerindim. O sırada kapım çalındı. Bu saatte kim bu?

-buyurun.

İçeriye uzun boylu iri yarı birisi girdi.

- Merhabalar Beyza hanım. Bu saatte rahatsız etmek istemedim ama yoğundunuz gelmek istemedim.

- Merhaba öncelikle buyurun tabi.

Normalde insanlara bu kadar güvenmem ama bugün iyi günümdü. Kullansınlar birdaha bulamazlar.

- Bizim avukata ihtiyacımız var. Ne kadar isterseniz o kadar veririm size. Başarınız son 3 yılda artarak devam ediyor kazanamadığınız bir dava bile yok. O yüzden sizi aramızda görmek isteriz.

Dedi öylece kaldım. Ne diyordu bu adam? Bu zamana kadar böyle teklif birçok kez geldi ama bu kadar yüzsüzce değildi.

- Beyefendi benim sinirlerim bozulmadan burayı terkedin yoksa arkamda gördüğünüz çivili sopamı ağzınıza sokmaktan çekinmem.
Gözleri arkamdaki sopaya takıldı. Göz devirdi. Şaka mı?

- Sizin gibi birisi bunu yapamaz ya güzellikle ya zorlukla çalışacaksın sinirimi bozma benim. O çivili sopa dediğin çıt kırıldım ne yapabilirsin ki?

Çıt kırıldım ? Kırıldım çıt? Anladım.

Sakince arkamı döndüm ve güzel sopamı aldım.

- Tüh sopamı görüyor musun kullanmayalı tozlanmış. Yazık vurduğum yer enfeksiyon kapacak.

Adam yandan bir gülüş attı. Anlaşılan görünüşüme bakılırsa cılız birşey duruyordum.

Sakince adama doğru yürüdüm.

- Emin ol bu yüzünü toparlayacak hiçbir doktor bulamayacaksın.

Dediğim gibi yüzüne çivili sopayı geçirdim. Adam eliyle yüzünü tutarken yere düştü.

- Hadi naş görmeyim burda seni birdaha yoksa bu sefer sadece enfeksiyon kapan yüzün olmaz.
Ve ardından göz kırptım.

Adam hızlıca kalkıp homurdana homurdana çekip gitti.

- Kesit bitti-

Demek yine geldi ha? Hem yüzü sargılı hemde kolu sargılı.

Yandan bir bakış atıp gülümsedim.
Kendi katıma basıp bekledim.

- Eliniz ağırmış Beyza Hanım.
Adama döndüğümde çok ciddiydi.

- Birdaha yaşanmaz diye umut ediyorum beyefendi lütfen gözüme görünmeyin.

- O iş pek kolay olmayacak

dedi ve cebinden birşey çıkarttı.

Bitttiiiiii inşallah okuyanlar birşeyler yazar yaa

Kapak şuanlık bu hala tasarlamadım

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 11 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ZOR MAFYACIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin