2. Bölüm BASKIN

26 5 0
                                    

Ece, Hayrünnisa ve Buse aynı evde kalıyoruz. Günümüz İstanbul ekonomisi.
O akşam yorgun olduğum için erken yapmıştım. Ece mutfakta ilgileniyordu hemde annesi ile konuşuyodu.
Hayrünnisa bilgisayardan oyun oynuyor Buse ise televizyondan k-drama izliyordu. Saat 23.00 sularında kapının açıldığını duydum. Benim odam giriş kapısının önünde lila renkte ideal boyutta bir oda. Ece annesi ile konuşması bitti bunu fark ettim benim odamın kapısı açıldı bana doğru gelen biri vardı hissediyor, duyuyor fakat girmiyordum, Etraf karanlık değildi ben gözlerimi açamıyordum. kapı geri kapandı fakat ayak sesi devam ediyordu. Şahsiyet odamın içerisindeydi. Bir anda hızlı adımlar ile koridordan ayak sesi duydum Ece'nin ayak sesine benziyordu hızlı ve sessiz. Odamın kapısı yine açıldı.bu kez giren kişi ses yaoamktan korkmuyor daha rahat hareket ediyordu. Daaaankkk. Sesi duyduğumda gözlerimi açmaya başlamıştım karşımda duran kişi eceydi ama elinde tava vardı. Yerde yatan maskeli bir adamda dikkatimi çekmemiş değildi. Ece elindeki tavayı çalışma masasının üzerinde bıraktı ve komidinimin üzerinde duran telefonumu eline aldı. Polisi arıyordu.yerde yatan kişi ayılmadan polistan yardım istememiz ve can güvenliğimizi korumamız gerekiyordu. Kapının ziline biri bastı Ece polisi aradığı telefonla konuşmadan elime verdi ve odamın yanındaki kapıya doğru yöneldi. Polis bey telefonu açtı konuştum durumu anlattım.bana çok normal bir ses tonuyla
– teröristler heryerde ve benim senin gibi sokaklarda dolaşıyor dışarı çıkmanızı tavsiye etmem bu akşam arayan birçok kişi oldu yine bu tarz bir durum yaşarsınız Engin Kaplan'ı arayabilirsiniz. Telefonu kapattım. Ben daha şoktan çıkamadan odamdan çıkmaya çalışıyordum. Kapının kolunu tutup bastırmamla avazım çıktığı kadar bağırmam bir oldu karşımda alt komşumuz Furkan vardı. Bu çok normal ki benim üstümde pijamalar vardı ve Furkan'ın sadece omuzuna kadar boyum yetisiyordu. Tavanın sesine gelmiş olan Furkan haberleri izlemiş ve durumdan haberdardı. Bize olup biteni anlattı. Birşeyler yapmamız gerektiğini biliyorduk. Herkesi bir yerdi toplamamız gerek ve bir plan yapmamız gerekiyordu. Plan yapmak yine bana düşmüştü. Buse
– herkesi burda toplayabiliriz
Ben
– hayır bu çok tehlikeli
Buse
– peki aklındaki fikir ne?!?
Ben
– biz onlara gitmeliyiz
Buse
– neden?!?
Ben
– çünkü onlar tek kişi, biz burda 5 kişiyiz ve yanımızda bir erkek te var
Buse
– haklısın
Furkan
– bence bir yere gitmeden sen üstünü değiştir he ne dersin.
Ben
– hehe tamam
Furkan
– kızlar siz hazırlanın ben aşağıda sizi bekliyorum çok bekletmeyin
Ben
– Arda' ya haber verir misin?!?
Furkan
– tamamdır.

Ben odama geçip üstümü değiştiririm. O sırada Hayrunnisa yanımıza alacağımız kesici aletleri seçiyordur.

Ece elinde tava kırılırsa diye de belinde bıçak vardır

Hayrünnisa elinde tabanca ve belinde yine bıçak

Buse cebinde biber gazı bağlamak gerekirse diye de yanına ip almıştı
( Eli ağır bir şeye ihtiyacı yok )

Ben yanıma bir şey almadım giriş katında gereksiz duran baltayı alacaktım

Furkan giriş katta kapının önünde bekliyordu elinde Beryl M762 vardı ruhsatlı olduğunu söyledi ama şu anda zaten can sağlığı daha önemliydi
En yakın Göktuğ vardı Furkan kapıyı açtı ve *kadınlar önden* dermişçesine bir bakış attı. En önden Ece gidiyordu daha sonra buse ben ve Hayrunnisa sokaklarda geziyorduk Göktuğ'un evine yaklaştığımızda Göktuğ'un zaten dışarda olduğunu apartmanın önündeki çocuk parkındaki bankta oturduğunu gördük.
Yerde serili olan 3-4 kişiyi saymazsak yalnızdı. Yanımıza koşarak gelen biri vardı.

Bize sığınan biri vardı arkasına takılmış 6 terörist vardı solda ben vardım Efe sol taraftan geliyordu. Omuzuma çarptı ve beni sarsarak arkama sığındı karşımda 6 tane terörist vardı gece olduğu için ve yüzlerinde maske olduğu için yüzlerini göremiyorum ama ortalarında duran birinin gözleri kırmızıya çok yakındı lens olduğu belliydi ama kırmızı gözlü'den biraz tırsmıştım. Ben bunları düşünürken hala üstüme üstüme geliyorlardı. Biri üstüme doğru koşmaya başladı. Aramızda 1 metre kala yakasından tutup yere fırlıttıcakken kuvvet uyguladığım an Ece adamın kafasına tavayı geçirdi. Adam önce tökezledi sona dizlerinin üstüne düştü.
Buse telefonunu çıkarıp adamın kafasındaki maskeyi çıkarıp fotoğraf çekmiştir. O sırada Hayrunnisa, Furkan ve Göktuğ adamlar ile kavga ederken. Hayrünnisa'nın dikkati dağılır.Ve karşındaki adam Hayrünnisa'nın diz kapağının arkasına tekme atarak kızı dizleirnin üstüne düşürür. belinden çıkardığı silahı Hayrünnisa'nın kafasına tutar ve bizi tehdit etti. Fakat arkasından gelen Yankı'nın geldiğini fark bile etmemişti. Büyük ihtimalle kulağında kulaklık vardı ve ordan emir alıyordu. Emir önce silahı elinden aldı saha sonra odun* gibi Hayrunnisa'yı bize doğru itti.
Hayrünnisa bu durumdan memnun olmasa da ona minnettar'dı en azından gözünün patlamasından bunu anlayabiliyordum. 6 teröristi yere serdikten sonra daha yanlarına almaları gereken 5 kişi olduğunu düşününce oyalanmadan biz 4 kız erkekleri 3 erkek' te kızları almaya giderler. Kızların başında erkek, erkeklerin başında kız olması için bu planı ben yapıyorum ve herkes buna olur anlamında başını salladı. Yol boyunca bizim karşımıza tehdit oluşturacak bir şey çıkmadı. Erkeklerin de çıkmamış. Hepimiz yine ayrılmış olduğumuz parkta toplandık.17-18 kişi İstanbul sokaklarında geziyorduk ve neredeyse bizden başka kimse yoktu en azından bizim bulunduğumuz bölgede yoktu. O gece uyumak haram olmuştu bize. Tüm İstanbul'u delik deşik edip i teröristleri bulmaya hazırdık ama o, o kadar kolay değdi koskoca İstanbul heryerde çıkabilirlerdi onları bir yere toplamının bir yolu olmalıydı kimseye zarar vermeden bir yere toplamanın...
Herkes tek olmak zorundaydı tüm İstanbul'u arayacak olan bizdik hemde akşam akşam

1)Adalar: Enes
2)Arnavut : sıla
3)Ataşehir : Efe
4)Bağcılar : yeşim
5)Bahçelievler : Kürşat
6)Bakırköy: Nur
7)Başakşehir : Göktuğ
8)Bayrampaşa: Furkan
9)Beşiktaş: Davut
10)Beykoz : Efe
11)Beylikdüzü: yeşim
12)Beyoğlu: Ece
13)Büyükçekmece: yankı
14)Çatalca: Kürşat
15)Çekmeköy : Nur
16)Esenler :buse
17)Esenyurt : Furkan
18)Eyüp: yankı
19)Fatih: Ece
20)Gaziosmanpaşa: Eslem
21)Güngören: rüya
22)Kadıköy: İlayda
23)Kağıthane: Eslem
24)Kartal: sıla
25)Küçükçekmece:buse
26)Maltepe: Arda
27)Pendik: Davut
28)Sancaktepe : Göktuğ
29)Sarıyer : İlayda
30)Şile : Kürşat
31)Silivri : rüya
32)Şişli : Enes
33)Sultanbeyli : yankı
34)Sultangazi : Hayrünnisa
35)Tuzla: Furkan
36)Ümraniye : Arda
37)Üsküdar : rüya
38)Zeytinburnu: Hayrünnisa


Bu şekilde bir rol dağılımı yaptık herkes isminin yazılı olduğu bölgeyi gezecek bir değişiklik veya adam bulursak aramadan birbirimizi duyacağımız için ne olup bittiğini bileceğiz ve herkesin konumu açık olucak ki kaçırılma durumunda bulunabilsin diye

Bakırköy ve Çekmeköy bendeydi gittiğimde kimseyi bulamadım ams birileri buralardan geçmişti evlerin kapıları açık ve saat oldukça geç olmasına rağmen ışıklar yapıyordu çocuğunda fakat yaşanan evlere girmiyorlardı bakırköy de de Çekmeköy de de bu şey bu yöndeydi. Bu bilgiyi bizimkiler ile paylaştım. Haklı olduğumu söylediler. Ve konuyu kapattılar ama benim aklıma bir sürü soru takıldı

( Bu evlerin boş olduğunu nerden biliyorlardı?
Evlerde en aradılar?
İnsan olan eve neden girmediler?)

Şeklindeki sorularımı da cevaplandıramadan gezintiye devam ettim. Ben onları görmüyordum evet ama onların beni gördüğünden emindim. Hemde adım gibi. Herkes araması gereken noktaları aramış hatta aralarından birkaçı dönüşmüş. Fakat benim şansım yokki benim karşıma adam çıksın. Herkes evine gitti sokaklarda bir tek kendim olduğunu düşünürken telefonumun şarjı bitti. Oyalanmadan evin yolunu tuttum. Elime aldığım balta yoruldugun için elime ağır gelmeye başlamıştı.

Baltayı omuzumun üstüne yerleştirip evimizin olduğu caddeye girdim. Yanlız içime bir ateş düştü.

Eve sadece adımlar kala rahatlamış ve bu geceyi sessiz soluksuz anlattığımızı düşünüyordum. Gerçekten o kadar rahatlamıştım ki olmamasına gereken bir şey yaptım. DALDIM. Evet oldukça dalgın uykulu bir şekilde evin giriş katındaki kapısı açtım.

Arkamdan gelen biri vardı.

Ama ben onu fark etmemiştim

Sesler çok normal geliyordu çünkü burası İstanbul

Ama bu gece yaşanan olaylar hiç normal değildi bu yüzden dikkatli olmam gerekiyordu ama ben olamadım, yapamadım.

Arkamı döndüğümde adamın bana oldukça yakındır olduğunu gördüm. Yorgunluktan elimi bile kaldıramazken adam üstüme zıplıyordu.

Şaşkınlık içerisinde adamın gözlerine bakamıyordum. Sınırları zorlamaya gerek yoktu bu kez kaybetmiştim.

Adam önce enseme yaptığı darbe ile beni bayıltıp daha sorna götürmesi gereken yere götürdü. Telefonumun şarjı yoktu beni bulamazlardı
"Kahretsin bu bı tuzaktı ve ben bu tuzağı yedim" diyerek iç geçiren ben
" Sanırım ben gurubun zayıf halkasıyım bu yüzden önce beni alıp konuşturmaya çalışacaklar"

Dediklerimde doğru çıktım beni konuşturmaya çalıştılar ağzımı açıp tek kelime dahi etmedim kafama silah ta dayandılar. Konuşmadım. Bildiklerimi bilmiyorlardı ve ne kadar şey bildiğimi de. X ülkesinin insanlarının soy ağacına kadar elimizde dosyalar vardı. Bunları söylersem zaten beni yaşatmazlardı çünkü oldukça çok şey biliyordum.

AMACIMIZ KURTARMAK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin