12. bölüm

39 3 3
                                    

"Abi? "
----------------

Abim burnundan soluyordu ve ben napmalıyım bilmiyordum. Birkac adım geri attım. Korkudan beynim çalışmıyordu ve abimden nasıl kaçabileceğimi bilmiyordum.

Yolun sonuydu. Pes etmeliydim. Abimden kaçacağımı nasıl düşünebilirdim. Bu saçmalıktı. Abim benden parayı alsa da beni öldürmeden bir yere gitmezdi.

"Damla! "

"E-efendim. "

"Damla! " şaşkınca abime bakıyordum.

"Damla uyan! " birden abim bulanıklaştı. Gözlerimi hafifçe araladım. Abim falan yoktu. Irem vardı ve elinde de bir bardak su vardı.

Rahat bir nefes aldım. Sadece kâbustu.

Üstümdeki örtüyü ittim. Irem bana şaşkın şaşkın bakıyordu.

"Ne bakıyorsun kahvaltıyı hazırlayalım. "

-------

Ben domatesleri doğrarken Irem'de patates kızartıyordu. Bir çay tabağına ketçap diğer çay tabağına mayonez doldurdum. Dolaptan sosileri çıkarttım ve alt kısmını dörde böldüm.

Izgara tavasını çıkarttım ve üzerine biraz yağ döktüm. Irem'de patatesleri bir tabağa dolduruyordu. Sosileri tavaya attim. Dolaptan portakal suyu çıkarıp masaya koydum.

Sosislerin piştiğine emin olunca onlarıda patatesin yanına aldım. Masaya oturdum.

Irem'de geldi ve keyifle kahvaltı yaptık.

Irem'in gelmesi benim açımdan çok iyi olmuştu. Bu arada Mert'le bir karar almıştık. Ben artık Mert'e işim düşmediği sürece otelde kalacaktım. Mert iki gün önce kendi evine geri dönmüştü. Bende artık Irem'le bu otelde kalacaktım. Kendime 2 oda 1 salon ev bakıyordum. Irem bundan sonra benim ev arkadaşım olacaktı.

Bu fikir kulağa çok iyi geliyordu. Ve eğlenceli de olacaktı. Irem'le bir anlaşma yapmıştık. Irem yemekleri yapacaktı ve bende evin ihtiyaçlarını giderip evin yarısını temizleyecektim. Irem'de diğer yarısını..

-----

Odama doğru gittim. Dolabımı açtım. Beyaz bi tişört çıkardım. Siyah bi tayt ve siyah deri bir ceket çıkarıp üstüme giydim.

Siyah çerçeveli gözlüğümü gözlerime taktım ve Irem'e hazırlanmasını söyledim.

Sorduğu sorulara cevap vermeden makyaj kutumu açtım. Rimel sürdüm ve gözüme siyah bir far sürdüm.

Koyu kırmızı bir ruj sürüp Irem'in yanına gittim. Beyaz bir etek ve üzerinde pembe çiçek desenleri olan tatlı beyaz bir bluz giymişti.

Kapıyı açtım. Ben siyah zımbalı bir ayakkabı giydim. Oda beyaz bir topuklu ayakkabı giydi.

"Ben kuaföre uğrayacağım. Sende biraz gez sonra şu lokantada buluşup yemek yeriz. " elimle karşıda ki oldukça lüks görünen lokantayı isaret ettim.

"Bende kuaför de saçımı sarıya boyatıcam beraber gideriz. "

----

Taksiye bindim ve adresi söyledim.

Parayı ödeyip arabadan indim. Irem'le kol kola girdik. Kuaföre girdiğim de Irem'in kolundan ayrıldım.

Koltuğa oturdum ve gelen adama nasıl bisey olacağını tarif ettim. Irem'de yanımdaki koltukta saçını sarıya boyatıyodu.

Saçlarıma ellerimle sekil verdim. Kahverengi fena durmamıştı. Abim beni en son gördüğünde kızıl şaçlıydım. Irem'de muhteşem olmuştu. O da elleriyle kendi saçlarına şekil veriyordu.

MİRASHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin