dershane :: chanbaek

27

Son dersin bitmesine 24 dakika olmasına rağmen Chanyeol yerinde duramıyordu. Bacağı ile sırayı o kadar şiddetli sallıyordu ki yanına geçen Wooyoung deprem endişesiyle uykusundan uyanmıştı. Ama yapabileceği bir şeyi yoktu çünkü patlamak üzere olduğunu hissediyordu. Tam şuan birisi ona iğne batırsa rahatlayacaktı hatta. Onun böyle hissetmesinin sebebi tabi ki de sınavın sonucuydu. Tenefüslerde Baekhyun ile buluştuklarında da sınav konusunu açmamaya özen göstermişti. Bu yüzden şüpheleneceği bir durum olmamıştı, yani Baekhyun gerçekten onun sınavının kötü geçtiğine inanmıştı.

"Sabahtan beri niye bu kadar heyecanlısın?" diye sordu yanında uyumaya çalışan Wooyoung. Chanyeol gelen soruyla beraber daldığı düşüncesinden sıyrıldı.

"Ne heyecanı?" dedi Chanyeol hiçbir şey olmamışçasına.

"Az önce uyarmama rağmen yine bacağını sallıyorsun" dedi Wooyoung sesini biraz yükselterek. Sınıfta öğretmen olsa tartışma çıktığını sanacak gibiydi. Ama Chanyeol, Wooyoung ile çok olmasalarda yakındı ve onun sesinin bazen yüksek çıktığını biliyordu o yüzden aldırış etmedi.

"Kusura bakma, dershane sınavı olduk ve ben Baekhyun'un sınıfına yükseleceğime eminim. Ama ona kötü geçtiği hakkında yalan attım. Sonuç için gerginim." dedi Chanyeol.

"Cidden mi? Of sevdiğinle birlikte olmanı çok kıskanıyorum." dedi Wooyoung mızmızlanarak. "Şu çocuğu dönem başından beri tavlayamadım biliyorsun" diye de ekledi en ön sırada oturan sınıf başkanı San'ı göstererek.

"Erkekleri kendine kolay bir şekilde aşık edebileceğini biliyorsun ama onun yanında büzüşmüş sik gibi kalıyorsun" dedi Chanyeol samimiyetle.

"Orospu çocuğu" dedi Wooyoung, Chanyeol'un koluna vurarak.

"Biraz kendini göster adamım" dedi Chanyeol ve Wooyoung'un gülmesine neden oldu.

"Güzellik uykuma devam edeceğim ama lütfen o siktiğimin bacağını sallama" dedi Wooyoung ve kafasını tekrardan sıraya gömdü.

Chanyeol'da kafasını sıraya tam koyacakken sırtına çarpan kağıtla doğruldu. Kimin attığını öğrenmek için arkasını döndüğünde Sehun'un kısılmış gözlerle ona baktığını gördü. Kağıdı açtı.

Her an yengeciğime gidip hayatını mahvedebilirim o yüzden sınıftaki gaylare be careful!!!!!!!!!!! -40 cm pipili Sehun

Yazanı okumasıyla göz devirmesi bir oldu. Hocanın telefona bakmasından yararlanarak notu Sehun'a geri fırlattı. "Senin olmayan ingilizceni sikeyim" diye de fısıldadı ardından önüne dönüp kafasını sıraya koydu.

Sınav sonucunu artık görmek istiyordu ama hiçbirinin yanında telefon yoktu çünkü son derslerine kendi sınıf öğretmeni giriyordu. Sınıftaki kimse de telefonu vermemezlik yapamıyordu bu yüzden. Öğretmen dersi salmasına rağmen gelecek en ufak sese bile dersi tekrar başlatmakla tehdit ettiği içinde kimse ayağa kalkıp şamata da yapamıyordu. -Fısıldaşma elbet oluyordu ama öğretmenin bahsettiği yüksek seslerdi- O yüzden Chanyeol'un canı fena halde sıkılmıştı. Kalan 19 dakikada da uyumaya karar vermişti.

...

"Chanyeol, uyan. San telefonları almaya gitti, gelir şimdi." dedi tanıdık bir ses.

Okulda uyuduğu zaman 5 dakika bile olsa çok rahatladığıdan dolayı ayılması biraz zor olmuştu. Ama Wooyoung'un onu sarsması biraz da olsa yardımcı olmuştu bu durumda.

"Amınakoyayım kaldır kafanı" dedi Wooyoung.

Chanyeol daha fazla onun cırtlak sesine dayanamayıp kafasını kaldırdı. Yüzünün kaydığından emin bir şekilde gerildi.