Bölüm 7 Ölüm

76 23 5
                                    


An,Geçmiş:🎈


*****


"Adel, ne yapıyorsun?" elimdeki günlüğü saklayarak kendisine döndüm.Yine aynı , hiç değişmeyen tarzı ,ve dağılmış saçları, yuvarlak yüzü ve kalemle çizilmiş gibi olan dudakları... her şeyiyle karşımda dikilmiş bana doğru gülümsüyordu, "Hiç, gelmeni bekliyordum" dedim. Gülümsememe engel olamamıştım. "Elinde ne var senin?" gözünün bu kadar iti olmasına şaşmamalıydı İl cervello kralığının en güçlü Lorduydu ne bekliyordum ki, pek çok söylenti duymuştum onun hakkında, babasından daha güçlü olduğu, aslında bu diyardaki herkesi yok edebilecek güce sahip olduğu..ve bunun gibi pek çok söylenti dolanıyordu ortalıkta. Doğrusu, o zamanlar kendisini hiç görmemiştim, ve şimdiki kadar tanımıyordum, gerçi şimdi bile iyi tanıdığıma bazen şüphe ediyordum...hiçbir insanı tam olarak tanıyamayız ne de olsa. Birine güvenmek istememin getirdiği his birine güvenmemden daha baskındı, bu yüzden olsa gerek kısa sürede iyi anlaşmıştık yani ilk günleri saymazsak....düşüncelere dalıp giderken onun da elinde papatyayla oynadığını fark ettim "Ne o çiçek mi topluyorsun artık" kafasını eğdiği çiçekten kaldırmış ve buruk şekilde gülümsemişti. "Hayır, öylesine koparmıştım." tek kaşım benden izinsiz yukarı kalkmıştı bile, eğer kendisini şu kadar dahi tanımasam yolda gördüğü her çiçeği koparır sanırdım.

"Tamam, şimdi gerçeği söyle lütfen."

"Çok şüphecisin bunun farkında mısın?"

"Beynimi okumak yok demiştim galiba yanlış hatırlamıyorsam." dudaklarını büzerek "Benim işim bu..." dedi. "Benim de kendi işimi yapmamı istemezsin bence" deyip tehditkar şekilde gülümsemeyi de ihmal etmemiştim. Söylediklerimden sonra tek kaşı usulca havalanmış ve öne doğru bir adım atmıştı. "Korktuğunu bu kadar belli etme bence" diyerek daha da dikleniyordum. Hiç bir şey söylemiyor sadece gülümseyerek bana bakıyordu. "Seni her şekilde yenerim bunu biliyorsun değil mi Aaron?" dememin ardından bir adım daha atmış ve "Evet, biliyorum Adel....ve sen beni her şekilde yenersin buna emin ola bilirsin" demişti...bir çok cavap düşünmüştüm ama kesinlikle beklediğim cevap bu değildi. Bocalayan yüz ifademi beli etmemeye özen göstererek "Evet, Aaron yalnız seni değil...istersem bu diyarı dahi küle çevire bilirim...bunu unutma" dedim....yalan hayır değil kendimi koruma içgüdüsü hayır, korkaklık hayır... beynimde dolaşan düşüncelerime hiç bir şekilde isim veremiyordum...zaman....zamanla olur diyerek içimden geçirdim, hayır şans dilemedim, henüz şans isteyecek kadar güçsüz değildim....

En güzel çiçekler baharda açar....hayır en güzel çiçekler baharda solup gider...

Treni beklemek kadar can sıkıcı hiçbir şey yoktur, üstelik tren raylarının üzerindeyseniz....

Gitmek istersin bazen...uzaklara sözünün hafif kalacağı kadar ...o kadar büyüktür ki içindeki bu his tüm vücudunu, aklını , benliğini herşeyi ele geçirir ..tek hayali kaçmak olur insanın, en kötüsüde ne biliyormusunuz? deli gibi gitmek isteseniz bile kaçacak gidecek bir yerinizin olmaması...bütün aklımla kalbimle, kaçmak istiyordum ama kaçacak bir limanım ve gidecek bir evim yoktu.

Keşke evim dediğim insanlar olsaydı etrafımda ...çünki kaçmaya, gitmeye çok ihtiyacım vardı ....😔


*******


 Ağrıyan göz kapaklarımı açmak için bir kaç kez kırpıştırdım, gördüğüm beyaz işıklar gözlerimi açmama izin vermiyordu. Açtığım gibi geri kapatmıştım gözlerimi. Gözlerimin işığa alışması için hafif hafif açıp kapatıyordum. Tam şekilde açmayı becerdiğimde gözlerimi tavandan çekerek etrafıma baktım, odamdaydım. Nasıl buraya geldiğimi sorgulamak isterdim ama kafamın ağrısı buna izin vermiyordu. Yataktan kalkmak için doğruldum. Ayaklarımı yataktan aşağıya sarkarak kafamın ağrısının az da olsa dinmesini bekledim. Kendimi iyi hisetdiğimde ayağa kalktım. Ne ara eve gelmiştim? En son garip kılıklı o kadınla konuşuyordum. Etrafıma bakarak telefonumu bulmak istiyordum. Telefonumu dün taktığım çantanın içine atdığım aklıma gelir gelmez koşarak çantamdan çıkardım Turgay'ı merak ediyordum, dün geceden sonra ona ne olduğunu bilmiyordum, ve bu aklıma sabahın bir köründe geliyordu. Endişeliydim, çünki benim yüzümden onun da başına bir şey gelmesini istemiyordum. Her ne kadar yakın olmasak da değer veriyordum Turgay'a, dün kadının söylediklerinden sonra Turgay'ı pek sevmediği kanatine varmıştım.

Diğer TarafHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin