Kendi kendime "Acaba gidip özür dilesem affeder mi? Ancak özür dilemenin bunu telafi etmeyeceğini söyledi, her neyse." Diyerek yavaş yavaş yoluma devam ettim.
Ben yolculuğuma devam ederken gözleri beni takip etti, düşünceleri etkileşimlerime odaklandı. Benim asi doğamdan etkilenmiş bir yanının olduğunu inkar edemezdi.
"Siktir, hırkamı orada bıraktım." Yürüyerek sınıfa geri döndüm, Profesör"ün gözlerinin benden hiç ayrılmadığını fark ettim.
Sınıfa geri döndüğümde Profesör Jeon'un gözleri kısıldı. Önemli bir şey unuttuğumun farkına varınca çarpık bir tatmin duygusu hissetmekten kendini alamadı. Soğuk bir bakışla masasına yaklaşmamı bekledi.
"Bana neden öyle bakıyorsun?" Dedim.
Sırıttı, ağzının köşesi omurgamdan aşağı ürpertiler gönderecek şekilde yukarı kıvrıldı.
"Sadece gözlemliyordum sevgili öğrencim." Diye soğuk bir tavırla yanıtladı."Pekala, hırkamı gördün mü?"
Gözleri vücudumda gezindi ve kıvrımlarını saran açık eteği inceledi. Dudaklarını usulca yaladı, aklı çoktan olasılıklarla dolup taşmıştı. Hemen cevap vermese de bakışları benimkilere kilitlendi.
"Tamam, demek ki bilmiyorsunuz. Size sormakla hata yapmışım."
Sıraların altında hırkamı ararken eğildiğimde kalçam görünmesin diye kollarımla kalçamı kapattım.Profesör Jeon yaklaştı, sesi alçak ve tehditkar bir şekilde kulağıma fısıldadı.
"Bu bir hata değil canım, bana itaatsizlik etmeye devam eden ve beni derslerimden uzaklaştıran sensin."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Professor.
Fanfiction*argo, smut* Profesör Jeon, çok başarılı bir öğretmendir. Her ülkenin en iyi okullarında öğretmenlik yapmıştır. Aynı şekilde, şimdi ise Londra'da iyi bir okulda iyi bir öğretmenlik yapıyordu. Dersine girdiği ve ona özel ders verdiği bir öğrencisi di...