11. bölüm

51 5 0
                                    

karanın eli belime dolandığında göz göze geldik teredutle elini çekerken tuttum

''rahatsız olmadım''

elini geri belime doladı beni kendine çekti etrafı izlerken kara saçlarımın ucunu oynayarak konuştu

''aişanım, peri kızım benle evleneceğine eminsin değil mi?''

''eminim kara seninle evlenmek bir hayal  gibi''

''sen zaten hayallerde olabilecek bir peri kızısın buradan sonra YKS sınavı için kitap almaya gidelim mi'' 

kafamı tamam anlamında salladım 10 dakika sonra dönme dolaptan indik etrafa baktığımda köşede bir çocuğun babasına pamuk şeker aldığını görmem ile yutkunuyorum o pembe pamuk şeker benim hayatımın en mutlu gününü en berbat gününe çeviren şeydi yutkundum aklıma o anı gelmeye başladı.

9 YIL ÖNCE

 babamla beraber lunaparka gitmiştik burası çok büyük ve çok güzeldi bir sürü oyuncak vardı bir sürü oyuncak vardı, bir sürü oyuncağa bindim babam saclarımı seviyordu beni öpüyordu bana ilk defa o gün vurmamıştı bana çok iyi davranıyordu nedenini bilmiyordum babamla atlı karıncaya binmiştim, atlı karıncadan indim karşıda pamuk şeker satan bir amca vardı babama utanarak baktım

''baba bana pamuk şeker alır mısın?''

babam yüzüme baktı saçlarımı sevdi gülümseyerek konuştu

''güzel kızım benim biricik aişanım alalım gel''

pamuk şeker satan amcanın yanına geldiğimizde babam amcanın kulağına bir şeyler dedikten ve para verdikten sonra amca bana pembe bir pamuk şeker veri paketi açtığım sırada arkadan benden en az 5 yaş büyük bir çocuk saçımı çekti ve bağırdı

''SEN BENİM KARIMSIN NASIL ELALEM ORTASINDA ŞEKER YERSİN''

 beni yere attı elimdeki pamuk şeker yere düştü gözlerimden yaşlar akmaya başladı babam koluma yapıştı sert bir şekilde ayağa kaldırdı 

''ağlama kocanın karşısında''

titredim çocuğun arkasına baktığımda iki çift kahverengi göz görünce yutkunuyorum önümdeki çocuğa çok sinirli bakıyordu yanındaki iri adamlar ile yanımıza geldiler  kahverengi gözlü çocuk önümdeki çocuğu itti yanındaki iri adamlar babamla konuştuğunda korkarak çocuğa baktım korkudan titriyordum kahverengi gözlü çocuk  göz yaşımı sildi sessizce konuştu

''korkma sana bir şey yapamaz''

kafamı tamam anlamında salladım babam kolumdan tuttu çocuğa teşekkür edemeden lunaparktan çıktım, eve geldiğimizde babam saçıma yapıştı ve sinirle bağırdı

''sen akıllanmayacaksın ne güzel seni satacaktım o kandemir ağanın oğlu gelmemiş olsaydı senden kurtulacaktım''

beni sinirle yere attı tokat attı korkudan ağlıyordum titriyordum canım acıyordu sacıma tekrar yapıştı beni sürükleyerek odama götürdü sert zemine attı dudağımı sehpanın kenarına vurmam ile kanamaya başladı bir tokat daha attıktan sonra odadan çıkarken ayaklarına kapandım bu odadan çıktıktan sonra neler olacağını biliyordum.

''baba babacım lütfen yapma beni  burada ölüme terk etme''

sanki ayağına kir bulaşmış gibi beni ayağıyla ittirdi  kapıyı kitledi oda kapkara oldu korkarak yatağıma gittim camım en son açık olduğu için odam soğuktu titriyordum ağlayarak uykuya daldım soğuk  bir rüzgar estiğinde gözlerimi açtım

GÜNÜMÜZ

Kara omzuma ceketini koyduğunda kendime geldim 

''iyi misin peri kızım''

''iyim kara ağam iyim''

kara yavaşça elimi tutu 

''pamuk şeker ister misin peri kızı''

''isterim olur''

el ele tutuşarak pamuk şekerciye ilerledik fark ettim ki pamuk şeker satan amca aynı amcaydı kafamı karanın omzuna yasladım pamuk şeker almasını bekledim, amca beni tanımış olacak ki özür diler gibi baktı  pamuk şekeri aldıktan sonra arabaya bindik.

kara arabayı sürmeye başladı

''şimdi kitapçıya gidelim değil mi hem belki okuma kitabı falan alırız''

çocuk gibi sevinerek konuştum

''olur gidelim ben kitap okumayı çok severim''

kara hafifçe güldü gülüşü huzur veriyordu 

''hadi beni izleyene kadar pamuk şekerini ye''

utanarak onuma döndüm ve pamuk şekerimi yemeğe başladım bir parça kopardım ve karaya uzatım elimdeki parçayı yedi kitapçıya gitmeye devam ettik dışarıyı izlemeye başladım.

AişanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin