Acı Bölüm 5

6 0 0
                                    

Bir hafta geçmişti Gece yola koyulmuştu. Amcayı arka da bırakmak çok gücüne gitsede Aysini bulmak zorundaydı. İstanbul  sessiz bir hayalet şehre dönüşmüştü. Yıkılan binaların enkazı arasında hayatta kalanlar, umutsuzluk içinde birbirlerine sıkı sıkıya sarılmışlardı. Ancak Gece, artık tek başına yoluna devam etmeye karar vermişti.

Hayatta kalanlar arasında sessizlik hüküm sürüyordu. Kimi zaman uzaktan duyulan çaresiz çığlıklar, geriye kalanların acılarını hatırlatıyordu. Gece, bu sessizliğin içinde yalnızlığına rağmen biraz huzur bulduğunu hissediyordu.

Aysin'e ulaşma umudu hala kalbinin derinliklerinde yatıyordu, ama artık o umudun ne kadar gerçekçi olduğunu sorguluyordu. Yine de, sevdiklerine kavuşma umudu, ona güç ve motivasyon veriyordu.

Tek başına yola çıktığında, etrafındaki yıkım ve ölüm ona daha belirgin bir şekilde gözüküyordu. Yıkılan binaların arasından geçerken, gözleri doldu ve kalbi sıkıştı. Ama yine de ilerlemeye devam etti, umudu ve hayatta kalma arzusuyla dolu.

Gece, artık kendisiyle ve hayatta kalma mücadelesiyle yüzleşmek zorundaydı. Tek başına bir yolculuğa çıkarak, kendi içsel gücünü ve dayanıklılığını keşfetmek için hazırdı.

Şehirdeki hayatta kalanlar arasındaki dayanışma ve işbirliği giderek azalıyordu. Yiyecek ve içecek kaynakları tükendiğinde, insanlar giderek daha bencil ve saldırgan hale geliyordu. Gece, çevresindeki değişen atmosferi endişeyle izliyordu.

Bazı hayatta kalanlar, güçlü olmanın ve hayatta kalmanın tek yolunun diğerlerini kullanmak veya onlara zarar vermek olduğuna inanıyordu. Gruplar arasında çatışmalar patlak verdi, çatışmalar yiyecek ve su kaynaklarını ele geçirmek için sık sık yaşanıyordu.

Daha da kötüsü, bazıları açlıkla başa çıkmak için yamyamlığa başlamıştı. İnsanlar artık birbirlerini sadece rakip olarak değil, potansiyel birer yem olarak görüyorlardı. Gece, bu vahşi dönüşümden dehşete düştü ve sevdiklerini korumak için daha dikkatli olmak zorunda hissetti.

Gece, grupların arasındaki çatışmalardan kaçınmaya çalışsa da, çoğu zaman kaçınılmaz bir şekilde içine çekiliyordu. Kendini ve sevdiklerini korumak için savaşmak zorundaydı, ancak her geçen gün bu mücadele daha da zorlaşıyordu.

Bir yandan da, Gece'nin vicdanı ona yamyamlık yapanlarla mücadele etme konusunda yardımcı oluyordu. Onun insanlığa ve insanlık değerlerine olan inancı, bu karanlık zamanlarda bile sönmemişti. Ancak, hayatta kalmak için verdiği mücadele giderek daha büyük bir iç savaşa dönüşüyordu. 

Bu günlerde tek dayanağı Aysindi. Kendisini ikinci plana atmıştı sadece Aysin için yaşıyordu. Eğer hayatında aysin olmasaydı çoktan canına kıymıştı. İstanbulun kokusu insanların hayvanlaşması dayanılacak gibi değildi. Gördükleri karşısında o kadar çok kusmuştuki midesinde hiç  birşey kalmadığına yemin edebilirdi. Hoş yiyecek hatta temiz su bulmak bile o kadar güçtüki en son ne zaman yemek yediğini hatırlamıyordu. Arada bilinç kaybı yaşadığını fark edebiliyordu. Bir o kadar da zayıflamıştı üstündekiler artık 2 beden büyüktü neredeyse, üstelik sadece bir hafta olmuştu. 

Aysine ulaşamadan öleceğini düşünüyordu artık dayanamıyordu hem mental hem fiziksel olarak bitik durumdaydı. O kadar çok yürümüştuki ayaklarının altı yara olmustu enkazlardan ve ölü insan yığınları yüzünden kimi zaman tırmanmak zorunda kalmıştı. Elleri nasırlaşmış saçı sakalına karışmıştı .İnsanlıktan çıktığını düşündü ya bende yamyamlaşırsam...


Gecenin KaybıWhere stories live. Discover now